Güncelleme Tarihi:
İSTANBUL Kağıthane Belediye Otoparkı’nın -8’nci katında ekim ve gelişim süreci başarıyla tamamlanmış marul ve fesleğen tarlasında hasat zamanı yaklaşıyor. Evet yanlış okumadınız. Yerin 30 metre derinliğinde bulunan ve dünyanın en derin ikinci tarımsal üretim noktasında nitelikli yeşil ürünler üretiliyor. Üstelik popüler restoranlar bu ürünleri almak için adeta yarışıyor.
2022’DE BAŞLANDI
Dikey tarımı teşvik için Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 2022 sonunda İstanbul’da hayata geçirilen ‘Kapalı Dikey Tarım Uygulama ve Ar-Ge Merkezi’ projesi başarılı bir şekilde ilerliyor. Yıldızlar Yatırım Holding çatısı altında faaliyet gösteren İstanbul Gübre Sanayii (İGSAŞ) projenin çözüm ortağı olarak devrede. Geçtiğimiz günlerde tesiste basın mensuplarıyla bir araya gelen İGSAŞ Genel Müdürü İlkay Ünal, “Bu alan dikey tarım teknolojileri üzerine bilimsel çalışmalar sürdürenler için önemli bir saha. Bir Ar-Ge merkezinde aranan her şeyi burada bulmak mümkün. Ayrıca dikey tarım gelecekte büyüyecek bir alan ve burada yeni yatırımlar, yatırımcılar göreceğiz” dedi.
ÖRNEK İŞBİRLİĞİ
Dikey tarım Ar-Ge merkezinin potansiyel yatırımcılar için yol gösterici olacağını vurgulayan Ünal, şöyle devam etti: “Buradan yapılacak know-how paylaşımları, potansiyel yatırımcıların daha az hata yapmasını sağlayacak. Yaptıkları yatırımların daha kısa sürede geri alınmasına yardımcı olacak. Biz projeye finansal destek sağlıyoruz. Ayrıca İGSAŞ’ın Ar-Ge ekibi de bilgi birikimini paylaşıyor. 52 yıllık deneyimimizi bu projeye sunmaya devam edeceğiz. Proje kısa bir süre önce başladı ve elde edilecek veriler ışığında ilerleyen zamanda yeni adımlar da atılacak.”
Ünal, şu ana kadar tesisi 7 bin öğrencinin ziyaret ettiğini ve dikey tarım konusunda eğitim aldığını söyledi. Ünal, şöyle devam etti: “Ayrıca çok sayıda yerli ve yabancı yatırımcı ağırlanarak konu hakkında bilgilendirme yapıldı. Burada üretilen bu sebzeler Kağıthane Belediyesi’nin yaptığı anlaşmayla ünlü restoranlara satılıyor, İstanbul’daki İtalyan restoranlarının çoğu pesto soslarını burada yetişen fesleğen ile yapıyor. Marul, fesleğen gibi ürünlerde mevsimsel nedenlerden dolayı arz kaybı yaşanabiliyor. Bu da fiyatların artmasına neden oluyor. Dikey tarımla bu arz eksikliği yaşanan ürünler kısa zaman içinde yetiştiriliyor. Böylece aşırı fiyat artışlarının önüne geçmek mümkün oluyor” diye konuştu.
SU TASARRUFU ZİRVEDE
Otoparkın -8’inci katında, 30 metre derinlikte.
Toplam üretim alanı 300 metrekare.
Bu alanda yapılan yıllık üretim, 20 dekar serada yapılan üretime eşdeğer.
Geleneksel tarıma kıyasla yüzde 95 daha az su kullanılıyor.
Tarım ilacı (pestisit) kullanımı sıfır.
12 ay boyunca kesintisiz üretim yapılabiliyor.
Geleneksel tarıma kıyasla birim alandan 40 ila 100 kat fazla verim alınıyor.
275 M2’LİK TARLA 20 DÖNÜME BEDEL
TESİSTE şu anda fesleğen ve marul olmak üzere iki adet ürün yetiştirildiği bilgisini paylaşan Ünal, “Ortalama her ay hasat yapıldığı için tesisin tam kapasiteyle çalışması durumunda yıllık 24 bin adet marul, 4 ton fesleğen elde etmek mümkün. Normal tarımda bu kadar hasat ancak 20 dönümlük bir araziden alınabilir. Oysa dikey tarımla 275 metrekarede bu sayıya ulaşılıyor. Bugüne kadar tesiste yapılan Ar-Ge çalışmaları neticesinde 70’ten fazla ürünün yetiştirme parametreleri ve üretim reçeteleri hazır hale getirildi” dedi.