Güncelleme Tarihi:
Dünya Sineması bölümüyle Berlin, Cannes, San Sebastian, Tribeca gibi dünyaca ünlü festivallerde ödüller almış, Güney Kore’den Polonya’ya, İspanya’dan Uruguay’a, Şili’den Bolivya’ya dünyanın dört bir yanından filmler 2-8 Aralık’ta Ankara’da, 9-11 Aralık’ta Sinop’ta ve 12-14 Aralık’ta Kastamonu’da beyaz perdede olacak. Festivalin başkent gösterimleri, Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Çankaya Belediyesi’nin katkılarıyla Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde yapılacak. Tüm seanslar için biletlerin 20 TL olacağı festivalde ‘Kısa İyidir’ ve ‘Çocuk Filmleri’ ücretsiz gösterilecek. www.biletinial.com üzerinden satışa sunulan festival biletleri, 30 Kasım Çarşamba gününden itibaren Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi gişesinden de alınabilecek.
‘DÜNYA SİNEMASI’ BÖLÜMÜNDE GÖSTERİLECEK FİLMLER ŞÖYLE:
Kore’nin Oscar adayı olarak açıklanan Park Chan-wook’un en sürükleyici filmlerinden biri olan ‘Ayrılma Kararı’, gizemli bir cinayeti araştırırken, şüphelendiği kişiden etkilenmeye başlayan bir dedektifin hikâyesini anlatıyor.
Rodrigo Sorogoyen imzalı ‘Canavarlar’, bir çiftin doğayla iç içe yaşama hayaliyle göç ettikleri köyde, yerel halkla yaşadıkları çatışmayı konu alıyor.
Anna Jadowska’nın gerçek bir olaydan esinlenen duygusal filmi ‘Çatıdaki Kadın’da Polonyalı deneyimli oyuncu Dorota Pomykala, sıradan bir günde mutfak bıçağıyla banka soymaya çalışan altmış yaşındaki bir kadının incelikli portresini izleyiciye sunuyor.
Sophie Linnenbaum imzalı ‘Figüranlar’ basit bir yardımcı oyuncu olan Paula’nın başrol için verdiği savaşı anlatırken distopik bir sınıflı toplum alegorisi inşa ediyor.
1973’te Pinochet liderliğindeki askeri darbenin ardından sürgüne gitmek zorunda kalan Patricio Guzmán’ın, 2019-2021 Şili protestolarına tanıklık etmek için ülkesine dönerek çektiği belgesel ‘Hayali Ülkem’, bölümün dikkat çeken yapımlarından.
Jake Paltrow imzalı ‘Haziran, Sıfır Günü’, soykırım faillerinden Adolf Eichmann’ın yargılandığı davayı üç farklı karakterin gözünden ele alıyor.
İrlandaca çekilen filmler arasında tüm zamanların en yüksek gişe geliri elde eden yapım olan ‘Sessiz Kız’, kalabalık ve yoksul bir ailenin çocuğu olan Cáit’nin yaz tatilini geçirmek için gönderildiği uzak akraba bir çift ile kurduğu derin bağları anlatıyor.
Lukas Dhont’un 13 yaşındaki Léo ile Rémi’nin birlikte geçirdikleri uzun yaz tatilinin ardından okula geri dönmeleri ve akranlarının zorbalıkları karşısında aralarına giren mesafe ile birlikte trajik bir sona ilerleyen hikâyelerini anlattığı, arkadaşlık ve sorumluluk üzerine dokunaklı filmi ‘Yakın’, bu bölümde yer alan filmlerden.
Bolivya’nın orta kesimindeki Cochabamba kentinde geçen ‘Ziyaretçi’, sınıf, aile ilişkileri ve Protestanlığın Latin Amerika’da giderek güçlenen etkisi üzerine ciddiyetle düşündürürken dinin süregelen sömürgecilik mirasını ve Bolivya toplumunu yönlendiren yeni ideolojik bağımlılığı da ele alıyor.