Yeni sürprizlere hazır olun

Microsoft dünya sonuçlarını değerlendiren Çağlayan Arkan, 2009 cirosunun 58 milyar 44 milyon dolar olarak gerçekleştiğini belirterek “ Küresel krizle ciddi bir şekilde daralan pazarda, gelir payımızı artırma başarısını gösterdik ve kurulduğumuz günden beri sergilediğimiz yüksek performansımızı koruduk. Özellikle son çeyrekte bir önceki yıla göre gelirlerimizde yaşanan yüzde 17 gibi ciddi bir gerilemeye karşın, son derece iyi sayılabilecek performansımız sayesinde 2009 mali yılında gelirlerimizdeki gerileme sadece yüzde 3’le sınırlı kaldı” dedi.

“PC VE SERVER PAZARINDA BÜYÜK GERİLEME OLDU, BİZDEKİ DÜŞÜŞ SINIRLI KALDI”

Arkan, 2009 mali yılı son çeyreğinde yaşanan ciddi gelir kaybının büyük ölçüde PC ve server satışlarındaki dünya çapındaki dramatik gerilemelere bağlı olarak ortaya çıktığına dikkat çekerek “Ülkemizde de benzer bir eğilim söz konusuydu. Ancak Microsoft Türkiye’nin gelirlerindeki azalmanın ülkemizde PC ve server pazarında görülen daralmanın çok çok altında gerçekleştiğini de söyleyebilirim” değerlendirmesini yaptı.

Arkan’ın verdiği bilgiye göre, Türkiye’de Microsoft 2009 yılında kurumsal pazarda yüzde 10 ve orta boy işletmelerde de yüzde 8 büyürken, küçük işletmeler bazında ise büyümesi geçen yılla aynı düzeyde kaldı. PC pazarındaki yüksek oranlı küçülmeden etkilenen Microsoft’un bu alandaki küçülme oranı ise yüzde 25 oldu.

“KRİZDE BÜYÜK TASARRUF YAPTIK”

Microsoft’un 2009 mali yılında elde ettiği küresel sonuçlara bakıldığında, özellikle iki noktayı dikkat çekici bulduğunu ifade eden Çağlayan Arkan şöyle devam etti:

“Birincisi, genel ve idari giderlerimizde geçtiğimiz mali yılda bir önceki yıla göre yüzde 35’e varan bir tasarruf yaptık. Bunun Microsoft ölçeğindeki bir şirket için çok büyük bir başarı olduğunun altını çizmeliyim. Aynı şekilde pazarlama harcamalarımızda da önemli bir tasarruf söz konusudur. Microsoft sadece 2009’un son çeyreğinde bile, önemli bir gelir kaybı yaşanacağını saptayarak tüm dünyadaki operasyonal harcamalarında bir yıl önceye göre 750 milyon dolarlık bir tasarrufta bulundu. Bu da şirketimizin kriz ortamına hızlı tepkisini göstermesi açısından önemlidir.”

Arkan, küresel sonuçlarla ilgili ikinci önemli nokta olarak da , 2009 yılında bir önceki yıla göre artış kaydederek 9,5 milyar dolara çıkarılan Ar-Ge bütçesinin şirketin kararlılığının ve geleceğe olan güveninin göstergesi olduğunu vurguladı. Arkan, “Bugünkü tüm olumsuz ekonomik koşullara rağmen bu Ar-Ge bütçesini, kullanıcı memnuniyeti ve müşterilerimizin tasarruflarını artırıcı çözümler geliştirmek için kullandık” dedi.

“2009 YATIRIM, 2010 YENİ ÜRÜN LANSMAN DÖNEMİ OLACAK”

2009 yılını kesintisiz yatırım ve hazırlık dönemi olarak gördüklerini belirten Arkan, “2010 yılını ise önemli bir Microsoft lansmanları dönemi olarak görüyorum. Windows Server 2008 R2, Office 2010, Bing ve özellikle de Windows 7 lansmanları ile önümüzdeki aylar bizim için ve bilişim sektörü için son derece heyecan verici geçecek” diye konuştu.

2010’da çok önemli yenilikler getirecekleri bilgisini veren Arkan bu konuda şunları söyledi:

"Mesela şu anda Beta versiyonu kullanımda olan arama motorumuz Bing, Yahoo ile yaptığımız güç birliği ile büyük bir rekabet gücüne kavuşacak. Aramada daha fazla yenilik , reklamcılar için daha iyi değer, tüketiciye iyi bir alternatif yaratacağız. Bir diğer örnek; Xbox'ın yeni projesi Natal, insan vücudunun tüm hareketlerini algılayan ve joystick'e ihtiyaç duyulmayan teknolojisi ile oyun konsolu piyasasında bir devrim yaratacak."

