Değerli Müminler!
Süleyman Çelebi’nin Mevlid-i Şerif’te “Sen ki mîrâc eyleyûb ettin niyaz, Ümmetin mîrâcını kıldım namaz” dizeleriyle ifade ettiği gibi namaz, müminin miracıdır. Dinimizin direği, gözümüzün nuru, kalbimizin huzurudur. Allah’ı anmanın en güzel şekli, ibadetlerin en faziletlisidir. Peygamberimizin buyurduğu üzere “Namaz, kıyamet günü kulun ilk hesaba çekileceği ameldir.”
Namaz mümini koruyan manevî bir zırhtır. Huşû içinde kılınan namaz, mümini hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Namaz af ve mağfiret vesilesidir. Beş vakit namaz ve Cuma namazı, büyük günah işlemedikçe küçük günahlara kefarettir.
Aziz Müslümanlar!
Müminin dirilişi ancak namazla olur. Mümin namazla huzura erer. Rabbiyle olan bağını namazla kuvvetlendirir. Nefislerimiz namazla arınır, ruhlarımız namazla kemale erer. Sıradanlaşan hayatlarımız namazla bereketlenir. Cennetin kapıları bize namazla açılır.
Kıymetli Müminler!
Geliniz, Miraç hediyesi namazlarımızı Yüce Mevla’nın rızasını kazanmaya vesile kılalım. Namazlarımızı zayi etmeyelim. Samimiyetle ve hakkını vererek eda edelim. Kötülüklere karşı bizleri koruyan bir kalkan yapalım. Aile efradımızı, göz aydınlığı çocuklarımızı namazın huzur veren iklimiyle buluşturalım.
Hutbemi bir ayet-i kerime ile bitiriyorum:
“Ailene namazı emret ve kendin de ona devam et. Senden rızık istemiyoruz. Sana da biz rızık veriyoruz. Güzel akıbet, Allah’a karşı gelmekten sakınanların olacaktır.”