Hayri ÇETİNKAYA
Oluşturulma Tarihi: Kasım 06, 2006 00:00
Global Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kutman, Türk bankacılık sektöründe Ziraat Bankası dışında Türk bayrağı taşıyan hiçbir banka kalmayacağını söyledi. Kutman, "Ziraat’in dışında sektörde bu bilanço büyüklükleriyle hiçbir bankanın tek başına ayakta kalma şansı yok" dedi.
KAMUOYUNDA daha çok İsrailli işadamı Sami Ofer’le başlattığı ortak yatırımlarla adından söz ettiren Global Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kutman, Türkiye’de önümüzdeki dönemde Ziraat Bankası dışında Türk bayrağı taşıyan hiç bir banka kalmayacağını söyledi. Ofer Grubu’nun da dahil olduğu konsorsiyumda Kuşadası Limanı’nın 30 yıllığına işletmesini üstlenen, ardından yine bölgede bir dönem Fransız Club Med’in işlettiği tatil köyünün Emekli Sandığı’na ait arazisini de yine Ofer Grubu ile birlikte alan Global Yatırım Holding’in Başkanı Kutman, gazetecilerin sorularını da cevaplandırdı.
TÜRK BAYRAĞI TAŞIYAN TEK BANKA: 2007’de 500 milyon dolarlık dolarlık aktif büyüklük hedefleyen Kutman’a, Global Menkul Değerler’in çoğunluk hisselerini İtalyan IMI’ye sattıklarını, Global Hayat sigorta şirketinin de Dexia Bank’a satışı için görüştüklerini hatırlatarak, finans söktüründen neden çıktıklarını sorduk. "Finans zor bir sektördür" diyen Kutman, şunları söyledi: "Finans sektörü bilanço büyüklüğü açısından çok önemli. Ben önümüzdeki dönemde devlet bankası Ziraat’in dışında, sektörde Türk bayraklı bankaların kalacağına hiç bir şekilde inanmıyorum. Bence, İş Bankası’nın ortaklığa gitmesi de çok iyi olur. Çünkü Ziraat Bankası, hariç hiç bir bankanın Türk bayrağı taşıma şansı yok."
KEŞKE BİRLEŞİP DEVLEŞSELER: "Bir bankanın bilançosu hangi ülkede olursa olsun 250-300 milyar doların altında oldu mu bu ciddi bir problem yaratıyor" diyen Kutman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Artık sektöre ulusal banka olarak bakmak yerine bilanço olarak bakıp değerlendirmek lazım. Gönül isterdiki bankalar birleşsin, bir dev banka çıkarsın. Ama olmadı, yapmadılar. O olmadığı için tek tek yabancı bankalara geçecekler. Ya da Akbank’ın yaptığı gibi yabancı ortaklıklar yapacaklar. Akbank’ın Citigroup ile gerçekleştirdiği çok başarılı bir operasyon. Sektörde bu bilanço büyüklükleri ile hangisi olursa olsun tek başlarına ayakta kalma şansı yok. Ziraat’in dışında. Keza devlet, Ziraat Bankası’nın bir şekilde varlığını sürdürmesi için gerekeni yapacaktır."
REKABET ŞANSIMIZ YOK: "Durum yatırım bankacılığında da aynı" diyen Kutman, bu konuda sözlerini şöyle sürdürdü: "Uluslararası yatırım bankaları Merrly Lynch, Morgan Stanley gibi devler, bir yandan ’halka arzınızı yapalım’ diyorlar, diğer yandan ’1 milyar
dolar kredi verelim’ diyor. Sizin bununla rekabet şansınız yok ki. Bilanço büyüklüğü artık çok önemli kriter oldu. Sizin dev bilançolu gruplarla rekabet şansınız yok. Tabiatla nasıl başedemezseniz, ekonomiyle de edemezsiniz. İstediğiniz kadar set koyun, mendirek sağlam olmalı. Mendirek de, toplam aktif büyüklük açısından küçük kaldı. Global Hayat’ı Dexia sene sonuna kadar devralmış olur. Global Menkul’ün ise İtalyan IMI’ye yüzde 90.1’ini devredeceğiz. Kalan yüzde 9.9’luk hisseyi ise elimizde tutacağız şimdilik. Şu anda bizim kendilerine destek olmamızı istiyorlar."
