Ziraat Bankası Genel Müdürü Çağlar ve banka yöneticileri, Ziraat Bankası Lokalinde, gazetecilerle iftar yemeğinde bir araya geldi ve gazetecilerin çeşitli konulardaki sorularını yanıtladı.
Lehman Brothers'in iflasının Türkiye'ye etkilerine ilişkin bir soru üzerine Çağlar, “(Global ekonomi olacağız, dünyayla her konuda rekabet edeceğiz) denilen bir ortamda, bu işin Türkiye'ye yansımamasının, bu olaylardan etkilenmemenin mümkün olmadığını” vurguladı.
Önemli olanın bu işten en az etkilenerek çıkabilmek olduğunu dile getiren Çağlar, bu işin “mali, finans, ve siyasi istikrar”dan oluşan üç ayağı bulunduğunu anlattı.
Çağlar, “Siyasi istikrar ve bütçe disiplini sağlandığı sürece, bankacılık sektörü de
Merkez Bankası ve Hazine'nin borç ve faiz politikası çerçevesinde düzeni sağladığı sürece bu işten en az etkileniriz gibi gözüküyor. Yoksa etkilenmemek mümkün değil. Çünkü reel sektörün 130 milyar dolara yakın dışarıdan borçlanması söz konusu. Bu borçlanma devam edecek mi? Ciddi miktarda ihracat hacimlerine ulaşmış bir ülke haline geldik. Bütün bunların yavaşlaması bizi de bir şekilde etkileyecek” diye konuştu.
“BİLANÇOLAR BOZULMADAN KREDİ HAKKI TESİS EDİN” UYARISIÇağlar, firmaların, finansal piyasalarda yaşanan krizden daha az etkilenmesi konusunda önerilerde de bulundu.
Bu konuya ilişkin bir örnek de veren Çağlar, kendisine telefon eden
İstanbullu büyük bir iş adamının, “Hiç ihtiyacımız yok ama
kredi müracaatında
bulunmak istiyoruz” dediğini aktardı. İhtiyaç olmadığı halde neden bu talepte bulunduklarını sorması üzerine ise bu iş adamının tedbiren kredi talebinde bulunduğunu söylediğini anlattı. Bunu “önemli bir öngörü” olarak niteleyen Çağlar, şöyle konuştu:
“(Şu anda kredi kullanmıyorum) diyor. İşleri de gayet iyi. Birkaç sektörde yatırımı olan biri. Bizden bir kredi müracaatında bulunuyor.
Şu anda, bilançolar bozulmadan kredi ihtiyacı olmayan firmaların, şirketlerin bankalarla diyaloğunu artırıp kendilerine kredi hakkı tesis ettirmeleri belki, reel sektör için alınabilecek tedbirlerden bir tanesi. Bir müddet sonra eğer ekonomi yavaşlarsa, bütün ekonomi değil ama spesifik sektörleri etkilemeye kalkarsa, kendileri de o sektörlerle iş yapıyorlarsa bilançolar hızla bozulacağı için kredi bulma veya kredilerini çevirme konusunda zorlanabilirler.”
“YURT DIŞINI BİZ FONLUYORUZ”Ziraat Bankası'nın son birkaç günde yurt dışından fonlama yapıp yapmadığına ilişkin bir soruya verdiği yanıtta ise Çağlar, “Hayır. Biz şu anda yurt dışını fonluyoruz. Benim elimde günlük, aşağı yukarı 2-2,5 milyar
dolar civarında likiditem var. Bu likiditeyle Avrupa ve Amerika bankalarını bir anlamda biz fonluyoruz” dedi.
