Yapay zekayla kişiye özel ‘dil’ eğitimi

Başak Temel, ODTÜ Sosyoloji mezunu; Başkent Üniversitesi’nde “iletişim dersleri” veren, eğitmenlik, danışmanlık yapan uzun yıllardır profesyonel hayatın içinde olan biri. Akademisyen ve ressam bir anne ile yapımcı-edebiyatçı bir babanın kızı olarak büyüyen Başak Temel, Türkiye’de duygu sosyolojisi alanında kendini geliştiren ilk araştırmacılarından.

Başak Temel, ODTÜ’den iki arkadaşıyla birlikte tamamen yapay zekayı devreye alan dil eğitimi uygulamasının ortaklarından. 10 farklı yapay zekayla, yani tamamen robotlarla dil eğitimi veren uygulamanın yolculuğunu ve bu farklı girişimi Başak Temel’le konuştuk.

- Siz eğitmen ve sosyologsunuz. Hayat sizi farklı iş kollarından girişimciliğe nasıl getirdi?

Türkiye’nin ilk duygu sosyolojisi araştırmacılarından biriyim. ODTÜ Sosyoloji Bölümü’nden mezun oldum. AB ve Dünya Bankası projelerine hizmet verdim. 20 yıllık profesyonel kariyerimde sosyololoji ve teknolojiyi harmanlayarak Türkiye’de ilklere imza atan projeler, araştırmalar ve çalışmalar yaptım. Gelişim ve dönüşüm alanındaki yaklaşım ve birikimimi; 30’dan fazla ulusal ve uluslararası proje, TRT başta olmak üzere birçok özel TV kanalında 500’den fazla programı, 100 bin kişiye ulaşan eğitim çalışmaları, 20’yi aşkın proje danışmanlığı ile hayata geçirme şansı buldum. Özellikle gençlere yönelik kariyer ve yaşam becerileri konuları üzerine rehberlik ettim. Çalışmalarımla, Protokol Dergisi Gümüş Kariyer Ödülleri “Yılın Eğitmeni”, “Yılın TV Program Sunucusu” ve “Sosyal Sorumluluk Projesi” kategorilerinde ödüllere layık görüldüm. Halen uzmanlık alanımda 30 farklı başlık altında eğitimler vermekteyim. Ve çeşitli markalara kurumsal danışmanlık yapmaktayım. Halen de Başkent Üniversitesi’nde iletişim dersleri veriyorum. Eğitim arayışım hiç bitmedi. Halen öğreniyorum. Birçok sertifikam bulunuyor. Pandemi döneminde de birçok online eğitime katıldım.

- İlk iş deneyiminiz neydi?

ODTÜ Sosyoloji Bölümü mezuniyeti ardından savunma sektörünün öncü firmalarından S.T.M. A.Ş.’de “stratejik planlama uzmanı” olarak göreve başladım. 2009 yılına kadar aynı firmada, askeri ve sivil kamu projelerinde “iş geliştirme, proje ve kurumsal iletişim yöneticiliği” görevlerinde bulundum.

- Bu iş nasıl ortaya çıktı? 

3 ortağız. 3’ümüz de ODTÜ’lüyüz. Projeyi Jason ve Orçun başlatmıştı. Ben kurulduktan 6 ay sonra katıldım. Dil öğrenmede bir sosyoloğun desteği olmazsa olmazdı. Ben zaten bir eğitimciyim.

- Çok sayıda online eğitim platformu var, bunlardan farkınız ne?

Bizim en önemli farkımız ülkemizde 2 yıl 3 bin kişiyle araştırma yapmamız. Bu platform Türkler’e özel. Ve diğer önemlisi 7 özelliğimiz ile dünyada ilk ve tekiz. 10 farklı yapay zeka kullanıyoruz. Bu sayede aynen insan beyni gibi çalışan bir robot oluşturduk.

- Şu anda kaç kullanıcıya ulaşıyorsunuz?

Şu an 15 bin kullanıcıya ulaştık.

- Girişimci olarak destek gördünüz mü?

İlk destek ABD Büyükelçiliği’nden geldi. Şu an yatırımcı görüşmelerimiz devam ediyor.

