Yeni markalarla ilgileniyoruz!

TÜRKİYE’de kur ve faiz artışları ile birlikte iç pazarda otomobil ve ticari araç satışları her geçen ay daha fazla düşerken, bazı uluslararası otomotiv markalarının distribütörlerinin de finansal zorluklar çektiği konuşulmaya başlandı. Bu gelişmelerle birlikte bazı distribütörlüklerinin el değiştirebileceği hatta büyük grupların bu markalarla ilgilendiği de iddia edilmeye başlandı. İşte 2009 yılı sonunda Toyota’nın Türkiye distribütörlüğünü Sabancı Holding’den 85 milyon dolara satın alarak dikkat çeken Suudi ALJ Grubu’nun da yeni markaları bünyesine katmak isteyen gruplardan biri olduğu söyleniyor. Japon Toyota’nın dünyadaki en büyük distribütörü olan ve Türkiye’ye son 9 yılda bir çok alanda yatırım yapan ALJ Grubu’nun 2012 yılında Türkiye’de kurduğu ALJ Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su olan Ali Haydar Bozkurt, bu konudaki sorularımızı yanıtladı. Aynı zamanda Toyota Türkiye Satış ve Pazarlama CEO’su da olan Bozkurt, yaşanan ekonomik dalgalanmaya rağmen ALJ Grubu’nun Türkiye’ye bakışında hiç bir değişiklik olmadığını aktararak, “Biz Türkiye’ye 1998 yılında Daihatsu ile girdik. Bu süreçte kaç tane ekonomik kriz yaşandı. ALJ üst yönetiminin bu süreçlerde ve şimdi de söylediği şey şu; “Türkiye büyük ülke, bunu bir şekilde atlatır. Sadece kriz dönemlerini doğru yönetmemiz gerekir.” Bizim yaklaşımımız bu” dedi. Bozkurt, yeni distribütörlükler almak istemeleri konusundaki söylentilere dair ise şu açıklamayı yaptı:

TÜMÜ İLGİMİZİ ÇEKER

“ALJ Grubu Türkiye’de olma konusunda çok pozitif ve yatırımlara uzun vadeli bakıyorlar. Türkiye’de yatırımlardan hiç bir zaman vazgeçmediler. 8 sene önce sormuştunuz, “Türkiye’ye ne kadarlık bir yatırım yapmayı düşünüyorsunuz?” diye. Ben de demiştim ki, “Belirli bir bütçe yok aklımızda, yeter ki doğru ve fizibil bir proje olsun. Gerekirse 1 milyar dolar da yatırılabilir.” Bu bakış açımızda pek bir değişiklik yok. Biz hâlâ Türkiye’ye inanan bir grubuz. Türkiye ekonomisine güveniyoruz. Şu net; ALJ Türkiye’de yaptığı her işe uzun vadeli  bakıyor. Biz hiçbir zaman ‘bir yere girelim, firmayı alalım 3 gün sonra daha kârlı olunca satalım, yerine başka firma alalım’ diye düşünmedik. Biz reel yatırımcıyız. Yaptığımız her işin 3- 5 kuşak sonra bile devam etmesini istiyoruz. Türkiye’de odaklandığımız bazı sektörler var ama birinci sırada en iyi bildiğimiz iş olan otomotiv var. Otomotiv distribütörlüğü bizim işimiz ve  65 yıldır yapıyoruz. Şu anda Türkiye’deki olası bütün otomotiv distribütörlükleri bizim ilgimizi çeker.”

Türkiye ile ilgilenmeye devam ettiklerini ve kapılarının yeni markalara açık olduğunu gösteren Ali Haydar Bozkurt, “Eğer, “Şu an var mı görüştüğünüz markalar” diye sorarsınız onunla ilgili yorum yapamam. Yorum yapmak için çok somut şeyler olması lazım” diye konuştu.

100 KİŞİDEN 76’SI HİBRİT DÜŞÜNÜYOR

TÜRKİYE’de hibrit (melez) yani hem benzinli hem elektrikli motora sahip otomobillerin satışları son yıllarda hızla artarken, Türk tüketicilerin ilgisi de yükseliyor. Özellikle ÖTV’de yapılan indirimle birlikte fiyatları dizel otomobillerle aynı seviyeye gelen hibrit araçların dünyadaki en önemli temsilcisi olan Japon Toyota’nın Türkiye Satış ve Pazarlama CEO’su Ali Haydar Bozkurt da  bu konuya dikkat çekiyor. Türkiye’de hibrit bilinirliliğinin yüzde 35’e ulaştığını söyleyen Bozkurt, “Yani 100 kişiden 35’i artık hibrit aracın ne olduğunu biliyor. Ayrıca Toyota Avrupa’nın yaptırdığı araştırmalarda, bir sonraki aracını hibrit almayı düşünenlerin sayısı Türkiye’de yüzde 76’ya çıktı” yorumunu yapıyor. Hibrit otomobillerde 49-65 bin TL arasında değişin bir vergi teşviki olduğunu açıklayan Bozkurt şöyle konuşuyor: “Bu avantajlar ile birlikte hibrit satışlarımız ilk sekiz ayda 2 bin 485 adete çıktı. Trafiğe çıkan 100 hibritten 87’sini biz sattık. Toplam satışlarımız içindeki hibrit oranı da yüzde 18’e çıktı. Yılın ilk sekiz ayında Toyota’nın pazardaki performansında hibritin önemli bir payı var. Hibrit ile ilgili çalışmalarımızın meyvelerini toplamaya başladık.”

ÖTV BAREMİNİ ARTTIRMAK YETMEZ

2018’de pazarın yaşanan kur ve faiz artışlarına bağlı olarak 600 bin adetler seviyesinde kapanacağını öngördüklerini kaydeden Bozkurt, “Geçtiğimiz yıl 45 bin adet olan Toyota satışlarının bu yıl 32-33 bin adetlere ineceğini düşünüyoruz. Toplam pazara paralel bir daralma. Yani düşüşe rağmen geçen yıl ki yüzde 5.6 olan pazar payımızı koruyacağız. Ama 2019 herkes için hassas bir yıl olacak. Kredi faizlerinin ve kurların yükselmiş olması önümüzdeki dönemde daha fazla hissedilecek. Bu senaryonun değişmesi için kurların, faiz oranlarının aşağı inmesi ve ÖTV baremlerinin gözden geçirilmesi lazım. Ama sadece baremleri yükseltmek yeterli olmaz” dedi.