Güncelleme Tarihi:
2008 yılında dünyada yaşanan ekonomik krizde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) “Kriz varsa çare de var” sloganıyla başlattığı kampanyanın ardından hayata geçirilen Yöresel Ürünler Fuarı, Anadolu’nun kıyıda köşede kalmış ürünlerini ekonomiye kazandırıyor.
YÖREX’in mimarı Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır, her projenin bir ihtiyaçtan doğduğunu belirterek, 2008 yılındaki ekonomik krizde TOBB’un “Kriz Varsa Çare de Var” kampanyasının Yöresel Ürünler Projesi’nin doğuşuna neden olduğunu kaydetti. Ekonomik krize karşı yöresel ürünler ve yerli üretimi teşvik etmek amacıyla Antalya Ticaret Borsası olarak Yöresel Ürünler Projesi’ni hayata geçirdiklerini anımsatan Çandır, bunun ilk etabı Yöresel Ürünler Fuarı YÖREX’i 2010 yılından itibaren “Sizin oraların nesi meşhur?” sloganıyla Antalya’da düzenlemeye başladıklarını kaydetti.
YERLİ ÜRETİM
Anadolu topraklarında coğrafi işaret alabilecek 3 bin 500 civarında yöresel ürün olduğunu kaydeden Çandır, “Bunların çoğunluğunu tarım ve gıda ürünleri oluşturuyor. Yöresel ürünlerimizi mutlaka ekonomiye kazandırılması gerektiğine inanıyorum. Kırsal kalkınma diyorsak bunun ilacı yöresel ürünler. Yerelde iş aş diyorsak, yerelin tanıtımı diyorsak, kadın istihdamı diyorsak, yerel ekonominin güçlendirilmesi diyorsak bunun ilacı yöresel ürünler” diye konuştu. Yöresel ürünlerin Anadolu topraklarında yaşamış medeniyetlerin 12 bin yıllık kültürünün damıtımı olduğunu söyleyen Çandır, “Bu mirasa sahip çıkmalıyız. Bize bırakılan emanetleri çocuklarımıza geliştirerek aktarmalıyız” dedi.
BU YIL 24 EKİM’DE BAŞLIYOR
2010 yılından bu yana binlerce ürünü ANFAŞ Fuar Alanı’nda ziyaretçilerle buluşturduklarını belirten ATB Başkanı Çandır, “Antalya’da sonbahar aylarında kültürel bir şölen yaşıyoruz” dedi. Bu yıl YÖREX’in 24-28 Ekim’de düzenleneceğini kaydeden Çandır, “TOBB, oda borsalar, kalkınma ajansları ve yerel yönetimlerin desteğiyle bu yıl 9’uncusunu düzenleyeceğimiz YÖREX, bizim için uzun soluklu bir çalışma. Yöresel ürünlerimizin mutlaka yurtdışına çıkarılmasını arzuluyoruz, bu nedenle önümüzdeki yıllarda YÖREX’i yurtdışında düzenleme hedefimiz var” dedi.
ANADOLU TURU
Bu yıl 81 ili ANFAŞ Fuar alanında buluşturma hedefinde olduklarını anlatan Başkan Ali Çandır, “Bu yıl 7 bin metrekare alanda ziyaretçilerimiz bir günde Anadolu turu yapabilecek. Kars’ın kaşarı da Edirne’nin tava ciğeri de, Mardin bakır dövmeleri de Devrek’in bastonu da bu fuarda olacak” dedi. Bu yıl Türkiye’nin zeytin ve zeytinyağlarından bir konsept oluşturup tadım etkinlikleri planladıklarını anlatan Çandır, “Memleket hasreti çekenleri Türkiye’nin en renkli fuarına bekliyoruz” dedi.
COĞRAFİ İŞARET FARKINDALIĞI ARTTI
YÖREX’in sadece bir fuar olmadığını, yöresel ürünlerin zırhı olan coğrafi işaret konusunda farkındalık yaratan bir çalışma olduğunu söyleyen Ali Çandır, “YÖREX’ten sonra coğrafi işaretle ilgili önemli bir bilinç oluştu. Oda borsalar, yerel yönetimler bölgelerindeki yöresel ürünlere coğrafi işaret almak için yoğun çaba sarf ediyor. Bu konuda Türk Patent ve Marka Kurumu da yoğun çalışıyor. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Antalya’da coğrafi işaret alabilecek 18 yöresel ürün bulunduğunu bunun 4’ünün tescilli olduğunu bildiren Çandır, Finike portakalı, Döşemealtı halısı, Antalya piyazının ardından Korkuteli Karyağdı armuduna Borsa’nın çabalarıyla coğrafi işaret aldıklarını anımsattı.
SIKI DENETİM ŞART
Coğrafi işaretin alınmasıyla olayın bitmediğini, denetimiyle ilgili kanuni boşluktan kaynaklı sıkıntılar bulunduğunu söyleyen Ali Çandır, “Biz var olduğumuz toprakların ürünlerine sahip çıktığımız sürece varız. Türkiye’de üretilen 10 portakaldan sadece 1’i Finike portakalı. Ama pazara gidin satılan her portakal Finike portakalı olarak satılıyor. Finike portakalı yetiştiği alanın florası ve ikliminden kaynaklı bir tat ve aromaya sahip. Bunun denetimi sıkı bir şekilde yapılırsa Finike portakalı gerçek değerini bulur” diye konuştu.
100 MİLYAR DOLARLIK TİCARET HACMİ
Dünyada 100 milyar dolarlık coğrafi işaretli ürün pazarı olduğunu bildiren ATB Başkanı Ali Çandır, “Coğrafi işaretli ürünlerin ticareti dünyada yaklaşık 100 milyar dolar civarında bir hacim oluşturuyor. Bunun büyük çoğunluğu Avrupa ülkelerinde. Türkiye’ye baktığımızda hane halkı tüketiminin 3’te 1’i coğrafi işaret alabilecek ürünlerden oluşuyor. Bu zenginliğin ticari hayata kazandırılması için coğrafi işaretle bunların tescillenmesi gerekiyor” dedi.
Bilgi için