Erdoğan savundukça geriyor

TABİİ ki hükümet icraatlarını savunacak, yaptıklarını, nedenlerini halka anlatacak.

Ama AKP Hükümeti son zamanlarda öyle bir savunmaya geçti ki, toplumdan yükselen tepkileri anlamaya hiç çalışmıyor. Eleştirerek, kınayarak, kızarak yanıt veriyor her türlü karşı çıkışa.

Dün Başbakan Erdoğan’ın, Mısır’a giderken yaptığı açıklamaları dinledim.

Danıştay’a saldırı sırasında yaşamını yitiren Özbilgin’in cenazesindeki olaylara değinirken, "Bunları doğal tepkiler olarak karşılamamız mümkün değil" diyor, yapılanların terörü amacına ulaştırdığını ileri sürüyordu.

Yardımcısı Şener ise önceki gün Ecevit’i ziyaret için gittiği hastane çıkışında tam tersi bir açıklama yapıyor.

"Günün atmosferi içinde tepkileri doğal karşılamak lazım."

Ben de cenazeye gelen bakanların tartaklanmasını, hakaretleri doğru bulmuyorum.

Burdur’da, milletvekilinin türbanlı eşi şeref tribününde oturuyor diye 19 Mayıs gösterilerini izlemeden stadı terk eden komutanın jestini de beğenmiyorum.

Bu kamplaştırıcı, bölücü, ayrımcı tavırlar, imalar, sembolik hareketler kimseyi bir yere götürmez.

Ama iktidarın bu olayları ön plana çıkartarak halkın sesine kulak tıkaması doğru mu?

Ortada bir tepki var. Siyasi sağduyu, onu anlamayı gerektirirken savunmaya geçmek, hem de bu muhalefet sesini "terör ve provokasyon" ile yorumları arasına sıkıştırarak savunmaya geçmek sadece gerginliği tırmandırmaya yarar.

O gün Ankara’da yaşananları bir provokasyonun parçası olarak görmek yerine verilmek istenen mesajın üzerinde düşünmesini beklerdim Başbakan’ın.

Halkın siyasete güvensizliğini, tahammül sınırlarının zorlanmasını, hükümete kızgınlığını anlamak ve bu rahatsızlıkları rahatlatıcı, yatıştırıcı mesajlar vermek dururken, insanları suçlamak doğru mu?

Bu, demokratik zihniyeti yansıtan bir tavır mı?

***

ANIMSAYIN,
Madrid’de 11 Mart sabahı kentin en işlek tren istasyonuna karşı girişilen saldırı da bir provokasyon, bir terör eylemi idi.

Halkın bu eyleme karşı tepkisi hükümete yöneldi, muhalefetin arayı açarak iktidar koltuğuna oturmasına neden oldu.

Nasıl yorumlamalıydık bu olayı?

İspanyol halkının tepkisi "doğal değildi. Terörü amacına ulaştırdı" mı demeliydik.

Öyle denmedi. İspanyollar öyle yorumlamadılar. Aznar Hükümeti’nin yetersizliğini ve Bush yönetimi ile içli dışlı olmak uğruna halkın sesine kulak vermediği, halka yalan söylediği saptamaları yapıldı tepkilerle ilgili olarak.

***

TABİİ
ki bu olayın ardındaki gerçeğin ortaya çıkartılması gerekiyor. Şemdinli dosyasının, arkasındaki karanlık ilişkilerin de ortaya çıkartılmasını bekliyoruz.

Bütün komplolar, provokasyonlar, karanlık ilişkiler aydınlığa kavuşmalı. Ama sonuç ne olursa olsun halkın tepkisini, provokasyona gelmek ile izah etmek çok yanlış.

Bu tepkinin altında hepimizin gördüğü kadrolaşma telaşı var. "Bizden olan dindarlar ve bizi eleştiren dindar olmayanlar" cepheleşmesi var. Daha önceki iktidarları aratmayan partizanlık var.

Tepkinin, gerçek bir karşı çıkış olduğunu ve bunu yaratan nedenlerin bulunduğunu fark etmek zorunda iktidar sorumluluğunu taşıyanlar. Lütfen bir merak edin. Bir dinleyin.
Yazarın Tüm Yazıları