Yatırım fonları getiride faizi geçti

YATIRIM fonlarının çeşitliliği artarken, getiride de fonlar, yatırımcının yüzünü güldürüyor. Türkiye’de 400 yatırım fonu bulunuyor ve fonlar, tasarruf sahibinin tek başına erişiminin güç olduğu piyasalar ve yatırım araçlarına erişimini sağlıyor. Yatırım amaçlı fon pazarında borçlanma araçları fonları ön plana çıkıyor. Yaklaşık 15 milyar lirayı bulan fon pazarının üçte biri borçlanma araçlarından oluşuyor. Özel sektör borçlanma araçları ve eurobond fonları piyasada en çok talep gören enstrümanların başında geliyor. Farklı yatırım araçlarına yatırım yapan değişken fonlar ve fon sepeti fonları da pazarın üçte birlik tutarını oluştururken, özellikle son dönemde mevduatla yarışan fonların yıldızı parlıyor. Nitekim 2016’da yatırım fonlarının getirisi mevduat getirisini geride bıraktı.

Ak Portföy Genel Müdürü Dr. Alp Keler, son dönemde TL mevduat faizlerindeki yukarı hareketliliğe rağmen yatırım fonları piyasasında büyüme yaşandığını belirterek, “Bunun sebeplerinin başında son iki yılda oluşan olumlu getiriler var. Mevduat faizinin üzerinde getiri sağlamayı hedefleyen yatırım fonları, kayda değer bir büyüme sağladı. Piyasa şartları ne olursa olsun mevduatın üzerinde getiri sağlamayı hedefleyen bu ürünlere yatırımcılar da ilgi gösteriyor” dedi.

VERGİ AVANTAJI VAR

Alp Keler, yatırım fonlarının tasarruf sahiplerine ciddi avantajlar sunduğunu ifade ederek, şunları söyledi: “Öncelikle fonlar, tasarruf sahibinin erişiminin çok kolay olmadığı varlıklara erişimini sağlıyor ve varlık çeşitlendirme konusunda çok kolay bir paket çözüm sunuyor. Varlık seçimi konusundaki uzmanlık, yatırımcı için çok büyük bir avantaj. Fonlar, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından sınırları oldukça kesin çizgilerle belirlenmiş bir regülasyonla sıkı şekilde denetleniyor ve fon payları Takasbank’ta yatırımcı adına saklanıyor. Ayrıca fonlar, yüzde 10 stopaj oranı ile tasarruf sahiplerine kayda değer vergi etkinliği sağlıyor. Hisse yoğun fonlarda ise stopaj oranı sıfır.”

MEVDUATTAKİ YÜKSELİŞ

İş Portföy Genel Müdürü Tevfik Eraslan, mevduat faizindeki yükselişe değinerek, ortalama mevduat yatırımının yılbaşından Mayıs ayı ortasına kadar brüt yüzde 3,42 getiri sunarken, yatırım fonlarının vergi öncesi ağırlıklı ortalama getirisinin yüzde 4,60 olduğunu söyledi. Eraslan, portföyünde yurt dışı yatırım araçlarını barındıran fonların 2016 yılında getiri açısından ön planda yer aldığını vurgulayarak, “2016 yılında yatırım fonlarının getirisi mevduat getirisini geride bıraktı. 2017 yılbaşından, 15 Mayıs 2017 tarihine kadar da hisse senedi yoğunluklu stratejilere sahip fonların getirilerinin ön plana çıktığı görülüyor. Yurt dışı hisse ve altın fonları ile eurobond fonları da getiri açısından hisse senedi fonlarının hemen arkasında yer alıyor. Bu dönemde ağırlıklı ortalama yatırım fonu getirileri yüzde 4,60 olarak gerçekleşti” dedi.

YATIRIMCI İÇİN CAZİP

Tevfik Eraslan, yatırım fonlarının küçük yatırımcılara sağladığı en önemli avantajın, tasarruflarının profesyonel şekilde yönetilerek, çeşitlendirilmiş portföyler üzerinden yatırıma yönlendirebilmelerini sağlamak olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Bir başka deyişle yatırım fonları, günümüzün volatil global ve yerel finansal piyasa koşullarında yatırımcıların, finans profesyonellerinin hizmetinden yararlanabilmesine olanak sağlamaktadır. Bu sayede yatırımcılar birikim ve servetlerini yatırıma yönlendirirken, finans piyasalarını anlık olarak izlemek ve veri akışına bağlı olarak hızlı şekilde karar almak külfetinden kurtulmuş olmaktadır.”

