Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE’nin 2015 yılı birinci çeyreğinde yüzde 2.3 büyümesi bütün beklentileri alt üst etmeyi başardı. Tüketici güven endeksi, sanayi üretimi, ihracat, kredilerde artış gibi büyümenin öncü göstergeleri ilk çeyrek için ancak yüzde 1.6 civarında bir büyümeye işaret ederken yüzde 13 değerlenen dolar kurunun kırdığı rekorlar senaryoyu değiştirmeyi başardı. Vatandaşın tüketimi yüzde 4.5 arttı ve bu tek başına 3 puanlık bir büyümeye işaret etti. Ancak tüketim kalemlerine bakıldığında vatandaşın ne gıdaya, ne giyime harcadığı ortaya çıktı.
Otomobil, konut, lokanta ve oteller gibi lüks yani temel ihtiyaç değil biraz keyfi tüketim kalemlerinde yüksek artışlar yaşandı. Bu durum Türkiye’nin doları olan en zengin yüzde 1’ini akıllara getirdi. Yılın ilk çeyreğinde döviz tevdiat hesapları dolar bazında 160.5 milyar dolardan 163.3 milyar dolara çıktı. Buna karşılık DTH’ın TL cinsinden değeri ise 369.4 milyar liradan 422.8 milyar liraya ulaştı. Yani 53.4 milyar liralık bir servet birikimi oluştu. Bu servetini tüketime aktaran nüfusun yüzde 1’i, sanayi, kamu yatırımları, özel yatırımlar, inşaat büyümese de Türkiye’yi büyütmeyi başardı.
SANAYİ DURDU
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) dün yılın ilk çeyreğine ilişkin verileri açıkladığında önce bir şaşkınlık yarattı. Yüzde 1.6 beklenilen büyüme yüzde 2.3 geldi. Peki bu büyümenin kaynağı neydi? Verinin ayrıntıları incelendiğinde vatandaşın tüketiminin yüzde 4.5 arttı ve bunun büyümeye katkısı 3 puan oldu. Son çeyreklerde büyümeyi sırtlayan ihracatın yüzde 0.3 azalması ithalatın yüzde 4.1 artması büyümeyi 1 puan düşürdü. Kamunun yatırımları durdu, özel sektör yüzde 2.7 artışla çok düşük de olsa büyümeye 0.48 puanlık olumlu katkı yapmayı başardı. Üretim tarafında da sanayide sadece yüzde 0.8 büyüme yaşanması ve bunun katkısının 0.21 puanda kalması, inşaat sektörünün küçülmesi, finans, ulaştırma ve ticaret sektörlerinde düşük artışlar yaşanması tüm gözleri yeniden vatandaşa çevirdi.
İlk çeyrekte büyümenin lokomotifi vatandaş oldu. Ancak tüketici de gıdaya, giyime değil otomotive, konutta, mobilyaya, sağlığa harcadı. Ki gıda harcamaları yüzde 098, giyim harcamaları yaklaşık yüzde 5 azaldı. Ulaştırma yüzde 17, konut harcamaları yüzde 4.4 arttı. Bu durum alt ve orta gelirli yüzde 99’un harcamalarını arttırmadığını da ortaya koydu. Dolardaki artıştan servetini arttıran yüzde 1’lik dilim bu lüks harcamaları yaptı. Yani tüketimle büyüdüğümüz birinci çeyrekte zenginler Türkiye’yi büyüttü.
İlk çeyrekte kredi hacmi yüzde 6.6 artarak 1 trilyon 323 milyar liraya çıktı. Ticari krediler yüzde 11 artarak 612 milyara, KOBİ kredileri yüzde 4 artarak 346 milyara, tüketici kredileri ile kredi kartları ise yüzde 2.5 artarak 365 milyara ulaştı. Bu vatandaşın krediye çok yüklenmediğini ortaya koydu. Ama ilk çeyrekte döviz tevdiat hesapları dolar bazında 160.5 milyar dolardan 163.3 milyar dolara çıktı. Buna karşılık DTH’ın TL cinsinden değeri ise 369.4 milyar liradan 422.8 milyar liraya ulaştı. Yani 53.4 milyar liralık bir servet birikimi oluştu. Bu da dolar zenginlerinin neden büyümeyi sağladığını gösterdi.
