Güncelleme Tarihi:
İstanbul başta olmak üzere farklı şehirlerde, yolda ikna edilerek İngilizce eğitim seti satın aldıkları kişiler tarafından dolandırıldığını iddia eden onlarca kişinin, Tüketici Hakem Heyetleri’ne başvurduğu ortaya çıktı. Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu, bu yöntemi kullananların vatandaşları ikna edebilmek için özellikle sempatik gençleri seçtiğini belirterek, "İnanın açıkça dolandırıcılık yapılıyor" dedi.
NASIL DOLANDIRILDIKLARINI ANLATTILAR
Yeni bir dolandırıcılık yöntemi daha ortaya çıktı. İddiaya göre, kendilerini üniversite öğrencisi olarak tanıtan bu kişiler, ikna ettikleri kişilere form doldurtarak internet üzerinden verilen İngilizce eğitim seti satıyor ve 14 gün içinde iptal etme hakları olduğunu belirtiliyor. Ancak form doldurulmasından ardından 15. gün internet üzerinden bir ders dahi almayan mağdurlara telefon edilerek borçları olduğu belirtilerek para isteniyor. Başta İstanbul olmak üzere farklı şehirlerde dolandırıldığını belirten mağdurlar da Tüketici Hakem Heyetleri’ne başvurdu. Aralarında öğrencilerin de olduğu mağdurlar nasıl dolandırıldıklarını da Demirören Haber Ajansı’na (DHA) anlattı.
"AİLEMDEN UZAKTAYIM, ZOR DURUMDAYIM DİYEREK KANDIRDILAR"
Mağdurlardan Samet Ülbeği, bu yöntemle dolandırılan yüzlerce insandan biri olduğunu belirterek, şunları anlattı:
"İş yerime kendilerini üniversite öğrencisi olarak tanıtan iki kişi geldi, internet üzerinden kullanılabilecek İngilizce eğitim seti için bize form doldurttular. Ücretsiz bir şekilde 7 gün bu seti kullanabileceğimizi söylediler. Biz de öğrencilere bir faydamız olsun, iyilik yapalım, diye formu doldurduk. Bize 14 gün içerisinde iptal etme hakkımızın olduğunu söylediler, biz de bu hakkımıza güvenerekten o formu imzaladık, yoksa imzalamazdık. Beni 15’inci gün ’Bin 500 TL borcunuz var’ diye aradılar, ben de görmediğim bir dersin ücretini ödemeyeceğimi, öğrencilere yardımcı olmak istediğim için imza attığımı söyledim. Bir tek ben değil milyonlarca kişiyi bu şekilde mağdur etmişler. Benim bu parayı ödeyecek gücüm yok, avukata bunu ödeyemeyeceğimi ve maddi durumum yetersiz olduğunu söylüyorum ancak ’Bizi ilgilendirmez bu borcu ödemek zorundasınız yoksa sizi cezaevine atarız’, şeklinde konuşuluyor. Karşımızda olan kişi üniversite öğrencisi olarak kendisini tanıtıyor. ’Zor durumdayım, ailem burada değil’ dediler, biz de buna kayıtsız kalamayıp insanlık görevimizi yaptık ama bunun sonucu böyle olmaması lazımdı."
"AKRABALARIMA BİLE ULAŞIP TEHDİT EDİYORLAR"
Mağdur Samet Ülbeği, bu kişilerin şaşırtıcı bir şekilde yurt dışındaki akrabalarına bile ulaştığını söyleyerek "Benim Türkiye'de dahi olmayan akrabalarımı arayıp ’Bugün 2 bin TL yatırmazsanız yeğeninizi cezaevine atacağız’ diye tehdit ediyorlar. Şu an bana gelen kağıtta 3 bin 800 TL borcum gözüküyor, aileme atılan mesajda 9 bin 10 bin TL borcum olduğu yazıyor. Ancak, 2 bin TL peşin olarak ödeme yaptığım takdirde bu borcun kapatılacağı söyleniyor" diye konuştu.
"BİR GÜNDE 800 ŞİKAYET BAŞVURUSU YAPILMIŞ"
Eskişehir’de bu yöntem ile dolandırıldığını söyleyen Yavuz Selim Duman ise yaşadığı olayı şöyle anlattı:
"Biz üniversite öğrencisiydik. Eskişehirde arkadaşımla gezerken biri geldi yanımıza ’Ağabey biz öğrenciyiz, bu form doldurma işinden para kazanıyoruz, internet üzerinden İngilizce eğitimi satıyoruz. Sisteme giriş yaptıktan sonra 14 gün içerisinde iptal edersiniz, bu iptalden sonra herhangi bir sıkıntı yaşamazsınız’ dedi. Size bir kağıt imzalatıyor, bu resmi bir senet, 14 gün dolmadan önce firmayı aradım ama ulaşamadım. Formu doldurduktan sonra 15’inci gün bizi ’Bin 500 TL borcunuz var’ diye aradılar. ’Dilerseniz bunu taksit yapalım, eğer peşin öderseniz de 800 TL ödeyip borcunuzu kapatabilirsiniz’ dediler. Ben arkadaşa yardımcı olmak maksadıyla imza attığımızı söyledim. Daha sonra Tüketici Hakem Heyeti’ne gittim, dilekçemi yazdım. Bahsi geçen firma hakkında sadece o gün 800 ila bin arasında şikayet başvurusu olduğunu söylediler. Bize verilen karar, toplu kararla neyse ki biz bu ücreti ödemedik."