Bir başka soru üzerine, 2001 krizinde, her gün 2-3 bankanın battığını, insanların mevduatlarını nerede tutacaklarını bilemediklerini hatırlatan Çağlar, şu anda Türk bankacılığı olarak paralarını yurt dışındaki muhabir bankalarda tuttuklarını söyleyerek, şöyle devam etti:
“Merkez Bankası, hepimiz... Bunları nerede tutacağız? (Bizim parayı tuttuğumuz bankalara da bir gün bir şey olursa) sıkıntısı yaşadığımız için biz tedbiren şunu yaptık, özellikle takas işlemlerimizde bizim New York'ta şubemiz vardı. Onu birkaç ay evvel Amerikan Merkez Bankası'nın (FED) EFT sistemine dahil ettik. Dolayısıyla bütün takas işlemlerimizi kendi şubemiz üzerinden geçireceğiz. Belki de diğer Türk bankalarına bu anlamda hizmet verebiliriz.
Almanya'daki Alman Merkez Bankası'nın EFT sistemine dahil olan Ziraat AG diye kendi iştirakimiz olan banka, onlar üzerinden geçiriyoruz... Kendimize birtakım prensipler koyuyoruz. (Mevduat tabanı olan bankalarla ağırlıklı olarak çalışalım, yatırım bankaları ile çalışmayalım) gibi tedbirler alıyoruz. Türkiye'deki işlemlerden ziyade dışarıdaki işlemlerin doğru algılanmasına ve eldeki mevcut rezervin doğru adreslere konması üzerine uğraş veriyoruz.”
“AMERİKA AVRUPA'YI, AVRUPA BİZİ ETKİLİYOR”Bir başka soru üzerine, FED faizleri ve Avrupa Merkez Bankası faizlerine ilişkin son 8-10 yılı taradıklarını ifade eden Çağlar, bu çalışmanın sonuçları hakkında bilgi verdi. Bu çalışmada, FED'in faiz indirimlerinin veya artırımlarının, belli bir gecikmeyle Avrupa Merkez Bankası tarafından takip edildiğini saptadıklarını anlatan Çağlar, “Bu, şu anlama geliyor, Amerika'da ortaya çıkan bir ekonomik değişim belli bir gecikmeyle Avrupa'yı etkiliyor. Avrupa'daki etkileşim de belli bir gecikmeyle bizi etkiliyor. Bizim ihracatımızın yüzde 40-45'inin AB'ye yönelik olması bir şekilde bizi de etkileyeceği sonucunu çıkarıyor. Önemli olan bu konuda reel sektör olarak tedbir alabilmek” diye konuştu.
“HAZİNE TEDBİRİ ALMIŞ VAZİYETTE”Yıl sonuna kadar Hazine'nin yapacağı itfaların 30 milyar YTL civarında olduğunu, şu anda Hazine'nin rezervlerinin ise 25 milyar YTL civarında bulunduğunu anlatan Çağlar, “Neredeyse yıl sonuna kadarki itfalar kadar rezerv birikmiş vaziyette. Dolayısıyla Hazine bu anlamda tedbiri almış vaziyette” dedi.
Bütçe ve vergi gerçekleşmelerinin şu ana kadar iyi gittiğini belirten Çağlar, ancak ekonominin yavaşlaması halinde bunlarda bir miktar sapma ortaya çıkabileceğine işaret etti. Çağlar, olayın iki yönü bulunduğunu, bunları hükümet politikaları çerçevesinde alınması gereken tedbirler ve bankacılık sektörü olarak alınması gereken önlemler olarak sıraladı.
Çağlar, “Önemli olan reel sektörün kendini dış dünyadaki gelişmeye göre adapte etmesi, oradaki yavaşlamayı başka pazarlar bularak aşmaları gerekiyor” diye konuştu.
İSTANBUL'A TAŞINMA
Bankanın İstanbul'a taşınmasına ilişkin soru üzerine Çağlar, personel arasında bir anket yaptıklarını belirterek, anket sonuçları hakkında bilgi verdi.
Katılımcıların yüzde 30'unun “Her şartta İstanbul'a gidebilirim”, yüzde 40'ının “Belli şartlar olursa giderim”, kalan yüzde 30'unun ise “Gitmem” dediğinin tespit edildiğini anlattı. Çağlar, “Gitmem” diyenlerin yüzde 27'sinin emekliliğinin yaklaştığına dikkat çekti.
