Merkez Bankası enflasyon beklentisini yükseltti

Çetinkaya, "Ocak Enflasyon Raporu'nda yüzde 7.9 olarak açıkladığımız 2018 yıl sonu enflasyon tahminini 0.5 puan güncelleyerek yüzde 8.4'e yükselttik. Bu güncellemenin 0.4 puanı petrol fiyatları ve döviz kuru kaynaklı gelişmelere bağlı olarak Türk lirası cinsinden ithalat fiyatları varsayımını yukarı çekmemizden kaynaklanıyor" dedi.

Çetinkaya para politikasındaki sıkı duruşun kararlılıkla sürdürüleceği bir görünüm altında 2019 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 6.5 olarak koruduklarını belirtti.

TCMB 2018 ve 2019 yıllarına ilişkin gıda fiyatları varsayımını ise yüzde 7 seviyesinde sabit tuttu. TCMB ham petrol fiyatları varsayımını, 2018 yılı için 66 dolardan 68 dolara, 2019 yılı için ise 62 dolardan 65 dolara yükseltti.

Para-maliye politikası koordinasyonu konularında önemli mesafe kat edildiğine dikkat çeken Çetinkaya, "Para ve maliye politikaları arasında güçlü bir şekilde devam edecek eşgüdüm dâhilinde vergi ve yönetilen/yönlendirilen fiyat ayarlamalarının da enflasyondaki düşüşe destek verecek şekilde belirlenmesi büyük önem taşımakta" dedi.

Halk Yatırım Başekonomisti Banu Kıvcı Tokalı, "Enflasyon görünümünde kısa vadede risklerin yukarı yönlü olduğunu; bu yüzden de para politikasında sıkı duruşta kararlı tutumunu devam ettirdiğini görüyoruz... Gerekli durumlarda ek sıkılaştırmaya gitmekten kaçınılmayacağı izlenimi alıyoruz" dedi ve ekledi:

"Nitekim, enflasyon tahmininde yukarı revizyonun sınırlı kalmasının da, para politikasındaki bu yaklaşımın yansıması olduğunu düşünebiliriz. Özellikle maliye politikası kanalıyla dezenflasyon sürecine destek verilmesi yönünde bir beklentinin oluştuğunu görüyoruz. Son ÖTV indirimi çalışmasını da bu çerçevede değerlendiriyoruz."

Son dönemde enflasyondaki yükselişte belirleyici olan TL cinsi ithalat fiyatlarında maliye politikalarına ilişkin tartışmalar kuvvetlenmiş durumda.

Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Başdanışmanı Cemil Ertem, TCMB'nin 75 baz puanlık sıkılaştırması ardından sıkılaştırma adımlarının "yeterli" olduğunu belirterek, enflasyonla mücadelede maliye politikalarının eksikliğinin giderilmesi gerektiğine vurgu yapmıştı. Ertem, çok hızlı olarak akaryakıt gibi fiyat esnekliği sınırlı olan mallarda ÖTV indirimine gidilmesi gerektiğini geçen hafta Cuma günü söylemişti. (Full Story)

Ertem'in söylemi TL'deki değer kaybı ile birlikte küresel piyasalarda dolar cinsi petrol fiyatlarınki sert yükseliş sonrası TL cinsi motorin ve benzin fiyatlarında ardarda zamlar yapılması sonrası geldi.

Petrol fiyatlarının üç yıldan uzun sürenin zirvelerinde seyretmesi enerjide ithal bağımlılığı yüksek olan Türkiye ekonomisi açısından ithalat, enflasyon ve cari açık anlamında bir risk unsuru oluşturuyor.

Petrol fiyatlarının dolar bazında 2014'ten bu yana en yüksek seviyelere gelmesiyle birlikte aynı anda TL'de yaşanan değer kaybı ise TL cinsi benzin ve motorin fiyatlarına zam olarak yansıyor. Sadece Nisan ayında motorine 30 kuruş zam yapıldı. Yapılan zamlarla birlikte benzinin litre fiyatı 6 TL'yi geçerken motorinin litre fiyatı ise 5.5 TL civarına yükseldi.

OVP'de bu yıl petrolün varil fiyatı 54.5 dolar olarak öngörülüyordu.

Enflasyon Kasım 2017'deki yüzde 12.98 ile görülen 14 yılın zirvesinden yönünü aşağı çevirdi ancak son dönemde TL'deki değer kaybı ve petrol fiyatlarındaki yükseliş kaynaklı enflasyon beklentilerinde yaşanan bozulma Reuters anketlerine ve TCMB'nin beklenti anketine de yansıyor.

Ertem, bir önceki hafta da yaptığı açıklamalarda da, petrol fiyatlarında 70 dolar civarında bir katılık oluşması halinde enflasyon beklentilerini dizginlemek adına maliye politikasında atılacak adımlar olabileceğini, fiyat esnekliği olmayan alanlarda ÖTV indirimlerinin bütçeye de çok olumsuz etkiye yol açmayacağını söylemişti.

Henüz Maliye Bakanlığı'ndan akaryakıt fiyatlarında bir indirim yapılıp yapılmayacağına dair yorum yapmadı. Ancak Maliye Bakanlığı son dönemde enflasyondaki yüksek seyri de dikkate alarak içki, sigara ve bazı vergilerde her yıl yaptığı artışlara gitmedi.