Yalçındağ: Reklam sektörü 2003'te yüzde 30 büyür
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Kasım 26, 2002 02:06
Uluslararası Reklamcılık Derneği (IAA) Türkiye Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Reuters'a yaptığı açıklamada 2003'te ekonomik ve siyasi istikrarın sürmesi halinde reklam sektöründeki büyümenin yüzde 30'a ulaşabileceğini söyledi.
ULUSLARARASI Reklamcılık Derneği (IAA) Türkiye Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, 2003'te ekonomik ve siyasi istikrarın sürmesi halinde reklam sektöründeki büyümenin yüzde 30'a ulaşabileceğini kaydetti.
Mehmet Ali Yalçındağ, Reuters'a yaptığı açıklamada, son aylarda sanayi üretimi, kapasite kullanımı ve ihracat artışı gibi temel göstergelerde yaşanan istikrarlı düzelmenin reel sektörün krizden çıkış yolunda vites büyütme zamanının geldiğine işaret olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu:
‘‘Peki ekonomide vites nasıl büyüyecek, kriz öncesindeki yatırım-istihdam-üretim düzeyi/hevesi nasıl yakalanacak hatta aşılacak? Bu sorunun yanıtını rakamlarda değil insan doğasında aramak zorunludur... Bugün başta ABD olmak üzere refah ekonomilerinde ‘tüketici güven endeksi' piyasalara yön veren öncü göstergedir... Çünkü tüketicinin bugününe ama daha da önemlisi yarınına güveninin artması ekonomide vitesi büyütür. Yarına güven sadece ve sadece bugünkü parametrelere değil geleceğe dönük olumlu öngörülere bağlıdır. Örneğin 11 Eylül saldırısı ile yerle bir olan ABD Tüketici Güven Endeksi takip eden Afganistan Savaşı'ndaki kesin zaferle yeniden toparlanabildi.’’
Mehmet Ali Yalçındağ, yaptığı açıklamada şu değerlendirmelere yer verdi:
Türk ekonomisindeki iyileşmenin; mali piyasalardaki aşağı/yukarı hareketlerdeki dalga boyunun küçülmesi, üreticilerin krizde eriyen stoklarını yenilemesine bağlı olduğu iktisatçılar tarafından genel kabul gören tespittir.
Yatırımcı-üretici ve satış kanalının paylaştığı aşikár olan bu iyimser havanın tüketiciye de yansıyacağı zaman bize sorarsanız yaklaşıyor... Çünkü tüketici artık geleceğe bakarken üç eksende önünü görebiliyor:
1: Siyasi istikrar: onbeş yıl aradan sonra ilk kez tek parti iktidarına dönüldü
2: Kur ve faizde istikrarlı düşüş: Üreticiye ve tüketici kredisi açan kuruluşlara daha uzun vadeli/cazip fırsatlar sunabilme imkanı sağladı, paradan para kazanma iştahını azalttı.
3: Enflasyon ve büyüme dengesi: Türkiye 2003 için çok makul büyüme (yüzde 5 veya biraz üstü) ve enflasyon hedefleri (yüzde 20 veya 25) koydu. Bu hedeflerin tüketiciye mesajı açıktır: İşi güvencesi sürecek ama parası pul olmayacaktır.
Yükselen tüketici talebinin yönlendirilmesinde belki de tek pusula vardır: Reklam. Sektörün yakın geçmişi ekonomik büyüme dönemlerinde reklamın payına ilişkin sağlam parametreler sunuyor aslında. Veriler büyümede her bir puanlık artışın reklam bütçelerinde 5-6 puanlık artışa karşılık geldiğini gösteriyor. Dolayısıyla yüzde 5’lik ekonomik büyüme öngörülen 2003 yılında reklam harcamalarında yüzde 30'a varan artış beklemek hayalcilik veya aşırı iyimserlik sayılmamalıdır.
Zaten sektörel büyüme tahminleri de bu genel denklemi destekler niteliktedir: Otomotiv sektörü büyüme hedefi yüzde 45'e yakındır. İletişim pazarı (yeni ve iddialı iki yeni oyuncu, Aria ve Aycell'le) yüzde 20'lik büyüme hedefi koydu. Elektronik eşya, finans, mobilya gibi sektörlerde büyüme hedefleri hep yüzde 10'un üzerine çekildi.