Limana 20 milyon dolar harcadık yolcu katlandıMEHMET Kutman, Kuşadası’ndaki hukuki sürecin 2-3 ay önce kendi lehlerine tamamlandığını hatırlatarak, şunları söyledi: "Buradaki çekişmeden tabii ki kayıplarımız oldu. Kiracılara, mağaza işletenlere destek veremedik. Çekişmeye konu olan kıyı yönetmeliği bizim için çıkmadı. İzmir Limanı, Antalya Limanı ve asıl çıkış nedeni Ataköy Marina’dır. Yönetmeliklerle kanunu değiştirmeye kalktılar Danıştay’dan döndü. Sonunda kanunu kanunla değiştirdiler. Sorun çözüldü. Kuşadası Limanı’nı aldığımızda, sefer sayısı 200’lerdeydi, şimdi 450’ye çıktı. Yolcu adedi 200 bindi, şimdi 400 bini geçti. Kuşadası yerel ekonomisine de ciddi katkımız var. İskeleyi büyütemedik ancak yeni terminal binası yaptık. Liman için, bugüne kadar 20 milyon dolar civarında yatırım yapıldı."
Galataport’a 8.5 milyon dolar harcadık, yine gireriz
GALATAPORT ihalesinin iptalinin Türk ekonomisine birkaç milyar dolara malolduğunu kaydeden Mehmet Kutman, "İhale açılırsa yine gireceğiz" dedi. Kutman, "Galataport için o dönemde sismik araştırma yaptırdık, dalgıçlar girdi dip taraması yapıldı. Deprem testleri yapıldı ve 8.5 milyon dolar ön araştırma için para harcandı. 700 kilo çeken 9 koli evrak verdik. Ve o evrakların da önemli bir bölümünü geri alamıyoruz. İhale için tüm bu çalışmaları bir daha yapmak zorunda kalacağız" diye konuştu. "Ofer’e ait Royal Caribbean Cruises (RCC) yeniden Galataport ihalesine girer mi?" sorusuna ise Kutman şu karşılığı verdi: "Henüz belli değil. Bu ihalenin iptal edilme nedenini özellikle yabancılara hiçbir şekilde anlatamıyoruz. Anlatamadığımız için de zaten Royal’le girip giremeyeceğimiz belli değil. Royal, 10 milyar dolar değerinde New York Borsası’na kote bir şirket ve dünyada kuruvaziye sektörünün yarısına sahip. Bu şirket, Ofer’in falan değil. En büyük ortağı Norveçli bir armatör. Ofer, Royal’in ortaklık sıralamasında ilk beşe bile girmiyor. Öyle bir şirketi yeniden ihaleye girme konusunda ikna etmek bu kadar para haracadıktan sonra çok zor."
Tüpraş’ta aracıydık elçiye zeval olmaz
MEHMET Kutman, Global Menkul Değerler’in Tüpraş’ın yüzde 14.76’lık Tüpraş hisselerinin aralarında Ofer Grubu’nun da bulunduğu yatırımcılara satışı ile ilgili olarak, "Tüpraş satışında biz aracıydık" dedi. Kutman, şunları söyledi: "Bu satışta bizim muhatabımız, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) değil. Hisseleri satan İş Bankası. Borcun muhatabı alıcı ve satıcılar. Yani elçiye zeval olmaz. Borsa bizden tüm alıcılar ile ilgili isimlerin yanı sıra ticaret kayıtlarına kadar ayrıntılı bilgiler istedi. Biz de gönderdik. Petrol-İş Sendikası’nın açtığı dava sonrasında ÖİB’ye gereğini yapın diye mahkeme kararını yolladı. ÖİB de ’bize gereğini yapın’ diye yazı yolladı. Biz de fonlara ÖİB’den gelen tüm metinleri noter tasdikli tercümeleriyle birlikte tüm Tüpraş hissesi alan fonlara gönderdik. Ayrıca ÖİB’nin son 15-17 yılda 21 tane ihalesinin iadesi yönünde mahkeme kararı alındı. Bunların içinde
hisse satışları da var. Ama hiçbiri uygulanmadı."