2017’DE EN İYİ GETİRİ HİSSE SENEDİNDE

Ak Portföy Genel Müdürü Dr. Alp Keler, 2017’nin ilk 5 ayında yatırım fonları piyasasının genelinde tatmin edici getiriler olduğunu belirterek şunları söyledi: “Geçen senenin tersine en iyi getiri sağlayan fonlar yüzde 30’lara varan artışlar ile yurtiçi hisse senedi fonları. Ardından yüzde 20’lere varan getiriler ile yabancı hisse senedi fonları geliyor. Çoklu varlık stratejisi ile yönetilen ve özellikle hisse senetlerine de yer veren değişken fonlar olumlu sonuçlar verirken, yabancı borçlanma araçları yani, eurobond ve altın fonları da ilk 5 ayda yüzde 9’lara varan dönemsel getiriler ile başarılı enstrümanlar arasında yer aldı. Mevduat ise yılın aynı döneminde kabaca yüzde 5’ler civarında brüt getiri sundu diyebiliriz.”

GAYRİMENKUL FONLARINA TALEP YÜKSEK

Son dönemde fon pazarına gayrimenkul yatırım fonları da eklendi ve yatırımcılardan da talep görmeye başladı. Alp Keler, çıkardıkları gayrimenkul yatırım fonu ile yüksek değer artışı ve kira getirisi sunan A sınıfı ofisler başta olmak üzere ticari gayrimenkullere yatırım fırsatı sunduklarını belirterek, “Gayrimenkul fonu, BES, sigorta şirketleri gibi kurumsal yatırımcıların yanısıra bireysel yatırımcılardan da yüksek talep gördü. Tasarruf sahipleri, erişimin kolay olmadığı, gayrimenkul piyasasının en cazip segmentine yatırım yapma fırsatı buluyor. Gayrimenkullerin kira getirisinin ise dolar bazında yüzde 7 çevresinde olmasını hedefliyoruz. Kısa zamanda 120 milyon TL varlık büyüklüğünü aşan fonun 400 milyon TL’ye ulaşmasını bekliyorum” dedi.
Tevfik Eraslan, kurdukları gayrimenkul fonu ile yatırımcıların gayrimenkul yatırımlarını çok daha kolay, güvenilir, likit bir şekilde yapabilmelerini sağladıklarını ifade ederek, şunları söyledi: “Ayrıca birey olarak yapılamayacak büyük ölçekli ve yüksek verimli gayrimenkul yatırımlarına erişime imkan tanıyor olacağız. Hedefimiz, yatırımcıların küçük birikimleri ile yüksek değer artışı ve kira geliri potansiyeli olan ticari gayrimenkullere yatırım imkânı sağlamak. Yatırımcılar, birçok gayrimenkule aynı anda yatırım yaparak risklerini dağıtırken gayrimenkul sahibi olmanın getirdiği birçok sorumluluğu profesyonel yöneticilere devretmiş olacaklar.”

TÜRK YATIRIMCISI KISA VADE İSTİYOR

İş Portföy Genel Müdürü Tevfik Eraslan, yatırım fonlarının farklı kategorilerde finansal ürünlere yatırım yaptığını ve yatırımcılara ürün çeşitliliği sunduğunu belirterek, şunları söyledi: “Türk yatırımcısı geleneksel olarak kısa vadeli yatırım stratejisine sahip yatırım fonlarını tercih etmekte. Ayrıca fon tercihleri arasında ana strateji olarak sabit getirili menkul kıymetlere yatırım yapan yatırım fonlar öne çıkmakta. Yatırımcıların kısa vadeli yatırım ufkuna sahip para piyasası ve kısa vadeli borçlanma araçları fonlarına yönelik tercihleri geçmişten gelen yerleşik alışkanlıkların bir sonucu. Son dönemde ise yatırımcılar özel sektör borçlanma araçları, değişken ve fon sepeti fonlarına ilgi göstermekte.”