Son olarak diyebilirim ki, 2002 yılı başında Reuters'a yaptığımız açıklamada yer alan ‘‘Reklam sektörü yüzde 30 büyüyecek’’ tahmininde haklı çıktık. Bu güvenle reklam sektörünün gelecek yıl da en az 2002'deki kadar büyüyeceğini söyleyebiliyoruz.
Mehmet Ali Yalçındağ, Reuters'a yaptığı açıklamada, son aylarda sanayi üretimi, kapasite kullanımı ve ihracat artışı gibi temel göstergelerde yaşanan istikrarlı düzelmenin reel sektörün krizden çıkış yolunda vites büyütme zamanının geldiğine işaret olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu:
‘‘Peki ekonomide vites nasıl büyüyecek, kriz öncesindeki yatırım-istihdam-üretim düzeyi/hevesi nasıl yakalanacak hatta aşılacak? Bu sorunun yanıtını rakamlarda değil insan doğasında aramak zorunludur... Bugün başta ABD olmak üzere refah ekonomilerinde ‘tüketici güven endeksi' piyasalara yön veren öncü göstergedir... Çünkü tüketicinin bugününe ama daha da önemlisi yarınına güveninin artması ekonomide vitesi büyütür. Yarına güven sadece ve sadece bugünkü parametrelere değil geleceğe dönük olumlu öngörülere bağlıdır. Örneğin 11 Eylül saldırısı ile yerle bir olan ABD Tüketici Güven Endeksi takip eden Afganistan Savaşı'ndaki kesin zaferle yeniden toparlanabildi.’’
Mehmet Ali Yalçındağ, yaptığı açıklamada şu değerlendirmelere yer verdi:
Türk ekonomisindeki iyileşmenin; mali piyasalardaki aşağı/yukarı hareketlerdeki dalga boyunun küçülmesi, üreticilerin krizde eriyen stoklarını yenilemesine bağlı olduğu iktisatçılar tarafından genel kabul gören tespittir.
Yatırımcı-üretici ve satış kanalının paylaştığı aşikár olan bu iyimser havanın tüketiciye de yansıyacağı zaman bize sorarsanız yaklaşıyor... Çünkü tüketici artık geleceğe bakarken üç eksende önünü görebiliyor:
1: Siyasi istikrar: onbeş yıl aradan sonra ilk kez tek parti iktidarına dönüldü
2: Kur ve faizde istikrarlı düşüş: Üreticiye ve tüketici kredisi açan kuruluşlara daha uzun vadeli/cazip fırsatlar sunabilme imkanı sağladı, paradan para kazanma iştahını azalttı.
3: Enflasyon ve büyüme dengesi: Türkiye 2003 için çok makul büyüme (yüzde 5 veya biraz üstü) ve enflasyon hedefleri (yüzde 20 veya 25) koydu. Bu hedeflerin tüketiciye mesajı açıktır: İşi güvencesi sürecek ama parası pul olmayacaktır.
Yükselen tüketici talebinin yönlendirilmesinde belki de tek pusula vardır: Reklam. Sektörün yakın geçmişi ekonomik büyüme dönemlerinde reklamın payına ilişkin sağlam parametreler sunuyor aslında. Veriler büyümede her bir puanlık artışın reklam bütçelerinde 5-6 puanlık artışa karşılık geldiğini gösteriyor. Dolayısıyla yüzde 5’lik ekonomik büyüme öngörülen 2003 yılında reklam harcamalarında yüzde 30'a varan artış beklemek hayalcilik veya aşırı iyimserlik sayılmamalıdır.
Zaten sektörel büyüme tahminleri de bu genel denklemi destekler niteliktedir: Otomotiv sektörü büyüme hedefi yüzde 45'e yakındır. İletişim pazarı (yeni ve iddialı iki yeni oyuncu, Aria ve Aycell'le) yüzde 20'lik büyüme hedefi koydu. Elektronik eşya, finans, mobilya gibi sektörlerde büyüme hedefleri hep yüzde 10'un üzerine çekildi.
Son olarak diyebilirim ki, 2002 yılı başında Reuters'a yaptığımız açıklamada yer alan ‘‘Reklam sektörü yüzde 30 büyüyecek’’ tahmininde haklı çıktık. Bu güvenle reklam sektörünün gelecek yıl da en az 2002'deki kadar büyüyeceğini söyleyebiliyoruz.