Güncelleme Tarihi:
SEMA Kaya Polat, Türkiye’deki 6 kadın iple erişim teknisyeninden biri. Yani plazalarda, yüksek binalarda çatıya çıkıyor, iple kurduğu sistemle adeta örümcek gibi aşağı inerek kimsenin çıkmaya cesaret edemediği katlardaki camları temizliyor. “Hobimi işe çevirdim” diyen Polat’la Zeytinburnu’nda yüksek katlı binaların olduğu bir sitede buluşuyoruz. Bir çocuk annesi Polat, “Yaptığımız işi herkes yapamaz, yükseklik korkunun olmaması gerekiyor ama aslında son derece güvenli bir iş. Yoksa kızımı bırakıp kendimi binaların tepesine atar mıyım hiç” diyor. Polat’ın bu sıra dışı mesleğe gelene kadarki yaşamını merak ediyorum. Başlıyor anlatmaya:
“Artvin, Şavşat doğumluyum. 24 yaşına kadar Artvin’de yaşadım. 10 senedir İstanbul’dayım. Doğa sevgim Artvinli olmamdan geliyor. Çocukken yaz aylarımız dağlarda, ovalarda geçiyordu. Kendimi hep bir yerlere tırmanırken hatırlıyorum. Liseden mezun olduktan sonra uzun yıllar sekreterlik gibi işler yaptım. Ama doğa sevgim hep devam etti. 9 sene önce amatör olarak dağcılığa başladım. Aslında iple erişim teknisyenliğinin temel eğitimi dağcılık eğitimiyle aynı ilkelere sahip.”
Polat, elektrik teknikeri eşi Yaşar Polat ile birlikte hobi olarak dağcılığa başladığında masa başı işlerine devam ediyormuş. Eşinin işi nedeniyle Artvin’den İstanbul’a taşınan Polat burada da Ballıkayalar tabiat parkında tırmanışları sürdürmüş.
6 yıl önce eşinin dağcılık tutkusuyla yaptığı işi birleştirme isteğiyle iple erişim eğitimlerine katıldığını söyleyen Polat bu fikri ilk duyduğunda çok sevdiğini anlatıyor: “Eşim böyle bir işi yapabileceğini düşündü ve iple erişim eğitimlerine katılıp sertifikasını aldı. Özellikle benim ailem eşimin böyle bir iş yapmasından büyük endişe duydu. Ama ben dağcılık eğitimi de aldığım için bunun tehlikeli bir iş olmadığını biliyordum ve destekledim. Eşim işini bırakıp iple erişim teknisyeni olarak plazaların camlarını silmeye başladı. Bununla da kalmadı dışarıdan yapılması gereken cam takma ya da bazı teknik işlerle uğraşmaya başladı.”
Şu anda Türkiye’de 1000 civarı iple erişim teknisyeninden yalnızca 6’sı kadın. Polat, “Bizler bu işin erkek işi olmadığını gösteriyoruz. Denedim, eğitimini aldım ve başardım. Bu işin kadını erkeği yok, kuralları ve eğitimi var. Yükseklikten korkmamak, dikkatli ve sabırlı olmak, güvenlik önlemlerini iyi öğrenmek gerekiyor. Maddi getirisi de son derece güzel. Bu özelliklere sahip kadınlara bu işi kesinlikle tavsiye ediyorum” diyor.
SEMA Kaya Polat, kızı Bilge Ece 1.5 yaşındayken “Eşim bu işi yapabiliyorsa ben de yapabilirim” diye bu işe atılmış: “Eğitimlere katıldım. Zaten ilk eğitim bir hafta sürüyor. Hemen ipe çıktım. (İple erişim teknisyeni olarak bir binaya çıkıp cam temizliği yapma işi için ‘ipe çıkmak’ ifadesini kullanıyor) Dağcılık yaptığım için işe zaten aşinaydım. İlk işim 28 katlı bir binadaydı. Başlarda yüzüm binaya dönükken çok sakindim. Rüzgar beni bir çevirdi bir an ne kadar yüksekte olduğumu fark ederek panikledim. Ancak kendimi sakinleştirmeyi bildim. Bizim işin en önemli tarafı yüksekteyken kendini sakinleştirmeyi bilmek.”
Mesleğe başladığı ilk dönemlerde hem kendi ailesinin hem eşinin ailesinin bu işi yapmasına çok karşı çıktığını anlatan Polat, ‘Emzirme çağında kızın var yapma’ dediler. Ama onları dinlemedim, şimdi onlar da alıştı onları dinlemediğim için çok memnunum” diyor.
“ÇALIŞIRKEN tulumlarımız ve kasklarımız olduğu için genelde erkek zannediyorlar. Benim kadın olduğumu fark ettiklerinde, ‘Aa kadınmış’ diye çok doğal bir tepki veriyorlar. Özellikle kadınlar ‘Korkmuyor musunuz?’ diye soruyorlar ve çok şaşırıyorlar. Tabii ki evlere asla bakmıyoruz ama böyle karşılaşma anları olduğu zaman insanlar sanki evlerine misafirliğe gelmişim gibi davranıyor.”
İşin zor yanlarından biri de cam silmekmiş: “Ben daha önceden cam silmeyi çok kolay bir şey zannediyordum. Camda iz bırakmamak, o yükseklikte o işi yapabilmek epey bir deneyim istiyor. Sonuç olarak size işi verenlerin temel isteği camların temiz olması.”
KIZIM ‘KAHRAMAN ANNEM’ DİYOR
İŞİNİN sevdiği yanlarını “O çatıya çıkmak ve dağcı gibi aşağı inmek müthiş bir his. İstanbul’un en güzel manzaralı iş yerlerine sahibim ve bu manzaralar sürekli değişiyor. Normalde her projeyi 1 hafta 10 gün içinde bitiriyoruz. Sürekli bir değişim var. Bir de camı silmek ve o temizlik hissi bana çok keyif veriyor, terapi gibi geliyor” diye anlatan Sema Kaya Polat, kızının kendisiyle gurur duyduğunu söylüyor: “Eşim zaman zaman benim videolarımı çekiyor ve kızıma izletiyor. Bir keresinde evin çok yakınındaki bir projede çalışmıştık. Bizi görünce çok heyecanlandı. Bana ‘Kahraman annem’ diyor. Onun gözünde cesur ve çalışan bir anne olmak benim için çok değerli.”
PEKİ bu işin hiç zor yanı yok mu? Polat yanıtlıyor: “Belli hava durumları bizi zorluyor. Bu yüzden yağmurda, karda, belli rüzgâr seviyelerinde ipe çıkmıyoruz. Güvenlik bizim için en önemli şey. O kadar yıl masa başı iş yaptıktan sonra bu iş bana hobi gibi. Hiç sıkılmıyorum. Ama elbette iş bittikten sonra büyük bir yorgunluk bırakıyor. Özellikle kızımı emzirdiğim dönemde hem ev işleri hem kızım hem de bu iş beni çok yormuştu. 4 yıldır bu meslekteyim. Kollarım, omuzlarım ve sırtım kaslandı.”