Güncelleme Tarihi:
Er, Konak ilçesinde bir restoranda düzenlenen basın toplantısında, Uluslararası Zeytinyağı Konseyi (UZK) verilerine göre, 2016/2017 sezonunda dünyada 2 milyon 536 bin ton zeytinyağı üretildiğini söyledi.
Türkiye'nin 2023 yılı için 650 bin ton zeytinyağı, 1 milyon 200 bin
ton sofralık zeytin rekoltesi hedefi bulunduğunu anımsatan Er, "İç tüketimin
artırılması lazım. İhracatın da desteklenmesi lazım.
İç tüketim ve ihracat ayaklarının artması için üreticiye sofralık zeytin için 50 kuruş, zeytinyağı için 2,5 lira prim istiyoruz. Zeytin ve zeytinyağı ihracat destekleri de 2013 yılından bu yana yüzde 50 eridi.
Zeytin ve zeytinyağı ihracat desteklerine yüzde 100 artış talep ediyoruz. Organik ürün üretenlere ise ekstra yüzde 50 prim verilmesini bekliyoruz. Bu sayede zeytin ve zeytinyağımızın daha katma değerli pazarlanması ve tüketimini artırmak mümkün hale gelecek." değerlendirmesinde bulundu.
"DÜNYA MARKET RAFLARINI SÜSLEYECEĞİZ"
Türkiye'de zeytin ve zeytinyağı ihracatçılarının, geçen yıllarda sürdürülebilir üretim için hammadde tedarik edemediklerini bunun sonucu olarak da dünya marketlerindeki pazar payını kaybettiğini anlatan Er, "Kutulu ve ambalajlı yağ ihracatımız 20 bin tondan 11 bin tona düşmüştü.
Bu yıl rekoltemiz yüksek, fiyatlar da dünyadaki rakiplerimizle rekabet edebileceğimiz seviyelerde. Bu yıl dünya market raflarını Türk zeytin ve zeytinyağı ile süsleyeceğiz. 2017/18 sezonundan çok ümitliyiz." ifadelerini kullandı.
Er, kasım ayında ihracatın büyük oranda arttığını ve 26 milyon dolar olarak kayıtlara geçtiğini, bu artış trendinin sezon boyunca sürmesini beklediklerini kaydetti.
Zeytinyağında yüzde 8 olan KDV'ye dikkati çeken Er, "Sağlık iksiri olan şifa kaynağı olan zeytinyağına ilaç gibi muamele yapılmalı ve bu KDV yüzde 1'e indirilmeli.
Bu sağlanırsa ve üreticiye talep ettiğimiz prim miktarları verilirse zeytinyağı raf fiyatlarında 5 lira indirim sağlanmış olur. Bu da tüketimi tetikler" diye konuştu.