Güncelleme Tarihi:
Aldo, "Ülke bazında bir rakam veremiyoruz. Ancak Türkiye'nin de içinde yer aldığı Avrupa bölgesinin bu 31 bin yeni uçak talebinin 7 bin 200'ünü oluşturacağını öngörüyoruz. Benim kişisel tahminim Türkiye'nin de gelecek 10 yılda yeni uçak talebi 300 olursa şaşırmam" diye konuştu.
İstanbul’da basın mensuplarıyla bir araya gelerek, son dönemde Boeing’de yaşanan gelişmeleri ve Türk sivil havacılık pazarına yönelik görüşlerini aktaran Aldo Basile, sivil havacılığının istikrarlı büyümesiyle dünyada örnek gösterildiğini belirterek “Türkiye’de havacılık pazarı sağlıklı büyümesini sürdürüyor ve Boeing olarak, Türk şirketlerinin iş modellerine en uygun ürünlerle bu başarıya katkı sağlamaktan mutluluk duyuyoruz. Türkiye'de ticari uçaklar pazarı dünya ortalamasının üzerinde büyüyor. THY başta olmak üzere tüm taşıyıcı şirketlerin de büyüme heves ve iştahları yüksek düzeyde. Biz Türkiye'de pazarın büyümeye devam edeceğini öngörüyoruz" dedi. Havacılıkta bir dizi dış etken nedeniyle karlılıkta düşme olduğuna, buna karşın dünyada ticari uçaklara talebin sürekli arttığına işaret eden Basile "Biz üretim programımızı siparişlerin durumuna göre planlamış durumdayız.Talepteki artış tabi ki bizim için iyi bir haber. Ancak hava yolu şirketleri de siparişlerinin daha hızlı gerçekleşmesini bekliyor. Bu da doğal olarak bizim üzerimizde pozitif bir baskı unsuru oluyor" değerlendirmesinde bulundu.
"KUZEY AMERİKA VE AVRUPA AĞIRLIKLI PAZAR DOĞUYA VE ASYA'YA KAYIYOR"
Dünyada ticari havacılığın 2010 yılında iyi bir performans sergileyerek kâr ettiğini ve çeşitli zorluklara rağmen 2011 yılında da iyileşmenin devam edeceğini düşündüklerini ifade eden Aldo Basile, “Boeing’in önümüzdeki günlerde yayınlayacağımız yeni Pazara Bakış Raporu kapsamında, gelecek 20 yılda dünyada yaklaşık 4 trilyon dolar değerinde 31 binden fazla yeni uçağa ihtiyaç duyulacağını düşünüyoruz. Avrupa ve Kuzey Amerika’daki hava trafik yoğunluğunun dünya geneline göre oranı düşerken, özellikle Asya, Çin ve Ortadoğu pazarı, yolcu ve uçak sayısı açısından hızlı bir şekilde büyüyecek. Boeing için şimdiye kadar uçak satışlarımızın yüzde 85'i Kuzey Amerika ve Avrupa'ya yönelikti. Şimdi gelecek 20 yıl içinde bu eğilimin yönü batıdan Ortadoğu ve Asya'ya kayacak. 20 yıl sonra bu oran yüzde 45 Kuzey Amerika ve yüzde 55 de Asya, Ortadoğu ve diğer pazarlar şeklinde olacak.Türkiye'nin büyüyen bu yeni pazarda önemli bir yere sahip olacağını düşünüyoruz" diye konuştu.
"THY'YE BU YIL 12 BOEİNG 777 TESLİM EDECEĞİZ"
Aldo Basile,Türkiye’nin bayrak taşıyıcısı Türk Hava Yolları, performansı ve markaya yaptığı yatırımlarla, dünyanın sayılı havayolu şirketleri arasına girmeyi başardığına dikkat çekerek "THY, 2010 sonuna doğru filosuna eklemeye başladığı Boeing 777-300ER modeliyle, kıtalararası uçuş pazarında daha rekabetçi konuma geldi. 2011 sonuna kadar toplam 12 adet Boeing 777 teslimatını tamamlamış olacağız. THY ayrıca, bölgesel pazarda kendine büyük avantaj sağlayacak Yeni Nesil 737-800 ve 900ER siparişleriyle de filosunu güçlendiriyor. Diğer taraftan, özel havayolu şirketleri, başarılı iş modelleriyle pazarın sürekli büyümesinde önemli rol üstleniyor. Başta THY olmak üzere, Türk şirketlerinin Boeing modellerine gösterdiği ilgi ve güvenden gurur duyuyoruz” dedi.