BREZİLYA-MEKSİKA VE AFRİKA’YA AÇILMAYI PLANLIYORUZ

- Yeni hedefleriniz neler?

Global dijital İngilizce dil pazarının yüzde 10'una ulaşmak en büyük hayalimiz. Bu 250 milyon insan demek oluyor. Bu hayalimizin gerçekleşmesi için tüm gücümüzle çalışıyoruz… İlk adımımız, kârlı hale gelmek olacak. Öngörümüz bu ve üç ila altı ay içinde gerçekleşeceğine inanıyoruz. Bizim için diğer önemli adım bir yıl içinde iki ayrı uluslararası pazara açılmak olacak. Brezilya + Meksika bunlardan biri ve Afrika / Müslüman ülkeler, örneğin Nairobi veya Kahire başka bir pazar olabilir. Bu pazarlardan yararlanmak için Türkiye'den tekrarlanabilir bir plan çıkarmayı hedefliyoruz. Türkiye'deki dijital İngilizce dil öğrenme pazarının yüzde 10'unu ve bu iki ikincil piyasayı ele geçirdikten sonra, 5 yıl içinde ulaşmak istediğimiz Çin'e yönelik bir “Doğu Stratejisi” oluşturmak.

- Girişimci olarak destek gördünüz mü?

Arkadaşlarımızın ve ailemizin desteğiyle kendi kendimizi finanse ettik. Ankara'daki ABD Büyükelçiliği'ne başvuruda bulunduk ve hibe aldık. Toplamda bu projeye 50 bin dolar harcadık. Hedefimiz 200 bin dolar daha destek almak. Bununla birlikte mevcut satışları genişletmek için iyi hesaplanmış bir plan uygulayacağız ve ürünümüzü sürekli olarak geliştirmeye devam edeceğiz. Şu an yatırımcı görüşmelerimiz devam ediyor.

- Donut'tan daha çok kimler yararlanıyor?

Donut Language Game, herkese uygun geliştirildi. Bir yabancı dil öğrenirken önemli olan eğitim seviyesi değildir. Elbette isteyen, bu konuda hırslı, azimli ve sabırlı olan, çalışan herkes İngilizce öğrenebilir. Burada önemli olan o kişiyi tanıyıp, ona göre uygulama sunmaktır. İşte biz de tam da bunu yapıyoruz. Bu uygulama kullanıcılar üzerinde sakinleştirici ve aynı zamanda disipline edici bir etkiye sahip. Çünkü, dil öğrenme sabır, zaman ve motivasyon gerektiren bir eylem. İngilizceyi “Az bilenler” dahil her seviyede kullanıcı DONUT ile kendini rahatlıkla ve eğlenceli bir şekilde, kullanım sınırı olmaksızın geliştirebilir. İngilizce’yi az bilenler dahil en ileri seviyeye kadar her yaştan kullanıcı için iş hayatı, okul, sınav hazırlığı ve sosyal yaşam gibi farklı başlıklarda çalışma imkanı sunar. Uygulama çok hızlı bir şekilde ilerliyor ve ilgi görüyor. Bunu abone sayımıza dayanarak söylüyorum. Abone sayılarımız çok hızlı bir şekilde artıyor. En büyük sonuç bu. Bir de aldığımız geri dönüşler bizim için önemli. Kullanıcı deneyimi, deneyim sonrası aldığımız yorumlar bizim doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Özellikle beyaz yakalılardan çok güzel geri dönüşler alıyoruz. Ve kadınlardan. Tüm bunlar bizi mutlu eden sonuçlar. Hedefimiz daha üst seviye rakamlara ulaşmak.

10 FARKLI YAPAY ZEKA BULUNUYOR

Donut Language Game uygulamanın içerisinde 10 farklı yapay zekâ bulunuyor. Türk kullanıcıların hangi konularda yanlış yapıyor, ona göre cümleler hazırlıyor.

Uygulamanın konuşma, gramer ve telaffuz olmak üzere üç ana bölümden oluşuyor. Uygulamada iş hayatı, okul, sınav hazırlığı ve sosyal hayat kategorileri bulunuyor. Az biliyorum diyenden iyi biliyorum diyene kadar herkes kullanabiliyor. Konuşmasını geliştirmek isteyenler için pratik imkânı sunuyor.