Ergenekon’da Tuncay Özkan sahnesi

İKİ yüz gazeteci ve televizyon çalışanının yaklaşık yirmi yıllık arşivi. Hem iki yüz gazeteci, hem yirmi yıl, ohooo yüzlerce belge, CD, teyp kaydı, dosyalar, resimler, notlar.

Haberin Devamı

Bunlar bir TV kanalına ait bir depoda duruyor. Aynı depoda, bu belgelerle birlikte, doğal olarak çalışanlara ve kuruma ait bazı eşyalar da var, adı üstünde depo.
Tuncay Özkan Ergenekon’dan tutuklu. 23 Eylül 2008 tarihinden bu yana, on altı aydır. Gözaltına alındığı günün ertesinde, sözünü ettiğim depoda arama yapılıyor. O deponun Tuncay Özkan’a ait olduğu iddiasıyla.

Asıl şaşırtıcı olay geçenlerde patlıyor.

OLAY AYNEN BÖYLE


Uzun bir bekleyişten sonra, Tuncay Özkan’ın mahkemede sorgusu yapılıyor, Özkan savunma hakkını kullanıyor.

Savunma hakkını kullanıyor, tahliyesini istiyor, aaa, bir de bakılıyor ki; bir buçuk yıl önce aranan o depoda elde edilen dosyalar, resimler, digital belgeler, toplam on iki klasör, “bunlar Tuncay Özkan’a aittir” diyerek, mahkeme başkanlığına sunuluyor.

Aynı gün malum TV kanallarında davullar çalınıyor, “Tuncay Özkan’a ait yeni belgeler bulundu”  tarzında, yargı sürecine tam anlamıyla müdahale eden yayınlar birbirini izliyor.

Amaç, belli. Tuncay Özkan darbecilerle birlikte, sakın ola ki, tahliye edilmesin, içeride kalmaya devam etsin, türünde kasıtlı yayınlar.

Bunun üzerine Özkan’ın avukatları basın açıklaması yapıyor:

“1998-2000 yılları arası döneme ait, TV ve gazete haberciliği yaparken, o döneme ilişkin haber özelliği taşıyan, kime ait olduğu belli olmayan bu digital veri çözümlerinin, geçmiş dönemlerin Yeşil kod adıyla bilinen şahsa ilişkin belgelerin, sanki Tuncay Özkan’a ait yeni suç içerir belgelerin bulunduğu şeklinde bir kısım medyada sunulması...”

Yargı sürecinde böyle bir hukuksuzluk olabilir mi? Bu neye yol açıyor? Avukatlar devam ediyor:

“Özkan’ın tutukluluğunun haksız ve yasal dayanaklardan yoksun bir şekilde devam etmesini sağlayıcı malum çevrelerin propaganda faaliyeti olmaktan ileri gitmemektedir”.

Olay aynen böyle. Özkan tahliye edilmiyor.

ADALETE ENGEL


Darbe girişimi ve planıysa, girişim ve plan, tamam sonuna kadar gidilsin anasını satayım. Kim suçlu ise de, cezasını görsün.

Ama, böylesine belden aşağı vurarak yargıyı etkilemeye çalışmak, hukuku hiçe saymak, insanı isyan ettiriyor. Adaletin yerine gelmesi engelleniyor.

Zaten Özkan’ın avukatları, bu yayınları yapanlar hakkında yasal yollara başvuracaklarını açıklıyor.

Klasik söz hep geçerli, “hukuk bir gün size de lazım olacak”. Onun için, hukukla bu kadar oynamayın.

Haberin Devamı

Kara listeyi olaylar aklıyor

Haberin Devamı

ÇÜNKÜ, iyi hazırlık yapılmıyor. Çünkü, tribüne oynamak merakı, olayın kendisinden önce geliyor.Çünkü, sadece kendilerinin iyi bildiğini sanıyorlar. Çünkü, uyarılara kulak tıkamayı adet ediniyorlar.

Türkiye ile Ermenistan arasındaki protokol, Ermenistan’ın iradesiyle çıkmaza girmiş görünüyor. İki ülke arasında yüz yıllık düşmanlığa perde çekecek iyi bir adım tökezliyor.

Protokol hazırlanırken ve sonraki aşamalarında iktidar kimseyi dinlemiyor. Birileri “şuna şuna dikkat et” dediğinde, bu uyarıları yapanları AKP “bunlar bizden değil” mantığı ile acele kara listeye alıyor.

Uyarılar haklı çıkıyor. Şimdi iktidar Ermenistan’ı suçlamakla meşgul. Ermenistan’ın yan çizdiği gerçek, ama AKP’nin de iyi planlamadığı ortada.
AKP’nin kara listesini olaylar genellikle aklıyor. 

Yazarın Tüm Yazıları