Yerli savunma sanayii için dev adım
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 29, 2010 11:19
Kayseri, Sivas ve Yozgat illerini kapsayan Orta Anadolu Kalkınma Ajansı (ORAN), yerli savunma sanayiinin geliştirilmesine yönelik özel sektörün hazırlayacağı projeleri destekleyecek.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan ORAN Genel Sekreteri Dr. Mustafa Palancıoğlu, Ajansın, İktisadi Kalkınma ve Küçük Ölçekli Altyapı Projeleri Mali Destek Programları hazırladığını, bu programlar dahilinde 18 milyon 417 bin 277 Tl'lik bir kaynağın, projeleri ile başvuran müteşebbislere kullandırılacağını hatırlattı.
Dr. Palancıoğlu, İktisadi Kalkınma Mali Destek Programı'nın öncelikleri, tercih edilecek alanlar ve fikir vermesi amacıyla örnek proje konularının, sağlık sektörü imalat sanayi, gıda sektörü imalat sanayi, enerji sektörü imalat sanayi, savunma sanayi imalat sanayi ile organik ve teknik tekstil üretimi, kış turizmi ve kaplıca turizmi olarak belirlendiğini kaydetti.
Türkiye'nin, konumu itibarıyla savunmasına ayrı bir önem verdiğini, hazırlanacak yeni stratejik eylem planları ve yapılacak yeni yatırımlarla bu alanda dışa bağımlılıktan mümkün olduğu oranda kurtulması gerektiğini vurgulayan Palancıoğlu, “Orta Anadolu Bölgesi, yerli savunma sanayinin gelişmesi için çok ideal bir konumda. Zaten ülkemizin ilk uçak fabrikalarından biri de Kayseri'de kurulmuştu. İlk yerli uçağın yapıldığı Tayyare Fabrikası'nın kurulduğu Kayseri'de yeniden uçak üretmek istiyoruz” diye konuştu.
Ajans olarak, diğer sektörlerde olduğu gibi, savunma sektöründe faaliyet gösteren ya da gösterecek olan özel müteşebbislerin projelerini mali yönden destekleyeceklerini açıklayan Palancıoğlu, desteklerin, proje bedelinin yüzde 50'si kadar olacağını ve bu desteğin karşılıksız hibe olarak verileceğini bildirdi.
“SAVUNMA SANAYİİNİN YELPAZESİ ÇOK GENİŞ”
Dr. Palancıoğlu, savunma sanayinde ürün yelpazesinin çok geniş olduğunu ve sadece silah anlamına gelmediğini ifade ederek, “Savunma sanayii denilince, savaş uçaklarından tutun da, ışınları ya da manyetik dalgaları yutan kumaşlara kadar çok geniş bir alanı düşünmek gerekiyor. Savunma amaçlı çok sayıda ürün, Kayseri'de ve ajansın kapsadığı diğer illerde kurulacak tesislerde üretilebilir” dedi.
Bugüne kadar, savunma sanayii konusunda uzman olmuş çok sayıda kişi ve kuruluşlarla görüştüklerini, savunma sektörü imalat sanayinin Kayseri ağırlıklı kurulması konusunda olumlu yaklaşımlar aldıklarını belirten Palancıoğlu, “Ocak ayı içinde savunma sanayi ile ilgili bir çalıştay yapacağız. Bu çalıştayda, savunma sanayi konusunda uzman olmuş, bu konuda plan hazırlama ve uygulamada deneyimli kişiler ile geçmişte savunma sanayi alanında büyük tecrübeleri olanlar bir araya gelecekler. Onlardan alacağımız birikimler, bölgemizde savunma sektörü imalat sanayinin kuruluşunda bizlere çok önemli kaynak olacak” diye konuştu.
Sadece uçak üretiminin bile ayrı bir sektör oluşturacağına dikkati çeken Palancıoğlu, uçak yapımında kullanılan en küçük bir civatanın üretiminin dahi sanayi kuruluşlarını harekete geçireceğini bildirdi. Palancıoğlu, hedeflerinin Kayseri'yi savunma sanayinin merkezlerinden birisi yapmak olduğunu vurguladı.
