Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
Bilindiği gibi Türkiye bir süredir maruz kaldığı ekonomik tuzaklara karşı kendi geliştirdiği programı uygulamaktadır. Koronavirüs salgını, Rusya-Ukrayna savaşının bozduğu ekonomi nedeniyle yeni bir durumla karşı karşıya geldik. Enflasyon tüm dünyanın en öncelikli sorunudur. Kendi gerçeklerimiz ve alışkanlıklarımız nedeniyle enflasyon rakamları farklı tezahür etmektedir. Fiyat artışlarının oranları değişik olsa da ekonomik işleyişe etkisi aynıdır. Bu anlayışla her gelişmeyi yakından takip ederken asıl dikkatimizi kendi vatandaşlarımızın sorunlarının çözümüne verdik. Yatırım, istihdam, üretim, ihracatla büyüme esasına dayalı ekonomi programıyla yapıyoruz.
Terörle mücadelede çok iyi seviyeye geldik. Ekonomi programımızı kararlılıkla uygulayarak bu durumdan en az kayıpla çıkarmanın içindeyiz. Kendimizi dünyadan pozitif ayrıştırarak gördük. Tedarik zincirlerinin çöktüğü dönemde Türkiye hem kendi hem de ihracatıyla elindeki imkanları herkesle paylaşan ülke olarak öne çıkmıştır. Tüm bunları yaparken vatandaşlarımızı günlük hayatlarında Fahiş Fiyat artışları ve enflasyon sebebiyle yaşadığı sıkıntıları görmezden gelmedik. Pek çok tedbiri devreye aldık, almaya devam ediyoruz.
Her alanda üretimi destekleyerek çarkların durmasına müsaade etmedik. İstihdamın 30.5 milyona yaklaşması ihracatın 250 milyar dolar eşiğine gelmesi bu çabaların ürünüdür. Kimseyi sahipsiz çaresiz bırakmadık. Bir diğer tedbirimiz çalışanları sadece enflasyona ezdirmemekle kalmayıp hayat pahalılığı karşısında daha güçlü şekilde desteklemektir. Yılbaşında maaşlara çok ciddi artışlar yapmıştık. Asgari ücretlilerin ücretlerinde yüzde 50 artış gerçekleştirmiştik. Gelen yükün tamamını da işverenin üstüne yıkmadık. Devlet olarak tüm maaşların Asgari Ücret kadarki kısmından alınan vergilerden feragat ettik. Aralık-Ocak aylarının enflasyonda yol açtığı kamburun artışın yetersiz kalmasına yol açtığını tespit ettik.