Oluşturulma Tarihi: Mart 16, 2009 00:00
1 Mart’ta yürürlüğe giren uygulama, hayat şirketlerine de bireysel emeklilikteki gibi sadece birikime yönelik ürünler hazırlama imkanı tanıyor. Emeklilik şirketleri ise sisteme alternatif yaratılmasından rahatsızlık duyuyor.
1 MART’ta uygulamaya giren yeni hayat sigortaları yönetmeliği, bireysel emeklilik şirketlerinin tepkisine neden olurken, hayat sigortaları ile bireysel emeklilik ürünleri arasında rekabetin yolunu açtı. Yeni yönetmeliğin; hayat şirketlerine vefat, sakatlık gibi riskler içeren sigortalar dışında, sadece birikime yönelik ürünler hazırlama imkanı tanıması, hayat sigortası satan şirketleri sevindirdi.
Bireysel emeklilik şirketleri ise, risk primi içermeyen hayat sigortası ürünlerinin önünün açılmasından rahatsızlık duyarak, böylece bireysel emekliliğe benzer ürünlerin satışına imkan tanındığını ve yeni başlayan sisteme alternatif yaratıldığını öne sürüyorlar. Emeklilik şirketleri, yeni yönetmelik ile hayat sigortasının daha cazip hale geleceğinden endişe edip, bu durumun bireysel emeklilik sistemi açısından sakınca doğuracağına dikkat çekiyorlar.
Demir Hayat Sigorta Genel Müdürü Ali Ersoy, yeni yönetmelik ile Sermaye İtfa Sigortası adı altında ürünleri artık piyasaya sürebileceklerini belirterek, "Bu ürünün özelliği bir miktar parayı peşin ya da taksitli olarak hayat şirketine yatırıp, en az 10 yıllık süreyi dikkate alıp, sisteme dahil oluyorsunuz. Süre sonunda da size ödemeler başlıyor. Tamamen birikim içeren bir poliçe" dedi.
56 yaşına kadar beklenmez
Ali Ersoy, bireysel emeklilik sisteminin ise bir sigorta olmadığını ifade ederek, bu konuda şunları söyledi: "Eğer bir kişinin orta vadeli bir beklentisi varsa o zaman hayat poliçesi yaptırmalı. Çünkü bireysel emeklilikte 56 yaşına kadar emekli olamıyorsunuz. Tabii, önce çıkabilirsiniz ama o zaman da kesintilere maruz kalıyorsunuz. Eğer bir tüketicinin kısa ve orta vadeli hedefleri varsa, 56 yaşını beklemeden de kendine gelir oluşturmak istiyorsa, o zaman hayat sigortasını tercih edecek." Ali Ersoy, "Bireysel emeklilikte vergi teşvikinin hayat sigortalarına göre daha fazla yüksek olması, tüketicinin bireysel emekliliği tercih etmesine neden olmaz mı?" sorusunu ise şöyle yanıtladı: "Bizce olmaz. 10. yılını dolduran bir sigortalının birikiminin yüzde 10’u vergiden muaf, geri kalan kısmı yüzde 10 stopaja tabi oluyor. 10 yıldan önce ayrılırsanız böyle bir muafiyet sözkonusu değil, yüzde 15 stopaj ödüyorsunuz. Aynı sigortalı bireysel emekliliğe dahil olsaydı 56 yaşını doldurduktan sonra birikiminin yüzde 25’i vergiden muaf, geri kalan yüzde 5 stopaja tabi olacaktı. Biri yüzde 10, diğeri yüzde 5 ve ortada da 56 yaşına kadar bekleme süresi var. Bunu da artık tüketicinin tercihine bırakmalı." Bireysel emeklilik şirketleri ise, yeni uygulama ile hayat sigortası şirketlerinin kısa zamanda piyasaya kendileri için son derece avantajlı ürünler sunabileceğini belirterek, yönetmelikteki birçok maddenin haksız rekabete yolaçacağını vurguluyorlar.
Bireyselciler rahatsız
Bireysel emeklilik şirketlerinin temsilcileri, yeni yönetmelik ile hayat sigortalarında gider payı ve aracı komisyonlarıyla ilgili sınırlamaların kaldırılmasının, sigortalılar açısından şikayetlere yolaçacağını ve bu uygulamanın sigortalıların aleyhine gelişeceğini de belirtiyorlar. Emeklilik şirketi yöneticileri, bireysel emeklilik sisteminde şirketlerin kesebilecekleri giriş aidatı, yönetim ve fon işletim giderleri hakkında sınırlamalar bulunduğunu da hatırlatarak, "Giriş aidatında bu sınır brüt asgari ücretin yarısıdır. Yönetim gideri kesintisi için katkı payları üzerinden en fazla yüzde 8, fon işletim gideri için de günlük fon net varlık değeri üzerinden günlük azami yüzbinde 10 oranında kesinti yapılmaktadır. Bu durumda bireysel emeklilik sisteminde şirketlerin yapabilecekleri kesintiler ile ilgili ciddi sınırlamalar olmasına karşın, hayat sigortası ürünlerinde gider payı ve komisyonlara ilişkin tüm sınırlamaların kaldırılmış olması sektörler arasında eşitsizlik yaratmaktadır" diyorlar.
Emeklilik şirketi yetkilileri hem bireysel emeklilik hem de hayat sigortasından erken ayrılma konusunda da haksızlık olduğunu savunarak, bireysel emeklilikte erken ayrılma durumunda yapılan kesintilerin gelir vergisi olduğunu yani, devlete gelir kaydedildiğini, oysa hayat sigortasında yapılan kesintilerin şirketin gelir hanesine girdiğine dikkat çekiyorlar.