Ankara suyunun tarihi, kentin tarihi kadar eski. Hatip Çayı, İncesu Deresi ve Çubuk Çayı’nın birleştiği Akköprü, Çankırı Caddesi üzerindeki Roma Hamamı, eski valilik önündeki antik su boruları, kalenin altındaki Roma Tiyatrosu’ndaki su oyunları, Kayaş yakınlarındaki antik su kaptajı (dağınık su kaynaklarının bir araya toplanması) ve Elmadağ’daki antik kaynaklar bu sözü doğrular. Kayaş’taki kaptaj, Cumhuriyet’in ilk yıllarına kadar temel su kaynağı olur. Bu su, kalenin alt bölgelerine ulaşır, yüksekte kalanlar ise kuyu ve sarnıçlar ile suyu temin eder. Elmadağ kaynaklarından gelen su şehrin düşük noktalarında oluşan yüksek basınçtan ötürü pişmiş kil borular ile taşınamaz. Vali Abidin Paşa, 1898’de Avrupa’dan dökme demir (font) borular getirerek sorunu çözer. Ankara’nın başkent oluşu sonrasında hızla artan nüfusun su ihtiyacı için 1926’da antik Roma Kaptajı yakınındaki Kusunlar Çayı vadisinde bir yeraltı kaptajı projelendirilir, inşaat, Ankara Belediyesi’nin maddi zorlukları nedeniyle yarım kalır.