Güncelleme Tarihi:
Vergi kanunlarında yapılan değişikliklerle İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, hisse senetlerine yatırım yapanlar ve A tipi yatırım fonları rasyonel bir şekilde destekleniyor.
Faiz, repo, temettü gibi her türlü menkul sermaye iratlarının, vergi stopajı ve beyana tabi olmasına rağmen Borsadan hisse senedi alıp, en az bir yıl süre ile elinde tutanların elde ettikleri gelirler beyana ve vergiye tabi değil. Aynı şekilde A tipi yatırım fonlarının da getirileri beyan ve vergi dışı bırakıldı. Ayrıca A tipi yatırım fonlarının yapısındaki en az yüzde 25'inin hisse senedi olması şartı, yüzde 51'e yükseltildi. Bu da A tipi fon yöneticilerinin borsadan mevcut hisse senetleri portföyü kadar yeni hisse senedi almalarına neden olacak. Müşterilen fon talebinde bulunursa, tabii yeni A tipi fonların da kurulması beklenebilir.
Bu nedenle yatırımcı olmak şartıyla, tek vergisiz yatırım aracı olarak hisse senedinin bulunması, hisse senedi alımını, elinde uzun yıllar tutmayı, A tipi yatırım fonu almayı, yeni fonların kurulmasını teşvik etmektedir.
AL-SAT'TA BEYAN
Bu teşviğin hisse senedine olan talebi arttırması, satışı yavaşlatması dolayısıyla İMKB endeksini yükseltmesi gerekmektedir. Bu yorum borsanın, hisse senedinin vergisel açıdan rasyonel bir yorumudur. Unutulmamalıdır ki borsayı, irrasyonel faktörler de etkileyebilmektedir.
Borsada her zaman alıcı ve satıcı kimliği ile mevcut bulunan ve borsaya dinamizm veren spekülatörler ile borsa etiği açısından varlıkları münakaşalı manipülatörler, seans içinde yaptıkları al-satlardan ve ellerinde bir yıldan az tuttukları hisse senetlerinin gelirlerinden dolayı beyana ve vergiye tabi olacaklardır. Bu noktanın günlük al-satları yavaşlatması beklenebilir.
Ayrıca mevduat faizleri ve repolardaki 20-30 puana varan inişler ve dövizdeki değer artışının yıllardır enflasyonun altında seyretmesinin de borsayı olumlu etkilemesi gerekmektedir. Fakat bütün bu faktörlere rağmen yatırımcıların borsaya yönelmemeleri üzerinde düşünülmesi gereken bir noktadır.
Faizde beyan sınırı 7 milyara çıkabilir
SORU (M. Ali Dağlı-İzmir): 1998 yılı faiz ve repo gelirleri hangi miktarı aşarsa beyan edilecek? 6 milyar 944 milyon lira olduğunu duydum. Doğru mu?
1998’de elde edilen faiz ve repo gibi gelirlerin enflasyondan arındırıldıktan sonra kalanı 2 milyar 500 milyon lirayı aşıyorsa beyan edilecek. Bu tutarın enflasyondan arındırılmadan önceki miktarını bu günden bilmeye imkan yok. Kanuna göre, bu yıl için saptanacak yeniden değerleme oranının devlet tahvili faiz oranına bölünmesi suretiyle bulunacak enflasyondan arındırma (indirim) oranı ancak yıl sonunda belirlenecek ve Maliye Bakanlığı'nca ilan edilecek. Bu yöntemle bulunan geçen yılki tutar, 4 milyar 629 milyon lira idi ve bu miktarı geçenlere beyanname verme mecburiyeti doğmuştu. 1998 gelirleri için indirimden önceki limit bugünden bilinemez. Ancak, 7 milyar lira civarında oluşabileceği tahmin edilebilir. Eğer hesaplama yöntemi mükellef lehine değişirse daha da artabilir. Enflasyon düşer de devlet borçlanma faizleri ve yeniden değerleme oranları düşerse daha da inebilir.