‘Yanlış yargı’yı yıkacak, Türk sütüne iade-i itibar isteyecek

ALİ Ülker, Yıldız Holding’de Ülker Grubu’nun (bisküvi, çikolata, şekerleme) Başkanı. O kendisini Ülker’de 2.5’uncu jenerasyon olarak görüyor. İşi büyükbabası Sabri Ülker’den öğrenmiş, kendisinden 10 yaş büyük dayısı Murat Ülker’in yanında yetişmiş olmayı büyük bir şans olarak görüyor. Ülker’i ‘global bir oyuncu’ olmaya hazırlayan ekibin içinde yer alan Ali Ülker, mayıstan bu yana Türkiye’de sütün küresel temsilcisi. Bir grup süt ve süt ürünü işletmecisi ile birlikte Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği’ni (ASÜD) kurup, başkanlığını üstlenen Ali Ülker, bugünlerde Türkiye’nin ilk kez katılacağı Dünya Süt Zirvesi’ne hazırlanıyor. Ali Ülker de, ASÜD yönetimi de bu işi çok önemsiyor. Çünkü Türkiye’den ne süt ne de süt ürünleri Avrupa’ya ihraç edilemiyor. Bir dönem Romanya ve Bulgaristan’a ihraç etmek mümkünken, bu ülkeler de artık Avrupa Birliği (AB) üyesi olduğu için Avrupa’ya ihracatın yolu tamamen kapanmış durumda. O nedenle Ali Ülker, eylülde Berlin’e gidip, tüm dünya sütçülerinin buluştuğu kongrede ‘Türk sütünün ihraç edilebilir’ olduğunu anlatacak. Ali Ülker’in öncelikli hedefi Türk sütüne ‘itibar’ kazandırmak. ASÜD’ün faaliyetleri ve hedefleri, Türkiye’de süt ve süt ürünlerinin bugünü ve geleceğini konuştuğumuz Ali Ülker, sorularımızı şöyle yanıtladı:

Önyargıları yıkacağız

*   ‘Sütün küresel temsilcisi olacağız’ demişsiniz. Nasıl olacak bu, ne yapacaksınız?
- ASÜD kurulur kurulmaz Uluslararası Sütçülük Federasyonu’na (International Dairy Federation-IDF) üye oldu ve Türkiye’yi dünya süt ligine çıkarma konusundaki azmini ortaya koydu. Bu federasyonun 56 üyesi var ve biz bugüne kadar aralarında yoktuk. Önümüzdeki ay, 21-24 Eylül’de Berlin’de yapılacak Dünya Süt Zirvesi’nde ülkemizi temsil edeceğim. Türkiye’de bayramken ben orada, Türk sütünün kalitesini, sektörümüzün geldiği yeri anlatacağım.
*   Süt ve süt ürünlerinde Orta Doğu’ya ihracat yapanlar var ama AB’ye yok. Çabanız ne işe yarayacak?
- Daha önce AB’ye yakın ülkeler bizim ihracat sınırımız içindeydi. Romanya ve Bulgaristan da AB üyesi olunca, bu tamamen sona erdi. ASÜD olarak temel hedefimiz, ülkemizin süt ihraç edebilir hale gelmesinde etkin lobi yapabilmek. Bizde süt sanayi çok daha sonradan geliştiği için Avrupa ülkelerinden çok daha modern tesislerimiz, sağlıklı ve hijyene uygun ürünlerimiz var. Önümüzdeki tek engel, AB’de yanlış tanınmamız. Bu yanlış yargıyı
yıkmak için çalışacağız.

Bizim yolumuz Brüksel

*    Türkiye’de de tüketim miktarları çok az. Bu da bir anlamda iç pazardaki potansiyeli göstermez mi? Belki de bu yüzden ihracata pek yüklenen olmadı.
- Bizim bu hedefimiz iç pazardan vazgeçmek anlamına gelmiyor. Ancak Türkiye’nin süt ve süt ürünlerini ihraç edemiyor olması ASÜD’ün hiçbir şartta kabul edebileceği bir durum değil. Bu bizim için bir itibar meselesi. İhraç etmesek de ürünlerimizin ihraç edilebilir olmasını istiyoruz. Biz sektörümüzün uluslararası arenadaki itibarını geri kazanacağız. O nedenle, bizim yolumuz Brüksel. Hedefimiz başta yoğurt olmak üzere geleneksel Türk süt ürünlerini CODEX Alimenteriu’sta tanımlanmasını sağlayarak AB platformuna taşımak.

