Oluşturulma Tarihi: Nisan 16, 2004 01:34
Enflasyon, faiz ve kurlardaki beklentileriyle hükümet ile tam bir uyum içinde olan YASED (Yabancı Sermaye Derneği) üyelerinin, son 5 ayda iyimserliği arttı. Yabancılar, ekonomik ortamın daha iyiye gideceğine inanırken, YASED Başkanı Şaban Erdikler, ‘Tereddütlerinin ortadan kalktığını ve üyelerinin geleceğe güvenli baktığını’ söyledi.
YASED’in (Yabancı Sermaye Derneği) Barometre araştırması, dernek üyelerinin ekonomide geleceğe yönelik olumlu bekleyişlerinin arttığını ortaya koydu. En son Ekim 2003’te açıklanan Barometre sonuçlarına göre Mart 2004 anketi, hükümetin ekonomi politikaları konusundaki terüddütlerin ortadan kalktığını gösterdi.
Sonuçları açıkladığı toplantıda Barometre Mart 2004 anketinin İstanbul’daki CEO Zirvesi’nden önce yapıldığına ve orada elde edilen olumlu havayı da yansıtmadığına dikkat çeken YASED Başkanı Şaban Erdikler, yine de bu anketin ileriye güvenle baktığını gösterdiğini vurguladı. Erdikler, şu değerlendirmeyi yaptı: ‘Ekim 2003’de sanki yeni hükümetin daha önceki hükümet döneminde başlayan programı sürdürmeyeceğini ilişkin bazı tereddütler olduğu görülüyordu. Mart 2004’de bu tereddütlerin ortadan kalktığı ve üyelerin ileriye güvenle baktığı görülüyor. Ekonomik ve finansal istikrarın artacağı görüşü var.’
YATIRIM ORTAMI İYİLEŞECEK
Erdikler tarafından açıklanan Barometre sonuçlarına göre, yabancı sermayeli şirket yöneticilerinin ekonomiye ilişkin beklentileri şöyle:
YASED üyelerinin yüzde 61’i ekonomik büyüme hızının mevcut düzeyde süreceğini, yüzde 33’ü büyümenin hızlanacağını, yüzde 6’sı ise yavaşlamasını bekliyor.
Üyelerin yüzde 62’si enflasyondaki düşüşün süreceğini,yüzde 34’ü bu düzeylerde kalacağını, yüzde 3’ü ise hızlanacağı düşüncesinde.
Üyelerin yüzde 48’i
döviz kurunun enflasyona paralel seyredeceği beklentisinde. Faiz oranlarında düşüş bekleyenlerin oranı yüzde 74 çıkarken, yüzde 26’lık kesim faizlerin sabit kalacağı görüşünde. Hiç bir YASED üyesi faiz oranlarında artış beklemiyor.
YASED üyelerinin yüzde 68’i yabancı yatırımlar için ekonomik ortamın önümüzdeki dönemde olumlu yönde gelişeceği, yüzde 30’u ortamın değişmeyeceği, yüzde 2’si ise kötüye gideceği görüşünde.
Ekonomik istikrarın önceki 6 ayda daha iyi olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 88 iken, sonraki 6 ayda için bu iyimserliği taşıyanların oranı yüzde 68. Önceki 6 ay için ‘daha kötü’ diyen üye yokken, sonraki 6 ay için karamsarların oranı yüzde 2. Ekonomik istikrar için ‘aynı’ diyenlerin oranı yüzde 12 iken, sonraki 6 ay için aynen devam edeceğine inanların oranı yüzde 30’a yükseldi.
Yasal çerçevenin aynı olduğunu önceki 6 ayda belirtenlerin oranı yüzde 59 iken, sonraki 6 ayda bu rakam yüzde 53. Yasal çerçevenin daha iyi olduğunu düşünen yüzde 36’lık oran ise sonraki 6 ay için yüzde 47’ye çıktı.
Fikri mülkiyet hakları, imtiyaz, uluslararası tahkim ve rekabeti koruma konularında değişim görmeyen ve beklemeyenlerin oranı yüksek çıkarken, finansal ortamın önceki altı ayda ‘daha iyi’ olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 87, bu beklentiyi bir sonraki 6 ay için de sürdürenlerin oranı yüzde 68 oldu.
Erdikler’e göre, bu son değerlendirmeler ‘Genel makro ekonomik yapının iyileşeceği, ancak yabancı yatırımcının önünü açacak çalışmalar konusunda biraz tık nefes kalınacağının’ göstergesi.
Yabancılar için ‘evet-hayır’ değil ekonomik gerçeklik önemli
KIBRIS için 24 Nisan’da yapılacak referandumun sonuçlarının yabancı sermaye açısından tek başına bir kriter olamayacağını savunan YASED Başkanı Şaban Erdikler, şöyle konuştu:
‘Meseleyi sadece ‘evet-hayır’ boyutuna getirmemek lazım. Türkiye’nin geleceği hiçbir zaman tek bir olaya bağlı kalamaz. Dünyanın 18’inci büyük ekonomisi olan Türkiye’yi bulunduğu yerden geriye çekme yönünde bir siyasi gelişmenin 2004 yılında yaşanacağını sanmıyorum. Ve Türkiye’nin her türlü senoryaya karşı geliştirilmiş bir modeli vardır. Kıbrıs’tan çıkacak olumsuz bir sonuç belki bir duraklamaya yol açabilir ama işletmeler yoluna devam edecektir. Ekonomik gerçekliğin ön plana çıkacağına inanıyorum. Türkiye’nin bütün önceliğini istihdamın artırılmasına vermesi lazım. İşte bu noktada yabancı sermayenin önemi artıyor.’
Erdikler, bu yıl sonu için yabance sermaye beklentisini, ‘özelleştirmeler, satın alma ve birleşmeler dışarda tutulduğunda 1-1.5 milyar
dolar’ olarak açıklarken, Türkiye’nin bu potansiyelinin aslında 30 milyar dolar seviyesinde olduğunu belirtti.
Alarko ve Doğuş MP’ye talip olacak
Alarko Şirketler Topluluğu Genel Koordinatörü ve CEO’su Ayhan Yavrucu,
Milli Piyango’nun özelleştirilmesiyle ilgili görüşmeler yaptıklarını bildirdi. Yavrucu, şöyle konuştu: ‘Milli Piyango’yla ilgili görüşmelerimiz var. Doğuş Grubu ile ortaklık kurduk. Şimdi bir yabancıyla da bu ortaklığı güçlendireceğiz. Henüz kim olduğu belli değil. Dünyanın 3-4 büyük grubuyla görüştük.’