"TÜRKİYENİN DÖRT BİR YANINDA MAĞDURLAR VAR"
Şikayet formlarında yaşadığı durumu paylaştığını söyleyen Duman, "Beni Trabzon, Konya, Diyarbakır, İstanbul ve Türkiye'nin birçok ilinden çok sayıda insan aradı. ’Bizim başımıza da geldi, nasıl bu işi hallettin’ diye bana onlarca telefon geliyor" dedi. Duman, lehine karar çıkmasının üstünden 6 ay geçmiş olmasına rağmen, firmanın evraklarının aslını göndermediğini de belirtti.
EĞİTİM VERİYORLAR
Bu yöntemi kullananların vatandaşları ikna edebilmek için özellikle sempatik gençleri seçtiğini ifade eden Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu, "İnanın açıkça dolandırıcılık yapılıyor. Özellikle seçilen bu öğrenciler, belirli bir eğitimden geçiriliyor. Vatandaşları, ’Kampanyamız var, 5 bin TL’lik bir seti size 2 bin 500 TL’ye vereceğiz. İstemiyorsanız bile lütfen imzalayın, ben de öğrenciyim, öğrenci öğrencinin halinden anlar. Paraya ihtiyacım var, primimi alayım siz zaten 14 zarfında cayma hakkına sahipsiniz" diyerek açıkça kandırıyorlar" dedi.
"TÜRKİYENİN HER YERİNDELER"
Aydın Ağaoğlu, bu firmaların Türkiye’nin her yerinde faaliyet gösterdiklerini belirterek, "Ruhsat için bir vilayetin Ticaret Müdürlüğü’nden gidip izin alıyorlar o Ticaret Müdürlüğü gelen şikayetlerden ötürü ruhsatını iptal ediyor ancak, başka bir vilayete gidip oradan da izin alıyorlar" dedi. Bu konuda yüz binlerce insanın mağdur olduğunu söyleyen Aydın Ağaoğlu, çoğunlukla öğrencilerin ailelerinden korktuğunu ve arkadaşlarından borç alıp talep edilen bu miktarı ödediğini belirterek, "Avukata gidenin avukata verecek parası yok, zaten talep edilen bedel 2 bin 500 TL, avukatın talep ettiği bedel de bundan aşağı olmadığından çoğunlukla vatandaşlar bunu ödemek zorunda kalıyor" diye konuştu.
"TÜKETİCİ CAYMA HAKKINI KULLANMAK İÇİN 14 GÜN İLE SINIRLI DEĞİLDİR"
Tüketici Kanunu’na göre bu tür satışların yapılabilmesi için Ticaret Bakanlığı’ndan satıcı firmanın ruhsat alması ve bu ruhsat numarasını da sözleşmesinde belirtmesi gerektiğini söyleyen Ağaoğlu, "Tüketici 14 gün dolmadan firmayı telefonla arayıp sözleşmeden caydığını bildiriyor. Karşı tarafta, ’Tamam işleme alındı’ diyor ancak, 14 gün dolduktan sonra ’Bize yazılı olarak bildirmediğin için ispat edemezsin’ diyerek hakkında icra takibi başlatılıyor. Burada en önemli nokta karşısındaki kişi ’Sonra cayarsın bir telefon yeter’ dediğinde tüketiciyi kandırmış oluyor. Kanan öğrenci de daha sonra icra tehdidi ile karşı karşıya kalıyor ama korkmasınlar Tüketici Kanunu’nda açık hüküm var. Tüketici ’Bana yazılı cayma formu vermediler, doğru bilgilendirilme de bulunulmadı’ derse haklı duruma geçebilir" dedi.
Ağaoğlu, bununla ilgili olarak iş yeri dışında yapılan sözleşmeler yönetmeliğinin 9’uncu madde 2’inci fıkrasına göre yönetmeliğe aykırı bir durum söz konusuysa, tüketicinin cayma hakkını kullanmak için 14 gün ile sınırlı olmadığını bu sürenin her halükarda bir yıl daha uzayacağını belirterek, "Benzer şekilde mağdur olanların, hiç zaman kaybetmeden firmanın adres, faks ve e-posta adreslerine yazılı olarak cayma hakkını kullandığını bildirip bir kopyasını saklamaları gerekiyor. Ancak, sözleşme iade edilmediği takdirde Tüketici Hakem Heyetleri’ne başvurup sözleşme iptaline karar verilmesi istenmeli."