"TÜRKİYE'DEN 5.3 MİLYAR DOLAR DEĞERİNDE 57 SİPARİŞ VAR"
Boeing’in Türkiye ile uzun yıllara dayanan güçlü işbirliğine vurgu yapan Aldo Basile, “Boeing olarak Türkiye’de birçok alanda süregelen güçlü işbirliklerimiz var. Bugün Türkiye’de 174 adet Boeing uçağı hizmet veriyor ve halen dört Türk şirketine teslim edeceğimiz, yaklaşık 5.3 milyar dolar değerinde 57 adetlik siparişimiz bulunuyor. Bu uçakların 37'si THY'nin 737 model uçak siparişlerinden, üçü de 777'lerden oluşuyor. Diğer 19 uçak ise Pegasus, Sky ve Saga Havayollarının siparişlerinden oluşuyor" bilgisini verdi. Boeing'in Türkiye ile ilişkisinin çok yönlü olduğunu ve bu ilişkiyi sadece uçak satmakla sınırlı görmediklerini ve kendilerini toplumsal hayat içinde de sorumlu hissettiklerini ifade eden Aldo Basile "Havacılık pazarına sunduğumuz üstün teknolojiye sahip ürün ve hizmetlerin yanı sıra, çeşitli sponsorluklarla Türkiye’de sosyal ve kültürel hayatın zenginleşmesine katkı sağlıyoruz. Bunların başında, İstanbul Müzik Festivali’ne verdiğimiz ve 2011’de yirminci yılına ulaşan sponsorluk desteği geliyor. Boeing’e, uluslararası öneme sahip bu saygın organizasyonun bir parçası olma imkânı verdikleri için, İstanbul Kültür Sanat Vakfı yöneticilerine teşekkür ediyoruz” dedi.
"AYDA 38 ADET 737 ÜRETECEĞİZ, REKABETİ SEVİYORUZ"
Boeing'in en verimli ve en son teknolojilerle donatılmış 787 serisinden şimdiye kadar 835 adet kesin sipariş alındığını, ilk siparişin bu yılın sonuna kadar tesliminin planlandığını ve son olarak da 787-10-X modeli üzerinde çalıştıklarını belirten Aldo Basile, "Boeing olarak üretim yeteneğimizi sürekli artırıyoruz. 737 modelde halen 31.5 olan aylık ve günlük 1.5 olan üretim sayısı 2012'de aylık 35'e çıkarmayı planlıyoruz. 2013 sonrasında ise bu sayıyı 38'in üzerine çıkaracağız. 777'lerde şimdi 7 adet olan aylık üretim sayısını 2012'de 8.3 uçağa çıkaracağız. Bu modele talep çok olduğu için yakın bir gelecekte yılda 100 adet 777 modele ulaşacağız "dedi. Yerli uçak üretimiyle bir soru üzerine Basile "Sayın Başbakan'ın yerli uçak üretme fikrini ben de duydum. Ancak detaylarını bilmiyorum. Uçak üretiminde sadece Çin'in değil, Rusya'nın, Japonya'nın ve Brezilya'nın da planları var. Bir süre sonra bu ülkeler de uçak üretmeye başladığında pazara yeni uçaklar girecek ve rekabet artacaktır. Biz de rekabeti seviyoruz" yanıtını verdi.
İLK BAYAN TEST PİLOTU
Boeing’in yeni modeli 787 Dreamliner’ın ilk bayan test pilotu Kaptan Christine Walsh da toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye’de havacılığın ulaştığı noktadan ve havacılığa duyulan ilgiden çok etkilendiğini belirtti. Walsh, “Havacılık büyülü bir dünya ve bu dünyanın bir parçası olmaktan son derece mutluyum. Boeing’in yeni modeli 787 Dreamliner’ın test pilotu olarak, havacılık tarihinde bir ilki gerçekleştirmenin gururunu taşıyorum. Dün Türk Hava Yolları Uçuş Akademi’sinde genç pilot adaylarıyla bir araya geldik. Onlara, yeni bir uçağı ilk kez kullanmanın heyecanını ve mesleki tecrübelerimi aktarmaya çalıştım. Kendilerinden gördüğüm ilgi ve pilotluğa tutkuyla bağlı olmaları, beni çok mutlu etti. Gerek ticari büyüklüğü, gerekse teknik altyapı ve eğitim yatırımlarıyla, Türkiye’de havacılığın ulaştığı nokta, açıkçası beni çok etkiledi” dedi.