Güncelleme Tarihi:
Son dönemde obezite tedavisi denince tüm dünyada akla gelen iki ilaç var. Etken maddesi "semaglutid" olan ve en kilolu hastalarda bile başarılı sonuçlar verdiği söylenen Ozempic ve Wegovy isimli bu ilaçlar, sadece kullananların görünümünü değil bir ülkenin ekonomisini de yeniden şekillendiriyor.
Nasıl mı? Hemen anlatalım.
Her iki ilaç da Novo Nordisk isimli ilaç şirketi tarafından üretiliyor. Danimarka merkezli Novo Nordisk, 100 yılı aşkın zamandır diyabet ilaçları üretse de pek dikkat çeken bir şirket değildi. Ancak zayıflama ilaçlarının etkisiyle çok kısa süre içinde çok hızla büyüyen Novo Nordisk, Danimarka ekonomisinde dengeleri değiştirdi.
Danimarka şu an dünyanın en hızlı büyüyen ülkeleri arasında yer alıyor. Ekonomistler ülke ekonomisindeki büyümenin, sadece ve sadece Novo Nordisk'in büyümesiyle açıklanabileceğini belirtiyor. Dahası ekonomistlere göre, bu ilaçlara yönelik talebin dünya piyasalarında çok yüksek olması, Danimarka Merkez Bankası'nın faiz oranlarını normal seviyenin altında tutmasına neden oluyor.
AVRUPA'NIN EN DEĞERLİ İKİNCİ ŞİRKETİ OLDU
Geçtiğimiz birkaç haftada Novo Nordisk'in piyasa değeri, Danimarka ekonomisinin ötesine geçti. Hisse fiyatlarındaki tırmanış, Novo Nordisk'in lüks tüketim ürünleri grubu LVMH'den sonra Avrupa'nın en değerli ikinci şirketi olmasını sağladı.
Novo Nordisk'in etkisi o kadar büyük ki Danimarkalı ekonomistler, şirketin ulusal istatistiklerin dışında tutulması ihtimalini değerlendiriyor. Yani Danimarka'da "Novo Nordisk bir yana, ekonominin geri kalanı öbür yana" gibi bir durum yaşanıyor.
Aslına bakılırsa 5,9 milyonluk Danimarka'da, küresel öneme sahip birçok başka şirket var. Oyuncak üreticisi Lego ve nakliye devi Maersk, ilk akla gelenler. Ancak ekonomistler Novo Nordisk'in ekonomik istatistikler üzerindeki etkisinin eşi benzeri olmadığını belirtiyor.
Danske Bank ekonomistlerinden Jens Naervig Pedersen, New York Times'a yaptığı açıklamada, "Tek bir şirketin bu kadar büyük bir rol oynadığı böylesi bir durum, Danimarka'da daha önce hiç yaşanmamıştı" dedi.
EN YAKIN RAKİBİNİN 10 KATI KAZANDI
Danimarka Ulusal İstatistik Kurumu'nun şirket özelinde veri sunmuyor. Ancak kurumun baş danışmanlarından Jonas Dan Petersen, "Geçtiğimiz yıl Danimarka'nın ekonomik büyümesinin üçte ikisi ilaç endüstrisinden kaynaklandı" ifadelerini kullandı.
Bu yıl sektörün ekonomi üzerindeki etkisinin daha da arttığını ifade eden Petersen, "Bu yılın ilk çeyreğini geçen yılla kıyasladığımızda, ilaç endüstrisi olmadığı takdirde büyüme neredeyse sıfırlanıyor" dedi. Nitekim söz konusu dönemde Danimarka ekonomisinde kaydedilen 1,9'luk büyümenin 1,7'si ilaç endüstrisinden kaynaklandı.
Danimarka'daki tek ilaç şirketi Novo Nordisk değil ancak diğer şirketler Novo Nordisk'in performansıyla boy ölçüşemiyor. Şirketin geçen yılki geliri, ikinci en büyük Danimarka kökenli ilaç şirketi olan Lundbeck'in aşağı yukarı 10 katı kadardı.
TALEBE YETİŞEMEZ HALE GELDİLER
Uzun bir süre boyunca Novo Nordisk neredeyse sadece diyabet ilaçları üzerine çalıştı. Ancak zayıflama ilaçlarının son dönemde başta ABD olmak üzere dünyanın dört bir yanında obezite tedavisinde kullanılır olması şirketin yönünü değiştirdi.
İlaçlara olan talep nedeniyle Novo Nordisk'in kârı bu yılın ilk yarısında yüzde 45 arttı ve 39 milyar Danimarka kronuna (5,7 milyar dolar) ulaştı. Talebi karşılamakta zorlanan şirket bir yandan üretimi hızlandırırken bir yandan da ABD gibi ülkelerde arzı sınırlandırma kararı aldı.
Danimarka Ulusal İstatistik Kurumu'ndan ekonomistler, ilaç endüstrisinin etkisini ilkbahardan itibaren mercek altına almaya başladı. 2022'nin dördüncü çeyreğindeki gayrisafi yurt içi hasıla verilerini değerlendiren ekonomistler, ortada çok ciddi bir fark olduğunu gördü.
Petersen, bu hafta içinde ikinci çeyrek verilerinin yayınlanacağını ve tarihte ilk kez raporda ilaç endüstrisinin ekonomi üzerindeki etkilerini detaylandıran özel bir bölüme yer verileceğini ifade etti.
