Güncelleme Tarihi:
Bir süre önce AB'nin gıda ürünlerindeki ambargosuyla karşı karşıya kalan Türkiye'nin önüne şimdi de çevre engeli çıkıyor. Avrupa Geri Kazanım ve Geri Dönüşüm Birliği yöneticisi Jacques Fonteyne, ‘‘Çevreye uygun ambalaj Avrupa'nın ticari ambargosuna yeni kılıf olabilir’’ dedi.
Uluslararası Geri Kazanım Konferansı nedeniyle İstanbul'a gelen Avrupa Geri Kazanım ve Geri Dönüşüm Birliği (ERRA) yöneticilerinden Jacques Fonteyne, Avrupa Birliği ile ticarette yeni sorunların sinyalini verdi. Ambalaj ve ambalaj atıklarının çok önemli olduğunu kaydeden Fonteyne, 2000'li yıllarda Türkiye'nin karşısına ‘‘çevreci bahaneler’’in çıkabileceği uyarısında bulundu.
Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı (ÇEVKO) tarafından Çevre Bakanlığı'nın himayesinde ve ERRA işbirliği ile düzenlenen konferans dün Ceylan Inter-Continental'da gerçekleşti. Çevre Bakanı İmren Aykut'un açılışını yaptığı ‘‘Avrupa Birliği Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Yönergesi -Ülke Uygulamaları’’ başlıklı konferans öncesinde görüştüğümüz Jacques Fonteyne, ekonomi-çevre ilişkisini vurguladı. Fonteyne, AB'nin deniz ürünleri yasağı hatırlatıldığında gelecekteki engellerle ilgili şunları söyledi:
AMBARGO KILIFI
‘‘AB'nin 300 milyar ECU'luk pazarındaki malların yüzde 63'ü paketleniyor. Avrupa standartlarında ambalaj şart koşuluyor. Bunların geri kazanımı şartı da getirilebilir. Güney Amerika ülkeleri, taze meyva, sebze satacakları Almanya'dan ambalaj kutularını ithal etmek zorunda kalıyor. 21'nci yüzyılda dünya daha kalabalıklaşacak, sorunlar artacak ve ticari ambargonun kılıfı doğanın korunması olacak. Türkiye ne yapmalı, nasıl önlem almalı? Türkiye, Avrupa'ya ihracat yaptığı ülkelerin paketleme koşullarına paralel çabalar içinde olmalı ve duruma, gelişmelere göre hareket etmeli. Halkın bilinçlenmesi, yerel yöneticilerin işbirliği gerekli.’’
Kasım 1989'da kurulduklarını belirten E.R.R.A yöneticisi Fonteyne, Avrupa'da çevreci ürünün ve geri kazanımın sembolü olan ‘‘yeşil nokta’’nın artık popülerliğini yitirdiğini ve gelecek yüzyılda silineceğini söyledi. Fonteyne'e göre, maliyeti yükselten ‘‘yeşil nokta’’ kozmetik olmaktan öteye gidemedi. ÇEVKO ise bir anlamda ‘‘gönüllü yeşil nokta’’ hizmeti veriyor.
Türkiye'de konusunda ilk kez gerçekleştirilen bir uluslararası organizasyon olan bu konferansa çeşitli kuruluşlardan 150 temsilci katıldı. Avrupa'daki uygulamaların yanı sıra Türkiye'de geri dönüşüm mevzuatı, yatırım ve gelişmeler tartışıldı. Türkiye'de evsel atıkların yüzde 12-15'lik bir bölümünü oluşturan geri kazanılabilir atıklarda geri dönüşüm oranının yüzde 35 seviyesinde olduğu belirlendi ve uygulamaların geliştirilmesi için sanayi-yerel yönetim işbirliğinin artırılması gerektiği vurgulandı.
AB'nin atık direktifi nedir?
Drektifin amacı üye ülkelerdeki düzenlemeleri harmonize etmektir. Ambalaj atığının önlenmesi ilk önceliktir. Yeniden kullanım, geri kazanım ve geri dönüşüm tercih edilen yöntemlerdir. Avrupa Bakanlar Konseyi ve Avrupa Parlamentosu, direktifi 14 Aralık 1994'te kabul etti, 30 Aralık 1994'te yürürlüğe girdi. Bu direktif uyarınca AB üyesi ülkeler 30 Haziran 1996 tarihine kadar ulusal
uyum yasalarını çıkarmakla yükümlüler. Üye ülkeler için Temmuz 2001'e kadar sıralanan hedefler şöyle: Ambalaj atıklarının en az yüzde 50, en çok yüzde 65'inin geri kazanacaklardır. Ambalaj atıklarının en az yüzde 25, en çok yüzde 45'; geri dönüştürülecektir. Gelişmekte olan ülkeler için bu hedefler yüzde 25'tir. Herhangi bir malzeme türünden bu limit yüzde 15'den az olamaz.