El Kaide’ye karşı Fethullah

BAZILARININ hiç bir manevi bağlantısı yok, ama bazıları Fethullahçı.Olan ve olmayan Türkler ve Amerikalılar, Amerika’nın Fethullah Hoca’ya yeşil kart vermesi için kefil oluyor. Yeşil kart, yabancıların Amerika’da kalabilme izni.

Kefil olanlar arasında Türkler olduğu gibi, eski CİA ajanları, Amerikan üniversitelerinden bol bol teoloji öğretim üyeleri, papazlar ve bazı kiliseler var.

Dinler arası diyalog adına, Fethullah Hoca Hıristiyanlardan destek görüyor. CİA’dan gördüğü destek ise, tam devlet desteği. State Department antetli.

ABD VİZESİ

Yeşil kart verelim mi, vermeyelim mi, diye sözüm ona, kefalet arayan Amerika, Fethullah Hoca’ya çoktan destek çıkıyor. Adam kaç yıldır orada, hala ne yeşil kart maskaralığı. Dışarıya karşı, politik manevra.

Oysa, Fethullah Hoca Amerika tarafından şu sırada en çok destek gören Müslüman. El Kaide’ye karşı.

Bu destek, Fethullah Gurubuna ait dünyanın çeşitli bölgelerindeki okullara sağlanan destekle atbaşı gidiyor.

En olmadık, en akla gelmeyecek ülkelerde okul açan Fethullah’a, o ülkelerin okul izni Amerikan vizesinden geçiyor. Okullar dünyada onun için bu kadar yaygın.

SELEFİLİĞE KARŞI

Amerika’nın Fethullah desteğinin kaynağı El Kaide ve o terör örgütünün inandığı Selefilik felsefesi.

Selefilik, El Kaide’nin inandığı İslami düşünce biçimi. Ne demek?

Selefiler ve aynı zamanda El Kaide sadece Kur’ana bağlı. Hadislere bağlı değil. Onlara göre, esas olan vahiy. O da Kur’anda yer alıyor.

Amerika devreye burada giriyor. Selefiler köktendincidir, denklemiyle.

Fethullah Hoca’yı ise, makul Müslüman olarak görüyor. ABD’ye göre:

1 - Fethullah Hoca katı değil. İslami tarz yaşamın modern yanı.

2 - Fethullah Hoca güçlü olmayı öne çıkartıyor. Bunu da, iş dünyasıyla birlikte yapıyor.

Amerika’ya göre, İslamiyet ile kapitalizmi barıştırıyor.

Hem El Kaide tipi terör örgütüne sübap, hem kapitalizme dini şemsiye.

UMURUNDA DEĞİL

Ama, bu arada Türkiye’nin pek çok kurumunda, devletin bazı kurumları dahil, Fethullah tipi örgütlenme Amerika’nın umurunda değil.

Türkiye, Amerika’nın nasıl olsa, her zaman baş edebileceğine inandığı bir ülke.

Amerikan dış politikası yanılgılarla ve yanlışlarla dolu. Son otuz yıl içinde İran ve Irak, hemen yanı başımızdaki tehlikeli yanlışlarından iki örnek. Ama, yanlışın ve yanılgının faturasını o ülkeler ödüyor. Amerika bazen tehdit, bazen savaşla, Amerikan ekonomisine yeni ufuklar açıyor.

AKP VE FETHULLAH

AKP ile Fethullahçılar arasında bir sorun yok. Tersine, bazı AKP’liler Fethullah takımına yakın duruyor. Bu bilinmeyen değil.

Buna rağmen, ben Tayyip Erdoğan’ın Fethullah Hoca’nın Türkiye’ye dönmesinden pek memnun olacağını sanmıyorum. Dışa karşı değil, kendi içinde.

"Uzakta kal, sevgin bana yeter" şarkısı. Fethullah Hoca Türkiye’ye dönerse, kendi karşısında yeni bir güç dengesi oluşabileceğinden AKP’nin kaygı duyma olasılığı yüksek.

Fethullah’ın yayın organları bu telaşın farkında ki, yayınlarında çok yer verseler bile, yine de alçaktan uçmayı tercih ediyorlar.
Yazarın Tüm Yazıları