ŞİRKET BÜYÜYOR AMA İSTİHDAM BÜYÜMÜYOR
Danimarka'nın ilaç endüstrisi, ekonomik büyüme verileri üzerinde çok büyük bir etkiye sahip ancak bu etki istihdama yansımıyor. Petersen, geçtiğimiz 5 yılda sektörün büyümeye yüzde 3,4 katkı yaptığını ancak istihdamdaki katkısının yüzde 0,1'le sınırlı kaldığını belirtti. Bu nedenle ekonomik verilerin daha ayrıntılı incelenmesinin faydalı olduğunu söyleyen Petersen, "Özellikle iş döngüsünü analiz etmeye çalışan ekonomistler için bu çok zor. Çünkü bu durum GSYHİ verilerinin Danimarka'daki genel iş döngüsü için iyi bir işaret olmadığı anlamına geliyor" dedi.
Bunun en önemli sebebi Novo Nordisk'in ürünlerinin çoğunun Danimarka dışında imal ediliyor olması. Ancak şirketin başarısının Danimarka halkına hiç fayda sağlamadığını düşünmek de doğru değil. Zira Novo Nordisk ülkede en fazla vergi ödeyen şirket, bu da ülkenin kasasının dolması anlamına geliyor.
Dahası obezitenin günden güne büyüyen bir sorun haline gelmesiyle, şirketin daha da büyüyecek olmasına kesin gözüyle bakılıyor. Örneğin geçtiğimiz günlerde yayımlanan ve 5 yıldır sürmekte olan bir araştırmanın verilerini içeren çalışmada, Wegovy'nin ciddi kalp sorunları riskini ortadan kaldırdığı görüldü.
DANİMARKA KRONUNU DA YUKARI ÇEKİYOR
Ekonomistler, Novo Nordisk'in büyümesinin Danimarka'nın para birimi üzerinde de etkili olduğunu belirtiyor.
Danske Bank ekonomisti Pedersen, "Novo Nordisk gibi şirketlerin yabancı parayı Danimarka kronuna çevirme ihtiyacı arttıkça, Danimarka kronu üzerine yukarı yönde bir baskı oluştuğunu görmeye başlıyorsunuz" dedi. Ancak Danimarka, kronun değerini euro'ya sabitlemiş durumda. Bu da kronun değeri arttığında merkez bankasının devreye girmesi gerektiği anlamına geliyor.
Danimarka Merkez Bankası bir süredir döviz rezervini artırmak için hamleler yapıyordu. Bu döviz alımları ülkedeki faiz oranlarıyla Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) belirlediği oranlar arasındaki farkın açılmasına neden oldu. Halihazırda Danimarka'daki faiz oranları ECB'nin belirlediği düzeyin 0,4 puan altında. Bu da yabancı yatırımcıların kron birikimlerini elden çıkarmalarını sağlamayı amaçlıyor. (Danimarka Merkez Bankası, New York Times'ın yorum taleplerine yanıt vermedi.)
"HOLLANDA SENDROMU" RİSKİNDEN KORKULUYOR
Danimarka'daki bazı ekonomistler, ülkenin Novo Nordisk'e aşırı bağımlı olmasının risklerine dikkat çekiyor. Bu bağlamda en yakın örneklerden biri, Nokia'nın cep telefonu sektöründeki ağırlığını yitirmesinin Finlandiya ekonomisine vurduğu darbe.
Diğer yandan Nordea Baş Ekonomisti Helge J. Pedersen, "Hollanda sendromu"nun Danimarka'ya bulaşması riskinin de söz konusu olduğunu belirtti.
Hollanda sendromu bir ülkenin gelirindeki ani büyük yükselişlerin ekonominin geri kalanı üzerinde olumsuz etki yapması olarak özetleniyor. Bu terim 1960'larda Hollanda'daki büyük doğal gaz rezervlerinin keşfedilmesinin ardından ortaya atılmıştı. Doğal gaz ihracatının artmasıyla Hollanda guldeni çok değerlenmiş bunun sonucunda diğer ihracat ürünlerinin fiyatı artmıştı. Fiyat artışının uluslararası piyasalardaki rekabet gücünü azaltması da Hollanda ekonomisinin geneline olumsuz yansımıştı.
"MÜTEVAZI DAVRANMAK ZORUNDAYIZ"
Nordea Baş Ekonomisti Pedersen, "Novo Nordisk'in olmadığı bir Danimarka var ve ekonomi politikaları ve maaşlarla ilgili tavsiyeler bağlamında bu durumun göz önünde bulundurulması gerekiyor" dedi. Pedersen, "Oldukça mütevazı davranmak zorundayız çünkü birçok Danimarka şirketi yurt dışında güçlü rekabetle karşı karşıya" dedi.
Ancak Pedersen'e göre, Novo Nordisk söz konusu olduğunda Danimarka halkı için artılar eksilerden fazla. Şirketin popülerleşmesinin Danimarka'ya, eğitim sistemine ve tıp sektörüne dikkati çekmesi, Kopenhag'ın yumuşak gücünü artırması mümkün. Dahası maaşların yüksek olduğu ülkenin ekonomisinin güçlenmesi diğer şirketleri de daha inovatif ve verimli olmaya zorlayabilir.
Pedersen, Danimarka'nın cari açıkla mücadele etmek için acı verici mali politikalar uygulamak zorunda kaldığı yılları hatırladığını belirterek, "Zor zamanlardı" dedi ve ekledi: "Şüphesiz, şu anki durum ekonomi politikalarında özgürlüğü de beraberinde getiriyor."
The New York Times'ın "How Ozempic and Weight Loss Drugs Are Reshaping This Country’s Economy" başlıklı haberinden derlenmiştir.