“ERİŞİLEBİLİR OLDUK VE BÜYÜK İTİBAR KAZANDIK”

Arkan, küresel krizin Türkiye’ye yansımalarını da şu sözlerle ifade etti:

"Biz, çok zor bir yılı olağanüstü başarıyla tamamlamış olduk. Bu kadar kapsamlı krizlerde insanların oyundan düşmemesi her şeyden daha önemlidir. İnsanlar böyle krizli dönemlerde çok çabuk negatif enerji üretebiliyorlar ve felaket senaryoları ile odaklarını kaybedebiliyorlar. Microsoft’ta bunun tam tersi oldu. Panik psikolojisine hiçbir zaman girmedik. Moralleri her zaman yüksek tuttuk. İşimize çok daha erken iye geldik, çok daha geç çıktık. Müşterilerimiz, iş ortaklarımız için çok daha fazla kafa yorduk.Bu dönemlerde iletişim kanallarının açık olması ve hep görünürde ve erişilebilir olmak çok önemli. Biz de bunu yaptık. Bu şekilde krizden hem çok şey öğrenerek hem de büyük itibar kazanarak çıktık."

e-KONSOLOSLUK PROJESİ

Microsoft Türkiye’nin, kamu sektörü ve e-devlet projeleri kapsamında da bir dizi önemli projeye imza attığını belirten Arkan, eğitim ve sağlık alanındaki işbirliklerini ticari değil sosyal sorumluluk kapsamında ele aldıklarının altını çizdi. Dış İşleri Bakanlığı ile birlikte yapılan e-konsolosluk projesi hakkında bilgi veren Arkan “Yurt dışında yaşayan yaklaşık 5 milyonun üzerinde T.C. vatandaşının daha önce dış temsilciliklerimize şahsen başvurarak talep ettikleri hizmetler, vatandaşlık işlemleri, pasaport, doğum kayıt, askerlik, evlilik gibi bir dizi işlem şimdi mevzuatın elverdiği ölçüde Internet üzerinden gerçekleştirilebiliyor. Vatandaşlarımız şimdi artık evlerinden, işyerlerinden, okul, dernek ve hatta İnternet kafelerden konsolosluğa gitmeden başvurularını yapabiliyorlar” dedi.

EHLİYETTE e-SINAV DÖNEMİ

Sürücü ehliyet sınavlarında önemli bir yenilik olan e-sınav projesi ile artık yeni bir dönemin başlayacağının altını çizen Arkan, projeyle ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı:

“Her yıl yaklaşık 400 bin vatandaşımız 136 sınav merkezinde 2 ayda bir “Sürücü Belgesi” alabilmek için klasik yöntemlerle sınava giriyor. e-sınav ile Türkiye’de bir ilk başarıldı ve gerçek bir e-devlet uygulaması hayata geçirildi. 3 pilot merkezde “Sürücü Belgesi ” sınavları e-sınav yöntemi ile başarılı olarak tamamlandı. Randevu sistemi ile sınavlar haftalık olarak tekrarlanabilmekte, 1 saatte sonuç alınabilmektedir. Sürücü Belgesi uzaktan eğitim sınav sisteminin tamamı Microsoft tarafından tasarlanmış, ürettirilmiş ve Milli Eğitim Bakanlığı’na teslim edilmiştir. Bu başarılı uygulama Milli Eğitim Bakanlığı’nın, diğer sınavları da uzaktan sınav yöntemi ile yapabilmesi olanağını sağlamış bulunmaktadır.”

Bir diğer önemli projenin de TEDAŞ ile yürütüldüğünü belirten Çağlayan Arkan, yıllık 1.5 milyar dolar olarak tahmin edilen kayıp kaçak oranının ortadan kaldırılmasında önemli bir adım olan bu sistemle yaklaşık 30 milyon TEDAŞ abonesine hizmet verildiğini kaydetti. Arkan,

“Tamamen Microsoft teknolojilerinin kullanıldığı Abone-Net uygulaması, vatandaşlara internet üzerinden abone bilgileri kontrolü ve borç sorgulama imkanı sunuyor.GSM operatörleri ve bankalara yapılan entegrasyon ile de vatandaşlara indeks okuma ve mobil fatura ödeme hizmetleri de sunulmaktadır” dedi.