Palancıoğlu, Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü (MTA) gibi kuruluşlarla üniversitelerin başta fizik olmak üzere ilgili bölümlerinin, savunma sanayi ile ilgili yapacakları bilimsel çalışmaların, savunma sanayii alanında yatırım yapacak özel sektör tarafından değerlendirilebileceğini de kaydetti. Palancıoğlu, “Türk Havacılık ve Uzay Sanayi (TAI), ASELSAN gibi kuruluşlarla, Kayseri'de özel sektör tarafından kurulacak savunma sanayii kuruluşları, işbirliği yaparak birlikte çalışabilirler. Böyle bir işbirliği, ülkemizin savunma sistemine çok önemli katkılar sağlayacaktır” dedi.
CUMHURİYETİN 100. YILINDA YERLİ SAVAŞ UÇAĞI
Kısa bir süre önce Türkiye'de dillendirilen “Cumhuriyetin ilanının 100'üncü yılında, yerli savaş uçağı üretimi” hedefinin, savunma sanayine özel sektörün katılımını sağlamakla ulaşmanın daha kolay olacağını ifade eden Palancıoğlu, “Bunu düşünmek bile bizi heyecanlandırıyor. Böyle bir hayalin gerçekleşmesi çok da zor değil. Türkiye olarak biz bunu yapabilecek güçteyiz” diye konuştu.
Cumhuriyetin ilan edildiği ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurulduğu ilk yıllarda Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatıyla 1926 yılında Kayseri'de uçak üretimini hedefleyen bir 'Tayyare Fabrikası' kurulduğunu anımsatan Palancıoğlu, şöyle devam etti:
“Tayyare Fabrikası, 6 Ekim 1926'da Milli Müdafaa Vekili Recep Peker, TOMTAŞ İdare Meclisi Başkanı Refik Koraltan ve Kayseri Belediye Başkanı İbrahim Sefa tarafından açıldı. Bir takım nedenlerle 28 Haziran 1928 tarihinde kapatılan fabrika, 1932 yılında tekrar faaliyete geçti ve 1950'ye kadar çeşitli lisanslar altında 5 ayrı tipte 134 uçak yapıldı. 1950 yılından itibaren Tayyare Fabrikası'nın adı 'Hava ikmal Merkezi'ne dönüştürüldü ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na ait pervaneli uçakların, onarım ve revizyonlarını üstlendi. Halen de görevini geliştirerek sürdürüyor.
Yokluk yıllarında kendi uçak fabrikasını kurmuş, değişik lisanslar altında da olsa uçak yapmayı başarmış Türk insanı, projesiyle, çizimiyle ve planlamasıyla kendine ait uçağını da elbette yapabilir.
Ülkemizin savunmasına yönelik özel sektör ağırlıklı böyle bir sanayinin kurulması, bölge insanına daha çok istihdam sağlayacak ve daha çok gelir getirecektir.”
Dr. Palancıoğlu, İktisadi Kalkınma Mali Destek Programı'nın öncelikleri, tercih edilecek alanlar ve fikir vermesi amacıyla örnek proje konularının, sağlık sektörü imalat sanayi, gıda sektörü imalat sanayi, enerji sektörü imalat sanayi, savunma sanayi imalat sanayi ile organik ve teknik tekstil üretimi, kış turizmi ve kaplıca turizmi olarak belirlendiğini kaydetti.
Türkiye'nin, konumu itibarıyla savunmasına ayrı bir önem verdiğini, hazırlanacak yeni stratejik eylem planları ve yapılacak yeni yatırımlarla bu alanda dışa bağımlılıktan mümkün olduğu oranda kurtulması gerektiğini vurgulayan Palancıoğlu, “Orta Anadolu Bölgesi, yerli savunma sanayinin gelişmesi için çok ideal bir konumda. Zaten ülkemizin ilk uçak fabrikalarından biri de Kayseri'de kurulmuştu. İlk yerli uçağın yapıldığı Tayyare Fabrikası'nın kurulduğu Kayseri'de yeniden uçak üretmek istiyoruz” diye konuştu.
Ajans olarak, diğer sektörlerde olduğu gibi, savunma sektöründe faaliyet gösteren ya da gösterecek olan özel müteşebbislerin projelerini mali yönden destekleyeceklerini açıklayan Palancıoğlu, desteklerin, proje bedelinin yüzde 50'si kadar olacağını ve bu desteğin karşılıksız hibe olarak verileceğini bildirdi.
