Enerji piyasası ooooo vaaaaay

OĞLUNA bile Türk adı veriyor. Oysa, kendisi has bir Amerikalı.

Türklere öyle yakın ki, örneğin F-16 projesinin Türkiye’de gerçekleşmesi için epey mesai harcıyor. Bu arada, mesleğini unutmuyor. Bir CIA ajanı olarak, Türkiye’de antiterör ekibinin kurulmasına öncülük ediyor. Fikir ona ait. Pratikte katkısı büyük.

Bu kadar Türk dostu olmanın, Türkiye’ye böylesine sevgi beslemenin bir karşılığı olmalı.

Bir enerji ihalesi var. İhaleye girecek şirketlerden birini işaret ediyor, bir Amerikan firmasını. Ancak, ihale öyle bir hale geliyor ki, sonunda müfettişler, teftişler derken, EPDK (Enerji Piyasasını Düzenleme Kurulu) ihaleyi iptal ediyor.

İPTAL DOĞRU

Akaryakıt kaçakçılığı üzerinden, beş milyar dolarlık vergi kaybını ortadan kaldıracak bir ihale.

İhalenin iptali son derece dürüst ve namuslu. O hale gelmiş bir ihaleyi iptal etmek, en doğru iş. EPDK da bunu yapıyor.

İptal, büyük büyük sokaklarda müthiş tepki yaratıyor. Hatta, "bu ihalenin iptali bizimle şu, şu, şu ülkelerin arasını açar" diye, sözüm ona diplomatik, ama pervasız açıklama yapan büyüklerimiz bile var.

İlginç olan, her ne kadar o Amerikalı bir Amerikan şirketini işaret etse bile, yine de akaryakıt kaçakçılığına dikkat çekiyor. Yani, doğru bir yere parmak basıyor.

Aslında enerji piyasasına dikkat çekiyor.

Günümüzde bu piyasaya dikkat ve çok dikkat gerekiyor. Hiç umulmadık yerden, hiç umulmadık işlerin altından bazı enerji kuruluşları çıkıyor. Siz deyin siyaset, ben diyeyim, terör.

AKBABALAR

İhale iptal ediliyor, ama ortada dolaşan çeşitli ülkelere ait enerji firmaları akbabalar gibi.

Onun bu firmayla, ötekinin şu firmayla, kimin kiminle ilişkisi ve hangi alanda ve ne karşılığı, çapraz bulmacalar bile içinden çıkamaz.

Orta Doğu, Kuzey Irak ve Irak, Amerika, elbette İsrail ve hatta Fransa ve mutlaka İngiltere. Orta Doğuda kimin iştahı kabarıyorsa.

Bu vahşi ormanda bir gerçek daha var. Türkiye seyirci değil. Ama, CİA ajanları, ama kendi girişimi ile.

ELEKTRİK ZAMMI

Bu kadar sisli ve puslu bir piyasanın bugün aklıma gelmesinin pratik bir nedeni var. Elektrik zammı.

Sisli ve puslu piyasanın şalını kaldırınca, ortaya Cingöz Recai öykülerine taş çıkartan senaryolar çıkıyor. Zam bir yana, asıl sorun enerji sektöründe ve yatırımlarında.

2008 yılında bazı sektörlerde kamu yatırımlar düşüyor. Üstelik en önemli sektörlerde. 2008 bütçesine göre:

Kamu yatırımları tarımda yüzde 20.87, enerjide yüzde 19.29, eğitimde yüzde 13.86, sağlıkta yüzde 10.51, ulaştırmada yüzde 9.96 oranında düşüyor.

Geriye ne kalıyor? Biraz imalat, biraz turizm.

Gelecek yıl, kamu yatırımları toplam olarak, milli gelirin sadece yüzde 1.6’sı. Bu tarihin en düşük oranı. Böyle bir yatırım oranı, ancak kriz yıllarında var.

Özellikle enerji yatırımları. 2002’den bu yana, adım adım geriliyor. Toplam kamu yatırımları içinde payı sürekli azalıyor.

Enerji yatırımları azalan bir ülkede ne büyümesi, hangi kalkınma? Çok basit. Yapay büyüme, sahte refah.

Eğitimi, sağlığı, tarımı, ulaştırması küçülen bir ülkede hangi pembe ufuklar? Çok basit. Kara bulutlar.

Ancak ve döne dolaşa enerji piyasası. Azalan yatırımlar, artan talepler, dil yutturan manevralar. Piyasa büyük, CIA, MOSSAD, v.s. onun için fink atıyor.
Yazarın Tüm Yazıları