Güncelleme Tarihi:
Kuralsız ilerleyen yıkımların can kayıplarına yol açması üzerine harekete geçen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yönetmelik hazırladı.
YIKIM sektörü, kentsel dönüşümle büyüyor. İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere çok sayıda ilde yıkımlar yapılıyor. Ne var ki yıkımlar kişi ya da kurumların inisiyatifinde ilerliyor. Çünkü kuralı, yönetmeliği yok. Kontrol mekanizmasının yeterli çalışmadığı alanda çok sayıda tecrübesiz şirket olduğu ve bu firmaların maliyet hesabı yapmasının riskli durumlar yarattığı belirtiliyor. Bilinçsiz yıkımların can kaybına varacak sonuçlar yaratması üzerine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı harekete geçti. Yıkım Yönetmeliği hazırlıklarını tamamlayan bakanlık yetkilileri, taslağı Bakan İdris Güllüce’ye sundu. Bakanın onaylamasından sonra Bakanlar Kurulu’nda görüşülecek yönetmelik yürürlüğe girdiğinde, uzman belgesi olmayanlar yıkım yapamayacak. Bakanlık yetkililerine göre yönetmelik birkaç ay içinde uygulamaya girebilir.
YIKIM KAZALARI NEDEN OLUYOR?
Yıkım Müteahhitleri Derneği Başkanı Mehmet Ali Bulut, yıkım kazalarının bilinçsiz yıkımlardan kaynaklandığını söyledi. Doğru yıkım için yıkım makinasının binanın en üst noktasına ulaşması gerektiğini belirten Bulut, “Bina en üst noktadan başlanarak yıkılır. Ancak bazı firmalar zaman ve maliyet hesabı yaparak alt taşıyıcı kolonları kırıyor. Ölümlü kazaların nedeni bu tür yıkımlar” dedi. Bulut’un verdiği bilgiye göre 6 katlı bir binada doğru teknikle yapılan yıkımın maliyeti 15 bin TL. Enkaz kaldırmayla birlikte maliyet 40 bin TL’ye buluyor. Kolondan yapılan riskli yıkımın maliyeti ise bin TL. Doğru yıkım ortalama 2 gün sürerken, kolonların kırılması 2 saatte tamamlanıyor.
UZMAN OLMAYAN YIKMASIN
Yıkım Yönetmeliği ile yıkım müteahhidi kavramının da tanımlaması bekleniyor. Yıkım konusundaki en büyük sorun olan alt kolon kırmanın yasaklanması gerektiğine dikkat çeken Bulut, “Yönetmelik ile yıkım müteahhitleri sınıflandırılmalı. 6 katlı bina yıkan şirket, büyük bir viyadük ya da bir santrali yıkamayabilir. Yönetmelik yıkım atıkları konusunda da düzenleme getirmeli” dedi. Türkiye genelinde yaklaşık 300 yıkım şirketi bulunduğunu belirten Bulut, bu alanda potansiyel gören farklı iş kollarının şirket kurduğunu, hafriyat, geri dönüşüm, tekstil gibi sektörlerdeki şirketlerin yıkım sektörüne girdiğini belirtti.
Kanser riski korkutuyor
ESKİ yapılarda bulunan ve iyi bir yalıtım maddesi olduğu için kullanılan ‘asbest’ adlı malzeme büyük risk taşıyor. Binalardaki bu maddesinin özel kıyafetli ve eğitimli kişilerce ayrıştırılması ve sonra yıkım yapılması gerekiyor. Marmara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hasan Fevzi Batırel asbest adlı maddenin nefese karıştığında akciğer zarı kanserine yol açtığını ve akciğer kanser riskini de arttırdığını söyledi. Batırel, asbestin yol açtığı hastalıkların 20 yıl sonra ortaya çıktığını belirtti. Mehmet Ali Bulut ise İstanbul’da bina bazında yenilemelerin yapıldığı Bağdat Caddesi’ndeki yapıların yüzde 80’inde asbest olduğunu ifade etti.
‘Nasıl yıkacaksın’ diyen yok
YIKIM ruhsatları yapının bulunduğu ilçe belediyesinden alınıyor. Ruhsat verilirken yetkililerin ‘nasıl yıkacaksın?’ sorusunu sormadığını belirten Mehmet Ali Bulut, “Yıkım için elektrik, su ve doğalgaz bağlantısının kesik olması yeterli. İsteyen binayı kamyonla çökertir. Kimse yıkım alanını denetlemiyor. Bir bina yapılırken nasıl proje varsa yıkım için de proje zorunlu olmalı” dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ‘Yıkım Yönetmeliği’ hazırladı
300
Ortalama yıkım yapan şirket sayısı
15 bin TL
6 katlı binanın doğru yıkım maliyeti
Bin TL
Ucuz ama riskli yıkım maliyeti
6.7 milyon konut
20 yıl kentsel dönüşüm hedefi
334 bin
Yılda yıkılıp yapılması gereken konut