“SAVUNMA SANAYİİNİN YELPAZESİ ÇOK GENİŞ”
Dr. Palancıoğlu, savunma sanayinde ürün yelpazesinin çok geniş olduğunu ve sadece silah anlamına gelmediğini ifade ederek, “Savunma sanayii denilince, savaş uçaklarından tutun da, ışınları ya da manyetik dalgaları yutan kumaşlara kadar çok geniş bir alanı düşünmek gerekiyor. Savunma amaçlı çok sayıda ürün, Kayseri'de ve ajansın kapsadığı diğer illerde kurulacak tesislerde üretilebilir” dedi.
Bugüne kadar, savunma sanayii konusunda uzman olmuş çok sayıda kişi ve kuruluşlarla görüştüklerini, savunma sektörü imalat sanayinin Kayseri ağırlıklı kurulması konusunda olumlu yaklaşımlar aldıklarını belirten Palancıoğlu, “Ocak ayı içinde savunma sanayi ile ilgili bir çalıştay yapacağız. Bu çalıştayda, savunma sanayi konusunda uzman olmuş, bu konuda plan hazırlama ve uygulamada deneyimli kişiler ile geçmişte savunma sanayi alanında büyük tecrübeleri olanlar bir araya gelecekler. Onlardan alacağımız birikimler, bölgemizde savunma sektörü imalat sanayinin kuruluşunda bizlere çok önemli kaynak olacak” diye konuştu.
Sadece uçak üretiminin bile ayrı bir sektör oluşturacağına dikkati çeken Palancıoğlu, uçak yapımında kullanılan en küçük bir civatanın üretiminin dahi sanayi kuruluşlarını harekete geçireceğini bildirdi. Palancıoğlu, hedeflerinin Kayseri'yi savunma sanayinin merkezlerinden birisi yapmak olduğunu vurguladı.
Palancıoğlu, Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü (MTA) gibi kuruluşlarla üniversitelerin başta fizik olmak üzere ilgili bölümlerinin, savunma sanayi ile ilgili yapacakları bilimsel çalışmaların, savunma sanayii alanında yatırım yapacak özel sektör tarafından değerlendirilebileceğini de kaydetti. Palancıoğlu, “Türk Havacılık ve Uzay Sanayi (TAI), ASELSAN gibi kuruluşlarla, Kayseri'de özel sektör tarafından kurulacak savunma sanayii kuruluşları, işbirliği yaparak birlikte çalışabilirler. Böyle bir işbirliği, ülkemizin savunma sistemine çok önemli katkılar sağlayacaktır” dedi.
CUMHURİYETİN 100. YILINDA YERLİ SAVAŞ UÇAĞI
Kısa bir süre önce Türkiye'de dillendirilen “Cumhuriyetin ilanının 100'üncü yılında, yerli savaş uçağı üretimi” hedefinin, savunma sanayine özel sektörün katılımını sağlamakla ulaşmanın daha kolay olacağını ifade eden Palancıoğlu, “Bunu düşünmek bile bizi heyecanlandırıyor. Böyle bir hayalin gerçekleşmesi çok da zor değil. Türkiye olarak biz bunu yapabilecek güçteyiz” diye konuştu.
Cumhuriyetin ilan edildiği ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurulduğu ilk yıllarda Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatıyla 1926 yılında Kayseri'de uçak üretimini hedefleyen bir 'Tayyare Fabrikası' kurulduğunu anımsatan Palancıoğlu, şöyle devam etti:
“Tayyare Fabrikası, 6 Ekim 1926'da Milli Müdafaa Vekili Recep Peker, TOMTAŞ İdare Meclisi Başkanı Refik Koraltan ve Kayseri Belediye Başkanı İbrahim Sefa tarafından açıldı. Bir takım nedenlerle 28 Haziran 1928 tarihinde kapatılan fabrika, 1932 yılında tekrar faaliyete geçti ve 1950'ye kadar çeşitli lisanslar altında 5 ayrı tipte 134 uçak yapıldı. 1950 yılından itibaren Tayyare Fabrikası'nın adı 'Hava ikmal Merkezi'ne dönüştürüldü ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na ait pervaneli uçakların, onarım ve revizyonlarını üstlendi. Halen de görevini geliştirerek sürdürüyor.
Yokluk yıllarında kendi uçak fabrikasını kurmuş, değişik lisanslar altında da olsa uçak yapmayı başarmış Türk insanı, projesiyle, çizimiyle ve planlamasıyla kendine ait uçağını da elbette yapabilir.
Ülkemizin savunmasına yönelik özel sektör ağırlıklı böyle bir sanayinin kurulması, bölge insanına daha çok istihdam sağlayacak ve daha çok gelir getirecektir.”