Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE İhracatçılar Meclisi (TİM)... 71 bin ihracatçı ve 157 milyar dolarlık ihracatla Türkiye’nin en önemli kuruluşlarından birisi. 2008 yılında başkanlık koltuğuna oturan Mehmet Büyükekşi, yeni dönemde bayrağı devretmeye hazırlanıyor. Büyükekşi, 10 yıl boyunca yaşadıklarını, çalışmalarını, pişmanlıklarını, korkularını ve bundan sonraki planlarını Hürriyet’e anlattı. “İhracatçı sayısını 50 binden 71 bine” çıkardık diyen Büyükekşi, “Her yıl ortalama 50 ülkeye gittim. Benim gitmediğim ülkelere de arkadaşlarımı gönderdim. Çok çalıştık ve çok yorulduk. Yeni yönetimin en büyük destekçisi ben olacağım. Artık işime ve aileme zaman ayıracağım. Siyaset planlarım arasında yok” dedi.
ÇOK AĞIR BİR GÖREV
Göreve geldikten sonra ihracatı arttırmak için yaptıkları çalışmaları anlatan Mehmet Büyükekşi, “Yeni pazar arayışlarına başladık. Hemen ardından bir çalışma yaptık ve 500 milyar dolar ihracat stratejisini açıkladık. Bunun çalışması neredeyse 2 yıla yakın sürdü. Türkiye’de ilk defa bir sivil toplum örgütünün hazırlamış olduğu çalışma devlet politikası haline geldi. Resmi gazetede yayınladı. Türkiye İhracatlar Meclisi olarak önemli bir adım oldu. Burada 2023 yılında 70 bin ihracatçı hedefi koymuştuk. Şimdi bunu revize ettik ve 100 binlere çıkardık. Diğer bir önemli çalışmamız da ‘Türkiye Markası’ydı. Bunun için hem yurtiçinde hem yurtdışında çok önemli çalışmalara imza attık. Bunu yaparken de hedefimiz bir takım oyunu oynamaktı. Bunu tüm ekibimizle ve işbirliği yaptığımız kurumlarla paylaştık. Ben her yıl 50 ülkeye giderken, ekip arkadaşlarım da başka ülkelere gitti. Çünkü çok ağır bir görevimiz vardı. Aynı anda hem Amerika’da hem Çin’de olmanız gerekebiliyor” dedi.
İNOVASYON VE TASARIM
Tasarım ve inovasyonun önemine dikkat çeken Mehmet Büyükekşi, “Biz aslında bu görevi yaparken, yaptığımız söylemlerin, yaptığımız çalışmaların altının boş olmasını hiçbir zaman istemedik. Hep bir alt yapı çalışması yapıp, bu alt yapı çalışmasıyla hiçbir zaman tribünlere oynamadık. Amaç her zaman üzüm yemek oldu, bağcıyı dövmek olmadı. Bir problem varsa problemi yetkililere ulaştırdık, çözüm için mücadele verdik. 10 yıllık süre boyunca en çok üzerinde durduğumuz konulardan birisi de inovasyon ve Ar-Ge’ydi. Bunun için de çalışmalarımızı gerçekleştirdik. Tasarımı gündemimizin ilk sıralarına koyduk. Bunun için birçok yarışma düzenledik. Gençleri bu alana çekmek için büyük mücadeleler verdik. Eğitim alanında da önemli çalışmalar yaptık. Mesleki ve teknik eğitimin altını yıllardan beri çiziyoruz. Bu konuda ihracatçı birliklerin yapmış olduğu okullar var. Üniversitelerde dış ticaret ile ilgili bölümlerin çoğalması için onlarla iş birliği yapıyoruz. Bunun dışında bizim için en önemli pazar Amerika, buraya ihracatımız yeteri kadar artmadı. Bunun artması gerekiyor” dedi.
İHRACATÇI AİLESİNE YAKIŞIR BİR YARIŞ OLMALI
30 Haziran’da yapılması planlanan TİM seçimleri için de ihracatçılara mesaj veren Mehmet Büyükekşi, “Benim dönemimde 4 aday yarışıyorduk. İhracatçılar büyük bir ailedir şimdi 3 aday yarışıyor. Tahsin Öztiryaki, İsmail Gülle ve Oğuz Satıcı başkanlığa adaylığını açıklayan isimler oldu. Bu aileye yakışır bir seçim olması en büyük temennim. Ben kim seçilirse seçilsin yeni yönetime sonuna kadar destek olmaya devam edeceğim. Bu bir bayrak yarışı, biz bayrağı belli yere kadar getirdik şimdi bayrağı elimizden alıp bir diğer başkan daha ileriye taşıyacak. Hedefimiz Türkiye’nin ihracatının artması” diye konuştu.
AFRİKA PAZARINDA BÜYÜK FIRSATLAR VAR
İHRACATÇI olmak için çalışan gençlere tavsiyelerde de bulunan Mehmet Büyükekşi, şunları söyledi: “Orta ölçekli firmalar Afrika pazarlarına odaklanmalı. Buralarda çok büyük fırsatlar var. Büyük ölçekli şirketler için zaten dünyanın her tarafı önemli bir pazar... Türkiye’nin üretmeye ve ihracata daha çok ihtiyacı var. Biz bu konuda önemli çalışmalar yapıyoruz. Gençlerin de her zaman ihracatçı olması için destek oldum ve olmaya da devam edeceğim.”
2009 KRİTİK BİR DÖNEMDİ
10 yıl boyunca kendisini en çok korkutan şeyin ihracatın düşmesi olduğunu anlatan Mehmet Büyükekşi, “Göreve geldiğimde Amerika’da başlayan ekonomik krizin etkileri Avrupa’da hissediliyordu. Bir önceki yıl 132 milyar dolar ihracat yapmıştık. İhracatımızda 100 milyar doların altına düşme tehlikesi belirdi. Bu durumdan en az hasarla çıkabilmek için çalışmalar yaptık. Çevre, komşu ülkeler ve yeni pazarlar politikasını devreye soktuk. Gerek Ortadoğu, gerek Afrika, gerekse Uzakdoğu’da yaptığımız çalışmalarla 100 milyar doların üzerinde tuttuk” dedi.