Yatırım dünyasında kazananlar ve kaybedenler

Güncelleme Tarihi:

Yatırım dünyasında kazananlar ve kaybedenler
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 05, 2006 10:37

Hatırlayacağınız üzere, 2006 başı ile birlikte, yatırım araçlarının vergilendirilmesi konusunda GVK’nun Geçici 67. maddesi ile çok önemli düzenlemeler yürürlüğe girdi. Ancak, 27 Haziran’da Meclis’te kabul edilmekle birlikte Cumhurbaşkanı onayından henüz geçmemiş 5527 sayılı yasa, bu düzenlemelerde oldukça önemli değişiklikler yaptı. 5527 sayılı yasa; HB-DT faizleri ile alım-satım gelirleri, hisse senedi alım-satım gelirleri, yatırım fonlarının kendileri ile yatırım fonu nedeniyle gelir elde edenlerin vergilendirilmesinde ve en önemlisi yatırımcı profilinde önemli değişikliklere neden olacak diyebiliriz.

Haberin Devamı

Geçici 67. madde, neredeyse yılın yalnızca ilk yarısında uygulanabildi. Dilerseniz, 2005’te durum neydi, 2006’da başında ne oldu ve yeni kabul edilen yasa ile yatırım dünyasında kim nasıl vergi ödeyecek, yerimiz yettiğince bir

/images/100/0x0/55ea6104f018fbb8f87c175e
karşılaştırma yapalım.

HB/DT Faizleri: HB/DT faiz gelirlerinde 2005’te geçerli mevzuat uyarınca, tevkifat oranı % 0’idi. Bunun yanı sıra, gerek indirim oranı (%53,7) ve gerekse belirli bir istisna tutarının(174.033,88 YTL) bulunması nedeniyle küçük yerli yatırımcı beyanname de vermiyor ve vergi ödemiyordu. Yabancı yatırımcı (dar mükellef) ise elde ettiği faiz geliri için ne yıllık beyanname veriyor, ne de kesinti suretiyle vergi ödüyor idi.

Geçici 67. madde düzenlemesiyle, yerli-yabancı herkes % 15 oranında vergi öder hale getirildi.
5527 sayılı yasa ile ise, yabancı yatırımcılar için vergi kesintisi oranı “0” olarak belirlendi. Beyan da söz konusu değil. Dolayısıyla, yabancı yatırımcı, 2005’teki durumuna geri döndü. Ancak yerli küçük yatırımcı 2005’te belli şartlarla vergi ödemezken şimdi % 15 (basına dağıtılan bilgi notuna göre ise % 10) vergi ödeyecek.

HB/DT Alım Satım Geliri: 31.12.2005 tarihi itibariyle geçerli mevzuat uyarınca; gerek yerli gerekse yabancı yatırımcı TEFE endekslemesi uyguladıktan sonra kalan kazanç tutarından belli bir istisna tutarını (174.033,88 YTL) düşüyor ve yıllık ya da münferit beyanname ile beyan ederek gelirinin vergisini ödüyor idi.
Geçici 67. madde düzenlemesiyle yerli-yabancı herkes % 15 oranında vergi öder hale getirildi.
5527 sayılı yasa ile ise, yabancı yatırımcılar için vergi kesintisi oranı “0” olarak belirlendi. Beyan da söz konusu değil. Dolayısıyla, yabancı yatırımcı, 2005’teki durumundan çok daha iyi konuma geldi. Ancak, yerli küçük yatırımcı 2005’te belli şartlarla vergi ödemezken şimdi % 15 (basına dağıtılan bilgi notuna göre ise % 10) vergi ödeyecek.
Dengesizlik eurobondlar konusunda da mevcut. Buna göre, yeni yasa ile, yabancı kişi ve kurumlar, eurobondlar nedeniyle sağlamış oldukları kazanç ve iratlar için ne kesinti ne de beyan usulüyle, hiçbir şekilde vergi ödemeyecekler.

Hisse Senedi Alım-Satım Geliri: Borsada vergisiz kazanç için 2005’te geçerli mevzuat uyarınca elde tutma süresi hem yerli hem de yabancı yatırımcı için üç ay idi. Üç ay içinde satılan hisse senedinin geliri ise belli şartlarla yıllık ya da münferit beyanname ile beyan ediliyordu.
Geçici 67. madde düzenlemesiyle; süre bir yıla çıkarıldı ve bir yıldan az süreyle elde tutulan hisse senedi alım-satım geliri için yerli-yabancı herkes % 15 oranında vergi öder hale getirildi, beyanname verme zorunluluğu kaldırıldı.
5527 sayılı yasa ile ise, bir yıllık süre yine var, ama yalnızca yerli yatırımcı için. Yabancı yatırımcılar ise ne kesinti suretiyle vergi ödeyecekler, ne de beyanda bulunacaklar.
Düzenlemeler özetle bu şekilde. Bahsettiğimiz bu uygulamalar yasanın Resmi Gazete’de yayımlanması ile yürürlüğe girecek. Yeni yasada bir de yatırım fonları konusunda 1.10.2006 itibariyle yürürlüğe girecek düzenlemeler var. Kısaca, bu düzenlemeleri de özetleyelim.
Eski uygulamada yatırım fonlarının, kurumlar vergisinden istisna portföy kazançları üzerinden tevkifat yapılıyor, (borsa fonları hariç), buna karşılık bu fonların katılma belgelerinden (borsa yatırım fonlar hariç) elde edilen kar payları, yani günlük tabiriyle yatırım fonlarının alım-satım gelirleri vergilendirilmiyordu.

5527 sayılı yasa ile ise vergilemenin hem portföy kazançları üzerinden (borsa yatırım fonları dahil), hem de alım-satım esnasında yapılabilmesi mümkün. Bu yasa ile Bakanlar Kurulu’na verilen yetki, mükerrer vergilemeyi önleyecek şekilde ve sanırım yatırımcı nezdinde vergileme yapılması şeklinde kullanılacak. Şayet bu yapılırsa, yerli yatırımcı bu vergiyi öderken yabancı yatırımcı ödemeyecek. Bana göre, vatandaşın en çok rağbet ettiği yatırım araçlarından biri olan yatırım fonlarında vergilemenin katılma belgelerinin elden çıkarılması aşamasında yapılması mali anestezi ilkeleri doğrultusunda hiç de uygun olmayacaktır. Zira, gerek matikler ve gerekse internet aracılığıyla kolaylıkla yapılan yatırım fonu işlemlerinde vatandaşın ekranda kesilen bir vergi tutarı görmesi hiç de hoşuna gitmeyecektir. Ödenen vergi tutarının aynı olmasına rağmen, bu psikolojik etkinin, yatırım fonlarına olan rağbeti azaltabileceğini düşünüyorum.
Bununla birlikte, sürekli olarak portföyünün en az  % 51'i İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören hisse senetlerinden oluşan yatırım fonlarının bir yıldan fazla süreyle elde tutulan katılma belgelerinin elden çıkarılmasında, kazanç üzerinden hiçbir şekilde tevkifat yapılmayacak. Bu konu, yerli yatırımcı için yasa ile güvence altına alınmış durumda.

Yol Kazası

Öyle görünüyor ki, otobanda süratle ilerlerken bir arızayla karşılaştık ve durup kontrollerimizi yapıyoruz.
Şunu da söyleyelim, alınan tedbirlerin, mukimlik ilkesine uygun tedbirler olduğu anlaşılıyor. Ama bu ilkede hep güçlü olan kazanır.

Haberin Devamı

Not: 05.07.2006 tarihli Referans Gazetesinde yayımlanmıştır.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!