Yapı malzemeleri sektörü, Afrika'nın her bölgesini radarına aldı

İDDMİB açıklamasına göre, 2020'yi 21,8 milyar dolar ihracatla kapatan, geçen ay ise 2 milyar 534 milyon dolar ihracat gerçekleştiren yapı malzemeleri sektörü, istikrarlı büyümesini ihracat pazarlarını genişleterek sürdürüyor. Sektör için bu yılın öncelikli hedefi, 21,8 milyar dolar ihracat rakamını aşarak dünya ihracat sıralamasında ilk 10 arasına girebilmek olarak açıklandı. Bu hedefe ulaşmak için çalışmalar da hızlandı.

Açıklamada görüşlerine yer verilen İDDMİB Yönetim Kurulu Üyesi ve Türk Yapı Malzemeleri Sektör Komite Başkanı Serdar Urfalılar, bu hedefe ulaşmanın yolunun yeni ihracat pazarlarını keşfetmekten geçtiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Yapı malzemeleri sektörü, özellikle Afrika'nın kuzeyinde uzun yıllar boyunca başarılı işlere imza attı. Sektör olarak Sahraaltı Afrika'ya odaklanmaya başladık. Türk yapı malzemeleri sektörü, uzun süreden beri Kuzey Afrika'da etkin bir şekilde yer alıyor. Özellikle Libya'da büyük başarılara imza atarak bu ülkeyi bölge için bir üs gibi kullanıyorduk ve ürünlerimiz buradan Sahraaltı Afrika'ya yayılmaktaydı. Ancak son yıllarda bölgedeki üzücü olaylar sebebiyle buradaki ihracatımız sekteye uğradı ve biz de Sahraaltı Afrika'ya doğrudan nüfuz etme yoluna gittik. Bu yıl Afrika'nın hemen her bölgesini radarımıza aldık. Sahraaltı Afrika bizim için büyük bir potansiyel barındırıyor. Bu bölge ile ticaretimizi geliştirmek adına çalışmalarımızı başlattık."

Düzenledikleri Doğu Afrika, Batı Afrika, Cezayir içerikli webinarlarla ihracatçıyı bilgilendirip cesaretlendirdiklerini aktaran Urfalılar, gerçekleştirdikleri "Yapı Malzemeleri Kenya Uganda Sanal Ticaret Heyeti" ile planları somutlaştırdıklarını kaydetti. Urfalılar, "Heyetimiz, Türk firmaları için yeni ihracat kapıları açtı. 10 Türk firmamız, 97 yerel firmayla toplam 102 görüşme gerçekleştirdi. Bu heyetle birlikte Doğu Afrika'nın giriş kapısı Kenya'ya olan ihracatımızı artırıp bölgede daha aktif bir şekilde yer alacağımıza inancım tamdır." ifadelerini kullandı.

"YEŞİL MUTABAKAT VE KARBON VERGİSİ BİZİ VE İHRACATIMIZI DOĞRUDAN ETKİLEYEN BİR SÜREÇ"
Serdar Urfalılar, ham madde fiyatlarındaki artışlar nedeniyle maliyetlerin kontrol edilemez hale geldiğini vurgulayarak, fiyat artışlarının maliyetlerin artmasına sebep olduğunu, navlun fiyatlarının da astronomik olarak yükselmesinin maliyet konusunda firmaları zora soktuğunu aktardı.

Lojistik konusunda pandeminin geçmesini beklemekten daha etkili bir çözümün zor gibi gözüktüğünü belirten Urfalılar, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Çünkü sorun ticarette değil, boş konteyner ve gemi hattı bulabilmekte. Ülkelerin aldıkları önlemler sebebiyle gemiler boşaltım öncesi limanda bekliyor ve zaman kaybı oluyor. Bunun üstüne bir de sosyal mesafe sebebiyle işçi sayısının azaltılması eklenince konteynerlerin boşaltılıp geri dönmesi çok uzun zaman alıyor. Küresel deniz taşımacılığında ne yazık ki Türkiye'den önemli firmalar bulunmuyor ve bu durum ihracatçımızın alabileceği önlemler ve alternatifler konusunda elini kolunu bağlıyor."

Urfalılar, Avrupa'nın en büyük ticaret ortaklarından olduğuna işaret ederek, "Dolayısıyla Yeşil Mutabakat ve karbon vergisi bizi ve ihracatımızı doğrudan etkileyen bir süreç. Ne yazık ki ihracatçılarımız bu konuya olması gereken ilgiyi henüz göstermedi. Halbuki bu durumu fırsata çevirebilecek bir potansiyelimiz var. Birçok rekabet ettiğimiz devletin aksine bizim enerji kaynaklarımız büyük oranda ithal fosil yakıtlardan oluşuyor. Yani aslında kaybedeceğimiz çok da bir şey yok dönüşüm sürecinde. Tabii ki her değişim sancılıdır. Ancak kartlarımızı doğru oynayıp projelerimizi zamanında hayata geçirebilirsek konumumuzun da verdiği avantajla rakiplerden daha önce avantajlı konuma geçeceğimize inanıyorum." ifadelerini kullandı.