236 DOLAR FAKİRLEŞTİK
TÜRKİYE’de kişi başı milli gelir de dolar cinsinden azaldı. 2014 yılında 10 bin 404 dolar olan kişi başı milli gelir 2015 ilk çeyreği itibariyle 10 bin 168 dolara indi. Bu Türk Lirası’ndaki değer kaybı nedeniyle 236 dolar fakirleştiğimiz anlamına geliyor. Kişi başı milli gelir 5 yıldır 10 bin dolar seviyelerinde çakılı durumda. Bu da 2015’in ilk çeyreğinde de orta gelir tuzağından çıkış için hiç adım atılamadığını gösteriyor.
MERCEDES SATIŞLARI PATLADI
Büyümenin lokomotifi tarımsal üretimdir, sanayi üretimidir. Tarımın büyümedeki ağırlığı yüzde 4.6 gibi düşük bir ağırlık ama, sanayi kesiminin ağırlığı yüzde 33.2 oranında. 2015 yılının ilk 3 ayında tarımda üretim artışı yüzde 2.7 oldu. Sanayide ise üretim artmadı. Ama ekonomi bütünü ile yüzde 2.3 oranında büyüdü. Büyümenin arkasında tüketim harcamalarının artışı var. Tüketim harcaması ise gıdaya, giyime değil de otomobile, lüks ve ithal otomobile gitti. Ocak-Mart döneminde Türkiye genelinde otomobil satışları yüzde 42, hafif ticari araç satışları yüzde 78 arttı. 2014 yılının ilk 3 ayında 3 bin 233 Mercedes satılmışken, 2015 yılının aynı döneminde 7 bin 266 Mercedes satıldı. BMW satışları 2 bin 826’dan 5 bin 124’e, Audi satışları 2 bin 380’den 3 bin 398’e yükseldi. İlk üç ayda 2014 yılında 68 bin ithal binek otomobili satılmıştı. 2015 yılında 92 bin ithal binek otomobili satıldı. (Güngör URAS/Milliyet)
GEÇİCİ BİR REFAH
AK Yatırım Başekonomisti Hakan Aklar “Dövizi olan kendini zengin hisseder. Çok güçlü tüm kalemlere yayılan geniş tabanlı bir talep artışından da bahsedemiyoruz. Geçici bir refah artışı, dolardaki değerlenmenin etkisi yadsınamaz. Yılboyunca yaşanmaz. Üçüncü çeyreği de bu belirsizlik nedeniyle kaybedebiliriz” dedi.
1.78 trilyon liralık ekonomi
EKONOMİ yüzde 2.3 büyüyünce Türkiye cari fiyatlarla 1 trilyon 781 milyar 716 milyon liralık ekonomi haline geldi. Yine cari fiyatlarla dolar cinsinden büyüklüğü 794 milyar 652 milyon dolar oldu. Bu da 2014’teki 800 milyar 107 milyon dolar büyüklükten kayıp yaşandığını gösteriyor.
22 ÇEYREKTİR BÜYÜYORUZ
BAŞBAKAN Yardımcısı Ali Babacan, olumsuz dış ekonomik koşullara ve buna bağlı olarak finansal piyasalardaki dalgalanmalara rağmen Türkiye ekonomisinin, beklentilerin üzerinde büyümeye devam ettiğini bildirdi. Türkiye ekonomisinin kesintisiz olarak 22 çeyrektir büyümeye devam ettiğini vurgulayan Babacan, aynı zamanda istihdam artışının da sürdüğünü bildirdi.
BÜYÜME KOBİ’LERLE SÜRDÜRÜLEBİLİR
12 bin ticaret ve sanayi odasının üst örgütü olan Dünya Odalar Federasyonu Kongresi’nde konuşan B20 Türkiye ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, büyümeyi sürdürebilmenin tek yolu olarak KOBİ’leri gösterirken, dünyadaki tüm oda başkanlarını bu konuda harekete geçmeye çağırdı. Hisarcıklıoğlu 2008 krizinden bu yana yapılan reformlarda KOBİ’lerin kaybeden taraf olduğunu vurgulayarak, Türkiye’nin G20 dönem başkanlığında bunu tersine çevirmek istediklerini söyledi.