Kuşadası’na 400 milyon dolar yatırım planı varGLOBAL Yatırım Holding’in Kuşadası Limanı’na toplam yatırımı 50 milyon doları buluyor. Global Yatırım Holding, Ofer Grubu ile birlikte bir de 250-300 milyon dolarlık tatil köyü projesi gerçekleştirecek. Mehmet Kutman, birara Club Med’in işlettiği eski Fransız Tatil Köyü’nün bulunduğu Emekli Sandığı’ndan alınan arazi ile ilgili şunları söyledi: "Kuşadası Tatil Köyü 257 dönüm arazi üzerinde. Bu arazinin çevresindeki imar planlarında yüzde 150-250 imar alanlı olanlar var. Biz yüzde 20’den yüzde 53’e çıkardık. Yani komşumuzun yarısından az inşaat alanı yarattık. Nereden alırsanız alın, projeniz varsa mutlaka imar genişlemesi istersiniz. Bunu yalnız biz yapmıyoruz. Bu arazi üzerine, beş yıldızlı, bin yataklı bir otel, 200 teknelik bir marina ve tatil köyleri yapılacak. Şimdilik sadece, bu proje sayesinde Türkiye’ye yeni markaların geleceğini söyleyebilirim. Keza işin yüzde 80 ortağı Ofer Grubu’dur. Böylece Kuşadası’na toplam 350-400 milyon dolar civarında bir yatırım planlıyoruz." Mehmet Kutman’ın kız kardeşi olan holding yönetim kurulu üyesi Ayşegül Bensel, bir anısını aktarırken, 7-8 yaşındayken Ankara’dan ailesi ile yazları geldiği Kuşadası’nda çekirdek sattığını söyledi.
Tartışmalar Ofer’i küstürdü Yunan adalarına tatile gittiGLOBAL Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kutman, "Ortağımız Sami Ofer, dünyanın ilk beş zengini arasında. Dolayısıyla Ofer şu veya bu nedenden ötürü hálá anlamadım toplumda bir alerji yarattı. 1950’lerden bu yana 100 binin üzerinde Türk yanında çalışmıştır. Onun gemilerinde halen binlerce Türk çalışıyor. Dünyanın en büyük armatörü 388 gemi ile açık ara en büyük" dedi. Türkiye’de sürdürülen tartışmalardan ortağının biraz kırılmasını da doğal karşılamak gerektiğini belirten Kutman, şunları söyledi: "1950’lerde rahmetli Kalkavan’la Mersinde tavla oynayan bu kadar Türk dostu bir insanı gücendirip de, teknesiyle buraya değil de Yunan adalarına gitmesine neden olunması beni çok üzdü. İnsanlar belli yaşlarda manevi değerlere daha fazla önem veriyor. Ofer’in bir işadamı olmanın ötesinde Türkiye’den hiçbir beklentisi olamaz. Bazı işadamlarımızın bilinçsizce söylediği laflar, zor toparlanır. Ofer’in devlet kademesinde 2-3 toplantısı oldu. Bu toplantılardan birinden çıkarken de o konuşmayı yapanların bizden sonra toplantıya girip aynı konu ile alakalı toplantıya girdiler. Tüm dünyada işadamlarının devletle bu tarz toplantı yapması normal. İngiltere, ABD’de de bu iş böyle. Ofer’i ziyaretimde ben şahit oldum. İngiliz Başbakanı Tony Blair’le görüşmedi ve ’Şu anda bir Türk arkadaşım var 15 dakika sonra arasın’ dedi. Böyle adamların Türkiye’ye gelmesi AB müzakerelerinde katkı payıdır. Uluslararası ekonomide katkı payıdır. Bu insanların hiçbir zararlarını da görmedik."
Yıllarca ithal araç fiyatına kağıttan arabalar kullandık
MEHMET Kutman, Türkiye’de kendilerinin bir anlamda "eski köye yeni adet" sayılabilecek türden girişimleri nedeniyle bazı çevrelerden tepki çektiklerini söyledi. Kutman, "Yıllardır yurtdışındaki bilmem ne marka arabayla, aynı paraları ödeyip kağıttan arabalar kullandık. İç çamaşarımızdan, boynumuzdaki kravata ve arabaya kadar hep aynı marka veya aynı grup malın olması, beni hep rahatsız etti. İşte şimdi yaşanan hızlı değişiklik de rahatsızlık yaratıyor Türkiye’de. Şu anda bazı grupların geçirdiği evrim çok gurur verici birşey. Büyük grupların mallarını satıp belli alanlara kanalize olması, bölgesel ve ulusal güç olmaya çalışması, umut verici. Birçok grup, birçok şirketini satacak. Şu anda büyük grupların attığı adımlar, doğru adımlardır."