Güncelleme Tarihi:
Yaklaşık 5 yıl önce kurulduklarını söyleyen Salur, hızla büyüyerek günde 75 bin siparişi müşterilerine teslim eder duruma geldiklerini söyledi. Türkiye’de ilk koronavirüs vakasının açıklanmasından sonra hem üye sayısında hem de siparişlerde büyük artış yaşandığını kaydeden Salur, koronavirüsün yurtdışındaki artış hızını gördükten hemen sonra tüm ekibiyle yeni senaryolara hazırlandıklarını ve müşterilere yanıt verebilmek için plan yaptıklarını anlattı.
Böyle bir organizasyona hazır mıydınız?
Yurtdışında neler yaşandığını takip ediyorduk. Koronavirüs salgınının büyüyeceğini görüyorduk. Getir’in konumunun farklı olacağını gördük. Getir canınız çektiğinde bir şey aldığınız, daha çok atıştırmalık sipariş ettiğiniz ya da eksiğinizi tamamladığınız bir uygulamaydı. Koronavirüs ile birlikte Getir’den temel ihtiyaç maddeleri, pirinç, makarna, baklagil, yağ vs siparişleri hızla arttı.
Getir uygulaması da daha çok gençlerin tercih ettiği bir uygulamaydı…
Aynen. Ancak vaka tespitinden hemen sonra uygulamayı indirme oranı yüzde 60 arttı. Sepet tutarı yüzde 50, iş hacmi de yüzde 65 artış gösterdi. Biz haftalık alışveriş yapılan bir uygulama değildik ama bu virüs olayıyla ana alışveriş kanalı olduk. Örneğin makarna satışlarımız ilk hafta yüzde 22 arttı. Şunu söylemeliyiz, Getir bundan 5 yıl önce 10 dakikada teslimat işini başlatan ilk şirket. Dünyada bu hizmet bizden kopyalandı. Amerika’dan bir takipçi, Türkiye’de iyi ki Getir var yazmış sosyal medyadan. Ever Amerika’da da var benzer şirketler ama bu kadar kısa sürede ve bu kadar düşük ücretle değil.
Korona günleriyle birlikte artan taleplere yetişebildiniz mi?
Mal talebi yüzde 150 arttı. Yetişemez hale geldik. Ama en az sorunu biz yaşadık. Biz müşterilerin talebinin normalde yüzde 98’ini karşılarız. Yüksek talep döneminde yüzde 93’e indi. Müşterilere 10-15 dakikada giderken, biraz daha geç gittik. Normal zamanda değerimiz hızdır ama Koronalı günlerde hızdan çok en çok sayıda insana temel ihtiyaç ürünlerini göndermeye odaklandık.
Bu Pazartesi ihtiyaç sahiplerine gideceksiniz. Projeye nasıl başlandı?
Valilik ile görüşmeler yaptık. 50 bin 65 yaş üstü vatandaşımıza hayır için gideceğiz. Bunu İstanbul Valiliği organizasyonunda gerçekleştireceğiz. Biz ilk 10 bin koliyi Getir olarak yapıyoruz. Farklı bağışçılar da olacak. Valiliğe şimdiden talepler geldi.
İhtiyaç sahiplerini Valilik mi belirleyecek?
İhtiyaç sahiplerini Valilik biliyor. Bize adresler veriliyor. Çalışmaya başladık. Bize 50 bin adres veriliyor. Harita mühendislerimiz çalışıyor. Bu sefer motorlu kuryelerle değil, araçlarla yapacağız. Yaşlılar Getir uygulamasını kullanmadan bu servisi alacak. Pazartesi gününden itibaren 6 hafta 250-300 arkadaşımız bu işle ilgilenecek.
ELDEN TESLİM BİTTİ
Siz hijyen konusunda ne tür tedbirler aldınız?
Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı önergelerini takip ediyoruz. Depolarımız dezenfekte edildi. Kuryelere eğitimler verildi. Uzmanların, 1.5 metreden yakın 2 dakika kalmak virüsün bulaşması için yeterli diye tanımı var. Getir kapıya bırakma alternatifini kullanıyor. Elden teslim etmiyoruz hiçbir müşteriye. Kapıya bıraktığımızda uygulamadan haber veriliyor. Dün bize evimize paket geldi, hala elden ele geliyor ve imza isteniyor. Kurye şirketleri eski usulleri bırakmalı. 1000 kişiden birinde sorun çıkacak diye birçok kişinin sağlığı tehlikeye atılmamalı.
YURTDIŞI PLANLARIMIZ DEĞİŞMEDİ
“Getir’e şu an tüm dünyada daha çok ihtiyaç var. Venture Capital fonları bizlerle ilgilenir hep. Bunlar bıçak gibi kesildi. Uber’in değeri yarıya düştü. Bize ise son bir haftada Londra’dan 2 fondan görüşme talebi geldi, yoğun olduğumuz için görüşemedik. Bizim gibi şirketlerin önemi artıyor. Bu görüşmeyi yaparken kullandığımız Zoom uygulaması gibi şirketlerin değeri artıyor. Seyahat kısıtlamaları kalktıktan sonra da Londra, Paris’te hizmete gireceğiz.”
HERKES HALKA HİZMET EDİYOR
Bu dijital çağ ve koronavirüsle birlikte dijital işlere hızla kayış yaşanacağını düşünüyor musunuz?
Dijital firmalar hızlı değişiyor. Migros, Banabi gibi firmalar hepimiz aynıyız. Hepimiz şu an halka hizmet ediyoruz. Parayı ileride kazanırız. Biz ticari olarak 3 liralık makarnayı satıyoruz, onu tedarik etmeye çalışıyoruz. Şunu görüyorum, bizler gibi dijital firmalar dönüşümü daha hızlı yakılıyor.
GETİR’DE 4500 KURYE ÇALIŞIYOR
Getir, İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli ve Bursa’da 163 depodan, 4 bin 500 kurye ile hizmet veriyor.