Fenerbahçe kimi yenemez?
Güncelleme Tarihi:
Maçtan önce yine de bir tedirginlik vardı. Rakip takımdan değil ama, teknik direktöründen... Hem Manisa'nın hem de Fenerbahçe'nin...
Yılmaz Vural malumunuz. Köy takımının başında bile olsa korkacaksınız. Kurt hoca, sağı solu belli olmaz. Türkiye'de neredeyse çalıştırmadığı takım kalmadı, ama hangi takımı çalıştırdıysa Fenerbahçe'nin başına hep bela oldu. Yenmesi gerekmez ama öyle bir korku oluşturdu ki, insan ister istemez maç öncesi huylanıyor...
Vural'ın yanında Manisa'nın kadrosu da fena değil. Selçuk gibi bir adam var ki muhtemelen bu Manisa'daki son senesi. Hem sağ hem sol, ziyadesiyle tehlikeli. Beşiktaş'tan gelen Burak'a ne demeli? Son haftalarda attıkça atıyor, kendini cinliğe değil futbola verince yine parlamaya başladı. Ayrıca Manisa takım olarak hiç kötü değil.
Bu tarafta da Zico var. Hani Türkiye'ye ilk geldiğinde Ri-ziko diye manşetlere çıkan. Eleştirmek için söylemiyorum, bence muhteşem bir başlıktı. Zaten birçok kere de bu başlığın hakkını verdi. Daha en son Bursa maçındaki B planı muhteşemdi mesela (!) Takımı tümüyle değiştir, maça öyle çık... Rotasyonun yeni adı...
Neyse, acaba diyordum yine böyle birşey yapar mı? Neyse ki kadroda sürpriz yoktu ve Zico Sevilla maçındaki üstün formundaydı. Keza diğer futbolcular da... Eee Fenerbahçe iyi oynayınca haliyle sonuç da belli oluyor...
İPLER FENERBAHÇE'NİN ELİNDE
Bu maç şunu bir kez daha gösterdi ki Fenerbahçe oynamak isteyince ve hakemler adil olunca Turkcell Süper Lig'de tutulması neredeyse imkansız. Ancak zaten problem de burada başlıyor. 'Oynamak isteyince, paşa gönülleri hoş olunca, birazcık kıpırdanınca...' Yoksa iki haftadır ligde izlediğimiz kabus takıma dönüşüyor.
Sözün özü; ben Fenerbahçe'nin iyi oynadığı zaman ne ligde ne de Avrupa'da kolay kolay kaybetmeyeceğini düşünüyorum. Ne o, fazla mı uçtum? Siz isterseniz öyle düşünün ama ben gördüğümü söylüyorum. Fenerbahçe'nin ipi başkalarının değil kendi elinde. Biraz gevşetirse, yandı gülüm Turkcell Süper Lig... Sıkı tutarsa, seyreyleyin cümbüşü...
Ama tabii bu tespiti yaparken, kişisel hataları toplamdan düşmek gerek. Çünkü o hatalara müdahale edemezsiniz. Ne kadar iyi oynarsanız oynayın, bir şanssızlık ya da eceriksizlik/bilememezlik/saçmalık/bahtsızlık elinizdeki herşeyi alır götürür.
Mesela Sevila maçında Volkan'ın iki hatalı golünü denklemin içine katamazsınız... Çünkü denklemi böyle kurarsanız o kadar çok bilinmeyen olur ki, sorunun içinden kimse çıkamaz.
Gerçi biz her maç sonrası artık bir daha böyle şahsi hata olmaz diyoruz, ama yine oluyor. Bu durum da biraz ezberimizi zorluyor açıkçası. Ancak yine de genel geçer kurallara güvenelim. Şöyle ki; eğer bireysel hata olmazsa Fenerbahçe çok zor gol yiyor. Ve ben bu istatistiğin çalışacağına inanıyorum.
BİR PARANTEZİM VAR
Kime mi? Uğur Boral'a elbet. Çıkışı aynen devam ediyor. Önüne kim gelirse katlayıp cebine koymaya devam ediyor. Umarım böyle sürer. Çünkü sadece Fenerbahçe'ye değil Milli Takıma da lazım. Haydi Uğur, tam yol ileri...