Güncelleme Tarihi:
ULUSLARARASI Yatırımcılar Derneği (YASED) Yönetim Kurulu Başkanı Piraye Antika, 2009 yılı doğrudan yabancı yatırım beklentisiyle ilgili olarak, “10 milyar doları bulacağını düşünmüştük, altında kalacak. 10 milyar doları revize etmiş durumdayız” diye konuştu. YASED’in şubat ayında göreve gelen yeni yönetimi, ekonomi gündemi ve YASED’in faaliyetlerine ilişkin düzenlediği toplantıda konuşan Antika, “Yılın ilk çeyreğinde yabancı yatırım 2.2 milyar dolar gerçekleşti. İlk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 50 düşüş oldu” dedi.
Rakamları revize ettik
Yatırımların geçtiğimiz yılın ilk çeyreğinde 4.4 milyar dolar düzeyinde olduğunu hatırlatan Antika, şu değerlendirmeyi yaptı: “İlk 6 aya baktığımızda bu yatırımların 10 milyar doların altında kalacağını düşünüyoruz. Doğrudan gelen sermaye enerji alanında, imalat sanayi alanında ve gayrimenkul sektöründe görünüyor. 10 milyar doları bulacağını düşünmüştük ancak altında kalacak. Bu rakamı revize etmiş durumdayız. Teşviklerin bu yıla doğrudan etkisinin çok zor olacağını düşünüyorum. Mevcut projelerin nasıl gideceğine bakmak gerekiyor.”
Türkiye’nin uygun maliyetli dış kaynak bulması gerektiğini belirten Piraye Antika, şu bilgileri verdi: “Halihazırda buna en uygun şartlarda mevcut olan kaynak IMF paketi gibi gözüküyor. Bu dönemde dünyadaki diğer yükselen pazarlarla rekabet edebilmek için, yapısal bazı değişikliklerin hayata geçirilmesi gerekiyor. Dünyadaki değişikliğin ardından dış finansmanın kıtlaştığı varsayıldığında, iç tasarrufun arttırılmasına yönelik tedbirlerin alınması gerekiyor. Son çıkan teşvik yasasını pozitif görüyoruz. Ancak bunun 2010’a kadar olan süreci kapsadığını unutmamalı. Bizim daha ilerisini bir master plan içerisinde görmemiz gerekiyor. Kayıtdışı ekonomi, hukuk güvenliği, vergi ve teşvikler, istihdam ve eğitim, fikri ve sınai mülkiyet hakları, Ar-Ge yatırımları öncelik taşıyan konulardır.”
Finans sistemi sağlam
YASED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Adnan Nas, Türkiye’nin uzun vadeli rekabet gücünü artıracak reformlara ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti: “Türkiye, sağlam bir finans sistemine, dünyadaki bankacılık sistemleri arasında en sağlamlarından birine sahiptir. Buna rağmen, birinci çeyrekte dünyanın en fazla küçülen ekonomilerinden biri olmaktan kurtulamadık. Bunun sebebi aslında sadece bu kriz değil, Türkiye’de öteden beri var olan ‘yapısal sorunlar’. Yapısal sorunların içinde iş gücü verimliliğinden eğitim kalitesine, hukuk güvencesinden vergi sistemine pek çok sorun var.”
YASED, ekonomiyi nasıl görüyor, ne bekliyor
Türkiye’de mart sonlarından itibaren alınan önlemlerle yavaş da olsa toparlanma başlattı.
Uluslararası kuruluşlar da 2010 tahminlerinde yukarı doğru revizyonlar yaptı.
Türkiye’de kısa vadede enflasyon ile ilgili sorun görünmüyor.
Kısa vadede iç tüketimi artırmaya dönük makro politikalar, uzun vadede tasarrufu özendirici hale getirilmeli.
IMF ile anlaşmanın ekonomi açısından en büyük önemi, yatırımcılara vereceği “Türkiye’deki ekonomi politikaları doğru yönde ve yolunda” mesajıdır.
Krizden çıkış için gerekli politikalar ile orta vadeli bir ekonomik program bünyesindeki politikalar, birbirinden farklı karakterler taşımalı.
Türkiye ekonomisinin daha rekabetçi bir yapıya kavuşturulmalı.
Bu çerçevede, yatırımcıların ufkunu genişletecek şekilde öngörülebilirliğin arttırılmasına yönelik politikalara öncelik vermek gerekiyor.
Öncelikle kriz dönemi önlemlerinden bağımsız olarak, teşvik sisteminin etkin kaynak dağılımı ile uzun vadeli büyüme ve gelişme stratejisinin önemli bir aracı olduğunu düşünüyoruz.
Uygulama süresine bakıldığında, yeni teşvik sisteminin mevcut haliyle 2010 yılı sonuna kadar yapılacak olan yatırımları kapsadığını görüyoruz. İlgili tarihten sonrasında da, uygulamadan elde edilen sonuçlarla birlikte teşvik uygulamasına nasıl devam edileceği düşünülmelidir.
GAP’tan 140 öğrenciye yabancı şirketlerde staj
YASED’in, GAP illerindeki üniversitelerde öğrenim gören öğrencilere yönelik olarak başlattığı “Koza” Projesi kapsamında Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Bitlis, Mardin, Siirt, Şanlıurfa ve Şırnak’taki üniversitelerden 140 öğrenci dernek üyesi şirketlerin merkezlerinde veya Türkiye’nin farklı bölgelerindeki operasyonlarında staj görmeye başladı. Birinci öğrenci grubu bu ay başında İstanbul’a gelerek, staj dönemi öncesinde iki gün boyunca kişisel gelişim ve liderlik konularında eğitim ve oryantasyon programına katıldı. Programa 50 adet dernek üyesi şirket katılıyor.