Güncelleme Tarihi:
Piyasalar tam 365 gün sonra yine 22 Mayıs gerginliği yaşanıyor. Önce bu akşam Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) toplantı tutanağında özellikle faiz artırımının zamanlaması konusunda çıkacak mesajlar, ardından da yarın TC Merkez Bankası'nın alacağı faiz kararı, son dönemlerde görece sakin seyreden piyasaların seyrini somut bir şekilde değiştirebilir.
22 MAYIS KABUSU
Piyasaların önündeki iki kritik dönemeçte olabilecekleri incelemeden önce filmi bir sene geriye almakta fayda var. 22 Mayıs 2013'te o dönemin Fed Başkanı Ben Bernanke ABD Kongresi'ndeki konuşmasında parasal genişlemeye önümüzdeki dönemde azaltılarak son vereceğini açıklamıştı. Açıklamanın ardından Eylül 2012'den bu yana ABD kaynaklı sıcak paranın da etkisi ile olumlu atmosfer yaşayan gelişen ülkeler piyasaları 22 Mayıs'tan itibaren büyük dalgalanma sürecine girdi. Geçen seneden bugüne TL dolar karşısında yüzde 14 değer kaybetti. Dolar bir senede 1.85 TL'den 2.11 TL'ye kadar yükseldi.
15 MAYIS UYARI ATEŞİ Mİ?
Son haftalarda Fed'in varlık alım azaltımının düzene de girmesiyle birlikte dolar/TL cephesinde sakinlik görülmüştü. Dolar 13 Mayıs'ta 2.06 TL'ye kadar geriledi. Ancak 15 Mayıs'tan itibaren dolar TL karşısında olduğu gibi "kırılgan beşli" olarak adlandırılan gelişen ülkelerin para birimlerine karşı da değer kazandı. ABD enflasyonunun 15 Mayıs'ta yüzde 2'ye yükselerek Fed'in daha önce belirttiği hedefi yakalamış olması TL ve diğer gelişen ülkeler kurlarında yüzde 0,5 ile yüzde 1 arasında değer kayıplarına yol açtı.
Doların bu yukarı yönlü hareketi son haftalarda piyasaların rahat olduğu Fed konusunun yeniden açılmasına yol açtı. Kimi uzmanlara göre Fed'in faiz artırma zamanlamasının erkene çekmesi tutanakların satır arasında gündeme gelebilir. Bu durumda da geçtiğimiz sene 22 Mayıs'ta yaşanan dalgalanmanın bir benzeri görülebilir.
FED'DEN ERKEN FAİZ ARTIRIMI ÇIKARSA PİYASA YİNE DALGALANABİLİR
ALB Menkul Araştırma Müdürü Yeliz Karabulut'a göre bu senaryo piyasada yeni dalgalanmaların kapısını açacak. Fed'in para musluklarını daha da kısabileceğini belirten Yeliz Karabulut "15 Mayıs 2014’e kadar yıl başından bu yana görülen rahatlık aslında kendine pek göstermese de 15 Mayıs itibariyla bozuldu; çünkü FED’in enflasyon hedefine ulaşması ile birlikte gelişmekte olan para birimlerinde yeniden fiyatlamalar başladı. Bu sefer ABD’nin faiz artırımının ön planda olacağı bir fiyatlama olması beklenebilir. Kur artışının Haziran ayına doğru hızlanması halinde teknik olarak 2.10’un üzerinde faiz indirimine gidemeyeceği hatta 2.1750’nin aşılması halinde ise tekrar faiz artırımına gidebileceğini düşünüyorum" diye konuştu.
YURTİÇİ GELİŞMELER ETKİLEDİ
Kritik virajlar yaklaşırken dolar/TL cephesinde yurtiçi gelişmeler de etkili oluyor. Integral Menkul Değerler Ekonomik Araştırma Müdürü Egemen Candır yurtiçinde dolar talebinin arttığına dikkat çekerken "Seçimler sonrası siyasi tansiyondaki gevşeme ile düşük volatilite ortamının bu döviz tasarrufu sahipleri tarafından döviz alma fırsatı olarak değerlendirildiğini görüyoruz. Aynı zamanda, Soma felaketi sonrası gerçekleşen bir kısım protestoların da yabancı bankalar açısından TL’de kar realizasyonu mazereti olarak değerlendirilmesi Dolar/TL’yi 2,08-2,09 bandının üzerine taşımış durumda. İki haftalık süre içerisinde yüzde 7’den yüzde 9,5’e artış gösteren TL volatilitesi de bunu destekliyor. Kısaca, bizim kurumuzdaki hareketlenme, iç gerginlik olasılıkları, yüksek enflasyon ortamına rağmen TCMB’nin faiz indirme endişeleri ve gerçek kişi döviz talebindeki istikrardan kaynaklanmakta" diye konuştu.
"FAİZ İNDİRİMİ İÇİN DOĞRU ZAMAN DEĞİL"
Kimi uzmanlar ise Fed'den parasal sıkılaştırma beklemiyor. Standard Bank Gelişen Piyasalar Ekonomisti Timothy Ash Fed'den parasal sıkılaştırma beklemediğini söylerken TL'nin de şimdiki 2.11 TL seviyelerinin iyi seviyeler olduğunu belirtti. Ash buna rağmen yarın gerçekleştirilecek Merkez Bankası Para Politikası toplantısında faiz indirimine gidilmemesi gerektiğini belirtti. Ash "Enflasyon yükselirken ve ekonomik büyümede henüz herhangi bir sorun gözükmezken faiz indirimi ancak bankanın bağımsızlığının sorgulanmasına yol açar. Başbakan Erdoğan ne kadar faiz indiriminden konuşursa bankanın bu indirimi gerçekleştirmesi de o kadar zor olur" diye konuştu.
Piyasalar için bu akşam saat 21'de açıklanacak Fed tutanaklarıyla başlayan ve yarın 14'te açıklanacak TC Merkez Bankası faiz kararıyla olan zaman periyotu kritik bir dönem olacak. Yeni bir 22 Mayıs sendromu yaşanıp yaşanmayacağını ise başta Fed olmak üzere TC Merkez Bankası'nın açıklayacağı faiz kararı belirleyici olacak.