Türk Kızılay'dan Marmara Depremi'nin 21. yılına özel farkındalık çalışmaları
17 Ağustos'ta Kızılay İstanbul Büyükşehir Şube Başkanı Kadem Ekşi'nin moderatörlüğünde Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık ve Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, binlerce kişiye çevrim içi olarak afetlerden korunma ve güvenli yaşam eğitimi verecek.Kızılay, çok sayıda gönüllüsü ve aktif personeli ile yaşanan acıların unutulmaması ve yaşananlardan dersler çıkarılarak benzer acıların bir daha yaşanmaması için büyük depremin 21. yılında bölgede ve sahada olacak. Kızılaycılar, hem anma etkinliklerinde hem de eğitim çalışmalarında faaliyet yürütecek.
"Toplum tabanlı afet yönetimi çok büyük bir önem taşıyor"
Marmara Depremi'nde bir doktor olarak arama kurtarma ve sağlık desteği çalışmalarında yer alan Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, 17 Ağustos Depremi'nin yıl dönümü münasebetiyle bir mesaj yayınladı.
Depremin ve afetlerin Türkiye'nin gerçeklerinden biri olduğunu hatırlatan Kınık, ülkede 30'dan fazla afet çeşidini görmenin mümkün olduğunu aktardı.
Afetlere karşı en etkin mücadelenin ise afet öncesi yürütülen eğitim ve farkındalık çalışmaları olduğuna dikkati çeken Kınık, şu değerlendirmede bulundu:
"Marmara Depremi'nin yaşandığı 1999'dan bu yana Türk Kızılay ve diğer ilgili kurumlarımız afetlere hazırlık konusunda çok yol kat etti. Artık daha hızlı hareket ediyor, yaraları daha hızlı sarabiliyor, hayatı daha hızlı normale döndürebiliyoruz ülke olarak. Ancak özellikle afet öncesi yapılması gerekenler ve afetlere dayanıklı yapılaşma konusunda hala istenilir seviyede değiliz. Toplum tabanlı afet yönetimi çok büyük bir önem taşıyor. Bu gerçekten hareketle Kızılay, 2030 stratejisinin büyük bölümünü afetle mücadeleye toplum katılımını sağlamak ve toplumsal dayanıklılığı artırmak başlıklarına ayırdı. Her türlü afetin üstesinden ancak ne yapacağını bilen bireylerden oluşan bir toplumsal yapı ile gelinebilir."
"Kızılay her zaman olması gereken yerdeydi"
Kınık, 1999 Marmara Depremi öncesinde Türkiye'de 1923'te Samsun'da, 1924'te Erzurum'da, 1930'da Hakkari'de, 1939'da Erzincan'da, 1941'de Van'da, 1942'de Niksar'da, 1944'te Bolu'da, 1966'da Muş'ta, 1971'de Bingöl'de, 1975'te Diyarbakır'da 1995'te Dinar'da, 1998'de Adana'da büyük depremlerin yaşandığını anımsattı.