Sütte büyüme yüzde 20’lerin üstüne çıkmalı

*   Şu anda ASÜD’de kurucu başkansınız. Seçimler ne zaman?
- Ekim ayında yapılacak.
*   Başkanlığı devredecek misiniz, sizi bırakırlar mı?
- Bırakacak gibi görünmüyorlar. Sanırım ekimde seçilmiş başkan olacağım...
*   Başkan olarak başarı kriteriniz ne olacak?
- Süt ve süt ürünleri sektöründe büyüme trendini yeniden yüzde 20’lerin üzerine çıkarırsak...
*   Gıda krizden etkilenmedi deniyor, büyüme de bir düşüş mü var?
- Temel gıda olduğu için daralma yok ama büyüme hızı etkilendi, yüzde 10’lara düştü. Önceki yıllarda ambalajlı süt sektörüne yüzde 20-30’luk bir kayış görüyorduk, yani kayıtdışından kayıtiçine.

Ünlü isimler süt bıyığına hazır olun

ALİ Ülker ve ASÜD ekibi, önümüzdeki günlerde ses getiren kampanyalar yapmayı düşündüklerini açıklıyor. Süt kampanyası denilince akla şüphesiz, Amerika’daki ‘body by milk’ geliyor. Pek çok Hollywood yıldızının süt bıyıklarıyla poz vererek desteklediği o kampanyanın etkili olduğunu vurgulayan Ali Ülker, “Benzer bir çalışma yapar mısınız” sorusuna, “Sürprizlerimizi bekleyin” yanıtını verdi.

Yoğurda alt sınır getirildi, yapılan tartışmalar yersiz

*   Fermente sütler tebliği ile yoğurdun protein oranı yüzde 4 ’ten yüzde 3’e indirildi, kuru madde oranı da kaldırıldı. Bu konuda tartışmalar hâlâ sürüyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
- Bu düzenleme gıda güvenliği açısından bir risk taşımıyor. Yapılan düzenleme sadece bir alt limit getiriyor. Üretici firmalar bu limitin diledikleri kadar üzerine çıkabilir. O nedenle bu konuda yapılan tartışmaları yersiz ve yanlı buluyorum. Yapılan düzenleme AB uyum çerçevesinde ve uluslararası ticari uygulamalar açısından değerlendirildiğinde doğru bir düzenleme.
*   ‘Geleneksel Türk yoğurdu tehlikede’, gibi yorumlar var. Siz tehlike görmüyor musunuz?
- Avrupa’ya yoğurdu taşıyan ve tanıtan Türk’ler. Dolayısıyla Avrupa yoğurdu ve Türk yoğurdu olarak ayırım yapmamak lazım. Öncelikle bu konuda bir komisyon, bakanlık uhdesinde çalışmalarına devam ediyor. Bu konuda görüş beyan etmek bu çalışmalara gölge düşürebilir. ASÜD’ün hedefi, anlattığım gibi başta yoğurt olmak üzere geleneksel Türk süt ürünlerini CODEX Alimenterius’ta tanımlanmasını sağlayarak AB platformuna taşımak.

Bölünme yok SETBİR’e biz de üyeyiz

*   Sizin de bir dönem yönetiminde bulunduğunuz bir derneğiniz (SETBİR-Süt ve Et Üreticileri Birliği) varken, neden ASÜD’ü kurdunuz? SETBİR Başkanı Erdal Bahçıvan’ın deyimiyle sektörü neden böldünüz?
- Sektörde herhangi bir bölünmüşlük yok, bizler hâlâ SETBİR’in üyeleriyiz. SETBİR sektöre büyük hizmetler yapmış bir dernek ama biz bir süredir süt odaklı bir yapıya ihtiyaç duyuyorduk. Çünkü hem et hem de süt sektörü çok büyük bir büyüme kaydetti, öncelikle, ihtiyaçları ve sorunları farklılaştı. Biz de bu misyon farklılığı ve ihtisaslaşma ihtiyacından yola çıkarak ASÜD’ü kurduk. Amacımız ambalajlı üretimi hem tüketici nezdinde hem de uluslararası arenada hak ettiği yere taşımak, AB önündeki engelleri kaldırmak.