Güncelleme Tarihi:
Metro, 34 ülkede 16 milyon müşteriye hizmet veren dünyanın önde gelen perakende şirketlerinden. Globalde ve Türkiye’de horeca sektörünün bir numaral iş ortaklarından.1990’dan bu yana da Türkiye’de. Koronavirüs salgınının etkilediği yeme-içme sektörünün oyuncularının tedarikçisi olan Metro Türkiye CEO’su Türüng ile pandemi dönemindeki stratejilerini ve bundan sonrası için öngörülerini konuşmak üzere çevrimiçi ortamda buluştuk.
BOŞ RAFLAR GÖRMEDİK
Pandemi sağlık krizi olarak başlayıp ekonomik kriz yarattı. Siz nasıl etkilendiniz?
Türkiye’nin perakende sektörünün ve lojistik sektörünün iyi bir sınav verdiğini düşünüyorum. Pandemiyle birlikte biz de tüm planlarımızı değiştirdik. Boş raflar görmedik. Yeme içme sektörü ve turizm sektörü çok etkilendi.
İŞYERLERİNİN 4’TE 1’İ KAPALI
Şu son dönemde restoranların da kapanmasıyla çok daha zorlu bir döneme girildi.
Öyle. Bu dönemde iş yerleri yalnızca paket servis veriyor. Biz iş yerlerinin dörtte birinin kapalı olduğunu düşünüyoruz. TURYİD de açıklama yaptı. İrili ufalı 100 bin işletme var. 135 milyar liralık hacmi var yeme içme sektörünün. Sektörün günlük kaybının 350 milyon lira olduğu söyleniyor. Bize de yansıyor bunlar.
YÜZDE 98 YERLİ ÜRÜN SATIYORUZ
Pandemi ile birlikte şunu gördük, yerel üretim çok önemli. Çiftçilerin destekliyor musunuz?
Bizim sratejimizde bölgesel ürünü kullanmak, yerel ürün kullanmak var. Bu noktada, teknoloji kullanımından doğru ambalaj kullanımına, soğuk zincir koruma sistemi uygulamamızdan hidrofonik üretime kadar birçok alanda çiftçilerimize destek oluyoruz. Kırsal kalkınma ve yerel ürünlerin ana kaldıracı olarak gördüğümüz kooperatifleri öne çıkarma çabalarımız sürüyor. Yüzde 98 oranında Türkiye’de üretilen ürünleri satıyor, yerel markaları destekliyoruz. 800’ün üzerinde üretici, üretici örgütü, kooperatif ve diğer tedarikçilerle iş birliği içindeyiz. 5 bin 44 tedarikçimizin yüzde 99’unu yerel tedarikçilerin oluşturması da bu konuya verdiğimiz önemin bir göstergesi. Seyit domates, Gülpembe domates, hançer biberi, Diyarbakır karpuzu ve farklı patates çeşitleri dâhil olmak üzere birçok orijinal yerli tohum korumamız altında bulunuyor.
KÜÇÜK İŞLETMELERİN YANINDAYIZ
Pandemide birçok restoran ve otellerin ayakta kalması için yürütülen projeler var... Siz neler yapıyorsunuz?
Küçük işletmelerin yanında olduğumuzu göstermek için ‘Küçük İşletmem İçin’ projesini başlattık. Bu projeyle, yeme-içme sektöründeki küçük işletmelere ihtiyaçları olan ürün ve çözüm desteği sağladık. 55 ilde 1500 işletmeye 5 bin TL değerinde toplamda 8 milyon TL ürün ve servis desteği sağladık. Proje, 10 bini aşkın istihdamın korunmasına ve 3 milyar TL’lik yerel ekonominin canlandırılmasına katkı sağladı.
286 TON GIDA ÇÖP OLMAKTAN KURTULDU
Gıdanı Koru hareketi var. Siz verimlilik için, israf için neler yapıyorsunuz?
Metro Türkiye olarak hem gıda hem de gıda dışı israfın azaltılması hedeflerimiz doğrultusunda, atık yönetimi süreçlerini tedarik zincirimizin tüm halkalarına odaklanarak operasyonlarımızdan sektöre kadar uzanan bütüncül bir yaklaşımla yönetiyoruz. Yaptığımız işbirlikleri sonucunda 2020 yılı Ocak-Eylül ayları arasında 286 ton gıdayı çöp olmaktan kurtararak 673 bin 500 öğün yemek olarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık.
YERLİ ÜRÜN FARKINDALIĞI
Metro coğrafi işaretli ürünlere de dikkat çekmişti. Yeni ürünler olacak mı?
Coğrafi işaretli ürünlerin tescil edilmesinden ihracatına ve restoran menülerine dâhil edilmesine kadar tüm süreçlere verdiğimiz destekle ürüne, üreticisine ve ülke ekonomisine fayda sağlayan bir model oluşturuyoruz. 10 yılda 650 bin öğrencinin bu dersi almasını hedefliyoruz. Böylelikle genç nesillerde yerel ürünlerle ilgili farkındalık yaratmayı amaçlıyoruz.
TÜM KARİYERİNİ METRO’DA YAPTI
Sinem Türüng kimdir?
Edirne doğumlu Sinem Türüng Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü mezunu. Sinem Türüng 1999’da kariyerine Metro Türkiye’de başladı. 2001 yılında Düsseldorf Metro Global Holding’te bütçe planlama uzmanı olarak çalıştı. Daha sonra Asya, Rusya ve Ukrayna bölgesinin başına geçti. 2006 yılında Metro Hırvatistan’a idari işler grup müdürü olarak atandı. İlk yönetim kurulu üyeliğini de yurtdışında yaptı. Metro Türkiye yolculuğu ise 2014 yılında yeniden CFO olarak başladı. 2018 yılında Metro satış ve operasyon direktörü oldu.1 Ekim’de de Metro Türkiye CEO’su oldu.
KIZINA BAK ANASINI AL!
Balıkçılıkla ilgili bir projeniz olmuştu. Yeterince farkındalık oldu mu?
Sürdürülebilir hayvancılığa destek olmak için hayvan ırklarının ve hayvan refahının korunmasına büyük önem veriyoruz. Bu amaçla Türkiye’nin ilk sürdürülebilir balıkçılık projesi olan ‘Kızına Bak Anasını Al’ projesine başlayarak balıklarının neslini korumak için harekete geçtik ve üreme boylarını dikkate alarak çinekop ve sarıkanat da dâhil olmak üzere 24 cm altındaki lüfer balıklarını satmama kararı aldık. Böylece sektöre ve bu alanda yasal düzenlemelerin yapılmasına öncülük ettik. ‘Palamutlar Nerede?’ projemiz ile de kaybolmaya yüz tutan palamut balığının göç yollarını tespit ettik.