Ankara'daki birimleri daha çok operasyon merkezi olarak bırakacaklarını, buradaki binaları da bir şekilde kullanacaklarını, İstanbul'a taşınma konusunda çok az insanın mağdur olacağını ifade eden Çağlar, personelin bir kısmının zaten Ankara'da kalacağını söyledi.
Rakamsal bazda, bilanço büyüklüğü olarak bakıldığında bankanın yüzde 70'inin (fon yönetimi vs) İstanbul'da olduğunu belirten Çağlar, krediler, idari işlerin Ankara'da yönetildiğini söyledi. Çağlar, “Bankanın yüzde 70'i zaten taşınmış gibi” dedi.
Personel maaşlarına yapılan zamma ilişkin soru üzerine Çağlar, temmuz ayında personele zam yapıldığını, herkese seyyanen yüzde 10 zam verildiğini söyledi. Performans hedeflerini yerine getirenlere ayrıca performans primi verildiğini, bunun oranının ise değişiklik gösterdiğini belirten Çağlar, ayrıca İstanbul'da çalışan personelin yüzde 20 daha fazla maaş aldığını, banka İstanbul'a taşındığında gidecek personel için de bu yüzde 20 artışın geçerli olacağını anlattı.
İstanbul'a bankanın yepyeni bir kültürle taşınmasını hedeflediklerini anlatan Çağlar, bu konuda dünyanın önde gelen danışmanlık şirketleriyle görüşmeler yaptıklarını söyledi. Aktif büyüklüklerinin 90 milyar YTL olduğunu, bin 250 şubeleri bulunduğunu, yurt dışında çeşitli ülkelerde çalıştıklarını kaydeden Çağlar, yurt dışındaki daha önce kurulan eski bankaların iyi yönlerini alan bir yapıya kavuşmayı istediklerini anlattı.
Çağlar, bunları gerçekleştirmeleri halinde çok iyi bir performansa ulaşacaklarını, hedeflerinin ilk etapta 100 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşmak olduğunu, bunu hızla geçeceklerini, sayılı bankalar arasında yer alma hedefine varacaklarını söyledi. Çağlar, bu düşüncelerini gerçekleştirebildikleri takdirde, “Ziraat'in bugününü değil, 20 yıl sonrasını İstanbul'a taşımış olacaklarını belirtti.
Çağlar, bir soru üzerine, İstanbul'a taşınmayla beraber mevcut yapının havalandırılarak, ayağa kaldırılacağını söyledi. Bunu yeni bir eve taşınırken bazı eşyalardan vazgeçilmesine benzeten Çağlar, bu taşınmanın, iş süreçlerinin ve teknolojik altyapının gözden geçirilmesine imkan sağlayacağını, bu imkanların istenildiği ölçüde yapılması halinde İstanbul'a gitmenin kendileri için büyük avantaj sağlayacağını vurguladı.
Genel Müdür Çağlar, İstanbul'da bankanın 700'e yakın lojmanı bulunduğunu, yeni lojman almanın mümkün olduğunu, ancak bunun yerine insanları ev sahibi yapacak kira yardımıyla bu işi çözmenin daha doğru olabileceğini ifade etti.
ZİRAAT BANKASI'NIN ÖZELLEŞTİRİLMESİZiraat ve Halk Bankasının özelleştirilmesine ilişkin soruyu da yanıtlayan Çağlar, her iki bankanın özelleştirilmesi için dış kaynak girişine, mutlaka yabancı bir yatırımcıya ihtiyaç olduğunu söyledi. Çağlar, finansal krizin yaşandığı, likidite sorununun olduğu bu ortamda bu bankaların özelleştirme takviminin ötelendiğini ifade etti.
Ziraat Bankası'nın ekim ayında Yunanistan'da iki şube açacağını, bu konudaki işlemlerin tamamlandığını, Bulgaristan'da 5 şube açacaklarını, Kosova ve Prizren'de şube veya banka açmalarının söz konusu olduğunu anlattı.