Güncelleme Tarihi:
YAŞADIĞI derin ekonomik krizden ancak Avrupa Birliği’nin mali desteğiyle çıkan Yunanistan artık kendi ayakları üzerinde durmak zorunda. Sekiz yıldan bu yana ekonomisi Euro Bölgesi’nin sıkı kontrolü ve bir bakıma yönetimi altında olan Yunanistan, yardım programının sona ermesiyle birlikte bütçesel egemenliğine de kavuşmuş oldu. Desteğin sona ermesi AB Komisyonu’nun Ekonomik İşlerden Sorumlu Üyesi Pierre Moscovici tarafından hem Yunanistan hem de Euro Bölgesi için önemli ve tarihi olarak tanımlansa da orta ve uzun vadede yeni bir krizle karşılaşılabileceğini düşünenlerin sayısı hiç de az değil.
İZLEME SÜRECİ
Euro Bölgesi’nin Yunanistan’ı ‘kurtarmak’ için empoze ettiği sıkı kurallar olumlu bazı sonuçlar doğursa da uygulanan programın yarattığı olumsuz etkiler ve devasa borç ülkenin geleceğine yönelik soru işaretlerinin bir türlü silinmemesi sonucunu doğuruyor. AB Konseyi Başkanı Donald Tusk’un, “Başardınız” mesajıyla kutladığı Yunanistan, kriz öncesi ekonomik açıdan Polonya ve Portekiz’in önünde yer alıyordu. Gelinen aşamada ise Bulgaristan, Romanya ve Hırvatistan’ın ardından AB’nin en fakir dördüncü ülkesi konumunda. Ekonomideki düzelme sinyalleri de benzer krizlerden geçen İrlanda, İspanya, Güney Kıbrıs ve Portekiz örneklerinden oldukça uzak.
Moscovici, Yunanistan’ın artık kendi ekonomik programını belirlemede özgür olduğunu ve reformların kendileri tarafından denetlenmeyeceğini ya da kurallar empoze edilmeyeceğini söyledi. Bununla birlikte taahhütlere uyulması gerektiği uyarısında bulunan Moscovici, “Yunanistan artık normal bir Euro Bölgesi ülkesi” ifadelerini kullandı. Yardım şemsiyesinden çıkan Yunanistan normalleşme yönünde adım atmış olsa da benzer şekilde yardım programı uygulanan diğer ülkeler gibi yardım sonrası izleme sürecinde tutulacak.
MİLLİ GELİRİN YÜZDE 180’İ BORÇ
Kurtarma programından çıkan Yunanistan’ın yardım almak için kabul ettiği kuralların çok sıkı olması Atina’nın taahhütlerine bağlı kalmaması halinde durumun tekrar kontrolden çıkabileceği yorumlarının yapılmasına neden oluyor. En dikkat çekici taahhütlerden biri Yunanistan’ın 2023’e kadar gayrisafi yurt içi hasılasının (GSYH) yüzde 3.5’i, sonrasında da yüzde 2.2 faiz dışı bütçe fazlası vermesine yönelik olan. Geçmişte bu tür bir performans sergileyebilen ülke sayısının çok az olması dikkat çekiyor.
Yunanistan, 2010’dan bu yana, 256.6 milyar Euro’su Avrupalı ortaklarından, 32.1’i ise Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) olmak üzere 288.7 milyar Euro mali destek aldı. Atina’nın ödemesi gereken borç tutarı ise toplamda 322 milyar Euro olarak hesaplanıyor. Mali kurtarma şemsiyesinden çıkan Yunanistan’ın borçları GSYH’sinin yüzde 180’ine ulaşmış durumda.
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR