Güncelleme Tarihi:
Gayrimenkul ve perakende sektörünün deneyimli isimlerinden Alkaş Yönetim Kurulu Başkanı Avi Alkaş’la COVID-19 sonra değişecek perakende sektörü, AVM’ler ve yeni ofis sistemlerini konuştuk. Alkaş, “Yeniden başlamaya hazırlanmalıyız. Yenilikçi iş ve hizmetler için hazırlanmalıyız. Korona sonrası home ofis yerini esnek ve hibrit ortamlara bırakacak, herkes yaşadığı yerlere yakın ofislerde çalışmaya yönelecek. Perakende sektöründe eski harcama eğilimine dönüş zamana yayılacak” dedi.
Korona tüm hayatı durdurdu gibi. Herkes evinde. Neredeyse gıda perakendesi dışında iş yapan yok. Bu süreç Türkiye’deki perakende sektörünü nasıl etkileyecek?
Perakende sektörü korona krizinin yol açtığı “ani duruş”tan en çok etkilenen sektörlerin başında geliyor ne yazık ki. Gerek yarattığı genç ve kadın istihdamı ile gerekse lokomotif bir sektör olarak altında çalıştırdığı bağlantılı sektörler ve sağladığı katma değer ile dünyanın ve ülkemizin yaşamakta olduğu duraksama, global ekonominin ciddi daralmasına ve maalesef geçmişin “Büyük Buhranı”nı çağrıştıran önemli oranda işsizliğe yol açabileceği endişesi yaratıyor. Türk organize perakende sektörü de her kategorisi ile hazır giyimden, gastronomiye, büyük mağazacılıktan yeme içme ve eğlence alanlarına her kategorideki irili ufaklı mağazaların toplu bir karantina olmaksızın ancak hem çalışan hem alışverişçilerin sağlıklarını öncelikle gözetme kaygısı ile kapanmış oldular. Cadde ve AVM gıda ve sağlık ürünleri satan işyerleri, marketler ve eczaneler, paket servisi yapabilen cafe restoranlar haricinde nerede ise tamamına yakını ile kapalı durumdalar. Her ne kadar e-ticaret siteleri üzerinden kargo hizmetleri ile evlere ulaşabilen belirli bir oranda perakende işlemi gerçekleşse de, son günlerde belli başlı hazır giyim markalarının da yine elleçleme ve depolama çalışanlarının sağlıklarını gözetme amacıyla e-ticaret satışlarını durdurmaya başladıklarını duyuyoruz.
KORONADAN ÖNCE VE SONRA
Sektör istihdam yaratıyor. Aynı şekilde AVM’lerde çalışan binlerce insan var. Bu süreç nasıl geçecek? Neler yapılabilir?
Bazı ekonomist dostlarımızın belirttiği gibi KÖ ( Korona öncesi) ve KS ( Korona sonrası) gibi terimlerle, Yeni Normal’leri hangi düzeylerde ve ölçeklerde oluşturacağımızı arayacağız ve tüm bu arayışları KK ( Korona Krizi) ‘nin biteceği Yeniden Başlama gününü beklemeden, şimdiden hiç vakit kaybetmeden ‘evde kal’dığımız bu günlerden başlatmalıyız diye düşünüyorum. Evlerimize kapandığımız bu zorunlu rekreasyon dönemini yeniden üretmeye, farklı ve yenilikçi iş ürün ve hizmetler için kendimizi diri ve fit bir şekilde KS Re-Start ( yeniden başlama ) gününe hazır hale getirmeliyiz.
Korona günleri dijital çağa herkesi hızla soktu. Home ofislerden işlerin yürüyebileceği sektörler ortaya çıktı. Dev holding binaları, genel merkezler artık tarihe mi karışacak?
Zaten hali hazırda bazı kurumsal şirketler haftanın bir günü evden yada uzaktan çalışma uygulamasına geçmişlerdi. Özellikle koronavirüsün yoğun çalışma ortamlarındaki insanları daha fazla etkileyeceğini düşünerek bu süreçte şirketler çalışanlarını korumak için evden ve uzaktan, sosyal mesafeyi, çalışanlarının sağlık ve iş güvenliğini gözeten, daha geniş alanlara yayılan ve yaşam noktalarına daha yakın, paylaşımlı ortak-çalışma sağlayan uydu ofislerden çalışma yöntemlerini hepten gündeme getirdi. Türkiye’de henüz yeni yeni kullanıma başlayan bu krizden ötürü de hızla yayılan ve giderek alışılan uzaktan görüntülü toplantılar veya evden çalışma gibi yöntemlerle, bu kullanımı sağlayacak araç ve teknolojiler hızlıca gelişecektir. Normalde 3- 5 yıl sonrası için ön gördüğümüz hologram ile görüntülü toplantı ve görüşme gibi uygulamaların hayata geçme süresi çok daha erkene çekilmiş gibi duruyor.
NELER DEĞİŞECEK?
- Korona krizinin ilk şokunu atlatanlar bilişim alt yapılarını yenileceyecek.
- Şirket içi regülasyonlar, yeni raporlama dinamikleri gözlemliyoruz.
- Zoom, Teams gibi toplantı altyapiları, bulut altyapiları, dijital donusum çalışmaları önem ve hız kazanıyor.
- Korona şoku sonrasında home ofis yerini hibrid ve esnek yapılanmaya bırakacak.
- Ekonomik olarak fazlasıyla etkilenen şirketler tedbir kararları doğrultusunda mevcut metrekarelerini azaltma yoluna gidecekler.
- Talebin düşmesi ofis stoğunu arttıracak. Bina sahipleri zorlanacak, kiralar dramatik oranda düşecek.
- Dünyada gözlemlenen hazır ofis ve hybrid space geleneksek ofislerin yerini alacak.
- COVID19 sonrasında yaşanacak yalnızlaşma süreci yerini daha efektif birlikte çalışma yöntemlerine bırakacak. Kurumsal ve bireysel taleplere yönelik tüm hizmetlerin sunulduğu, çalışanlarin evlerine daha yakın çalışabilecekleri hub’lara yönelim göreceğiz. Paylaşımlı toplanti mekanlarında toplantı altyapiları ve donanımlari onem kazanacak. Teknolojik donanmı, iç güvenliği, giriş çıkışı güvenliği olan ama aynı zamanda yeşil ofis ve sürdürülebilirliğe yönelik, havalandırması ve sterilizasyonu yüksek, çalışan motivasyonunu arttıran flex yapılara geçiş yaşanacak.