13 yaşından beri Almanya’da hakemlik yapıyor
Güncelleme Tarihi:
Aylin Acur. 22 yaşında. Üniversite öğrencisi. Kamu yönetimi bölümünde okuyor. 13 yaşında futbol maçları yönetmeye başladı. Dokuz yıldır da çok sevdiği hakemliği ara vermeden sürdürüyor. Hedefleri var. Hem de büyük. Önce Bundesliga seviyesine çıkmak, ardından da FIFA kokartı takmak. Hızla ligleri yükselmesi, koyduğu hedeflerin çok da hayal olmadığını, aksine gerçekçi olduğunun bir göstergesi. Kadınlar İkinci Bundesliga’da yan hakem, erkekler Berlin Liga’da da orta hakem olarak futbol maçları yönetiyor.
Aylin Acur, hakem olmadan önce altı yıl boyunca futbol oynadığını anlattı: “7 yaşımdan 13 yaşıma kadar erkeklerle futbol oynadım. 13 yaşıma gelince kızlarla oynamak zorundaydım. O yaşa kadar erkeklerle oynadığım için kızlarla oynamak bana zevk vermedi. Kızlar daha yumuşak ve yavaş oynuyorlar.”
“Ben tempolu ve mücadeleci futbola alışmıştım. Zevk alamayınca bırakmaya karar verdim. Ancak antrenörüm ve 40 yılı aşkın süredir de Berlin’de hakemlik yapan Ahmet Yavşan, futboldan kopmamı istemedi. Futbol bilgimi hakemlik yaparak kullanmamı tavsiye etti. Onun teşviki ve yardımıyla hakem olmaya karar verdim. İyi ki de verdim. Hakemlik bana göre.”
BAKMADAN GEÇME!
Aylin bir hakem için gerekli tüm özelliklere sahip. Uzun boylu olması bir avantaj. En büyük avantajı ise yüksek kondisyona ve tükenmeyen bir enerjiye sahip olması. Bundesliga’da bir futbolcu 90 dakika boyunca ortalama 11 kilometre mesafe koşuyor. Aylin’in ise yapılan testlerde 90 dakikada 13-14 kilometre arası koştuğu tespit edildi:
“Hakemlik için önemli özelliklerden biri, boyunuzun uzun olması. Fizik gücünüz yüksek olacak. Bundesliga’da bir hakem ortalama 13-15 kilometre arasında koşuyor. Amatör futbolda tempolu oynanmadığı halde ben 13 kilometrenin altına düşmüyorum. Maçın son saniyesine kadar diri olmak lazım. Yorgun olan hakemler pozisyonu kaçırır.”
BAKMADAN GEÇME!
Bundesliga’nın ilk Türkiye kökenli hakemi Deniz Aytekin ve Bundesliga’nın ilk kadın hakemi Bibbian Steinhaus’u kendisine örnek alan Aylin, “Karşılaşmaları yönetme stilim Deniz Aytekin’e benziyor. Futbolcularla diyaloğu çok iyi. Benim de öyle. Futbolcuları ilk saniyeden itibaren kazanmak lazım. Eğer maç sırasında onların saygısını kazanırsanız. Sizin kararlarınıza itiraz etmez, kabul ederler” dedi.
Ayda ortalama altı karşılaşma yönettiğini söyleyen Aylin şöyle devam etti: “Tecrübe edinmem açısından ayda ortalama altı maç yönetiyorum. Bazen bu sayı onu da buluyor. Farklı liglerde ve yaş grubunda maçları yönetmek bilgimi artırıyor. Hakemlik eğitimimi de aksatmıyor.”
BAKMADAN GEÇME!
“Üniversitede kamu yönetimi bölümünde okuyorum. Mezun olunca kamuda görev yapmak istiyorum. Hakemlik ve eğitim aldığım bölüm birbirini destekliyor ve tamamlıyor. Hakemlik benim karar almamı kolaylaştırıyor. Yönetim gücüme katkı sunuyor. İleride meslek hayatımda bana çok büyük artılar kazandıracaktır.”