Özgür EKŞİ/ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Eylül 27, 2005 23:22
ANKARA’da bu yıl 7’incisi düzenlenen Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı (IDEF 2005), Türkiye’de savunma sanayine yatırım yapmayı düşünen uluslararası firmaların buluşma mekanına dönüştü. İtalyan savunma sanayi şirketleri grubu Finmeccanica’nın İcra Başkanı (CEO) Giorgio Zappa, Türkiye’deki yatırım kapasitelerini artırmayı amaçladıklarını söyledi. Zappa, Türkiye’nin İtalya’nın dostu ve stratejik açıdan önemli bir ülke olduğunu, savunma sanayindeki mevcut ilişkileri daha da güçlendirmek istediklerini kaydetti.
DAHA FAZLA YATIRIM: Zappa, Türkiye’nin sadece bir pazar değil, aynı zamanda işbirliği yapılabilecek bir ülke olduğunu, orta vadede 4-5 milyar dolarlık bir potansiyele sahip Türk savunma sanayi piyasasında daha güçlü bir pazar payı istediklerini anlattı. ‘Türkiye bizim için, savunma stratejileri açısından en önemli ülkeler arasında. Türkiye’yi basit anlamda bir savunma sanayi pazarı olarak görmüyoruz’ diyen Zappa, Finmeccanica Grubu olarak Türkiye’de sadece savunma sanayinde değil, aynı zamanda iletişim, metro ve hızlı tren alanlarında da faaliyette bulunmayı planladıklarını kaydetti. Zappa, Türkiye’nin taarruz helikopteri ihalesiyle yakından ilgilendiklerini sözlerine ekledi.
NE KADAR ÖVÜNSEK AZ: Fuar alanındaki zırhlı araç ve tank standlarını Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve Kara Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt beraber gezdi. Her tankın özelliğini Özkök’e tek tek anlatan Büyükanıt, tankların kullanım alanları ve bakımları hakkında da geniş bilgiler verdi. Orgeneral Hilmi Özkök, fuarı gezerken ‘Türkiye ne kadar övünse azdır. Türk Savunma Sanayi çok büyük bir aşama sergiledi’ dedi.
AVRASYA’NIN EN BÜYÜĞÜ: Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı Genel Müdürü Emekli Korgeneral Aydın Şen, ‘IDEF Savunma Sanayi Fuarı, Avrasya Bölgesi’nin en büyük, dünyanın ise en büyük 10 fuarı arasında yer alan önemli bir tanıtım merkezi ve pazarı haline geldi’ dedi. Şen, IDEF Fuarı’nın daha modern ve uluslararası standartlara sahip, 75. Yıl Ankara Hipodrom tesislerine taşınmasının bu yılki en büyük değişiklik olduğunu söyledi. Şen, katılım ücretlerinin yüzde 25 düşürülmesinin ve savunma sanayii ile iş yapan diğer firmalara da açılmasının fuara katılımı olumlu etkilediğini belirtti.
100 BİN ZİYARETÇİ BEKLENİYOR: Şen, 2003 yılında icra edilen fuara 31 ülkeden 296 firmanın katıldığını, bu yılki fuarda yabancı ülke sayısının yüzde 60’lık artış ile 50’ye, firma sayısının ise yüzde 45’lik artışla 431’e yükseldiğini bildirdi. Şen, fuara 9 Savunma Bakanı, 3 Genelkurmay Başkanı ve 52 ülkeden 282 üst düzey heyet üyesinin katılımının sağlandığını kaydetti. Şen, bu yılki fuarı 100 bin kişinin ziyaret etmesini beklediklerini söyledi.
FIRTINA POZU: Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök,
Aselsan tarafından atış kontrol sistemi yapılan ‘Fırtına’ obüsünü inceledi. Özkök, ‘İftihar ettiğimiz Fırtına obüsünün önünde fotoğraf çektirelim’ diyerek, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Yener Karahanoğlu, Kara Kuvvetleri Eğitim Doktrin Komutanı Orgeneral İsmail Koçman ile birlikte poz verdi.
Sarsılmaz: Abdülmecid’in rüyasını gerçekleştirdikTÜRKİYE’nin silah üretimindeki önemli kuruluşlarından Sarsılmaz Yönetim Kurulu Başkanı Latif Aral Aliş, Amerikan Colt Defence firması ile M 4 NATO tüfeğini Düzce’de üretmek için lisans anlaşmasına varmalarıyla, Osmanlı Padişahı I. Abdülmecit’in 151 yıllık hayalini gerçekleştirdiklerini söyledi. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı’nda (IDEF 2005) ürünlerini sergileyen Sarsılmaz’ın Yönetim Kurulu Başkanı Aliş
, ‘Colt firması 1854 yılında Abdülmecit’e bir tabanca hediye etmiş. Abdülmecit de, ‘Keşke bunu biz de üretebilsek’ demiş. Aradan geçen 151 yıl sonra Colt’la birlikte dünyanın en etkili tüfeğini üreteceğimiz için gururluyuz’ dedi.
‘Turna’ ve ‘Keklik’le deneyim kazandıkTÜRK Silahlı Kuvvetleri’nin envanterine giren ilk Türk tasarımı ve üretimi hava sistemleri Atış Hedef Uçağı ‘Turna’ ve Takip Hedef Uçağı ‘Keklik’ ile elde ettiği deneyim ve bilgi birikimi sonucu TAI’nin, özgün insansız hava aracı tasarımı ve üretimi yapabilecek teknolojiye sahip olma yolunda da önemli bir mesafe katettiği belirtildi. ‘İnsansız Hava Aracı Platformları Geliştirme Projesi’ Savunma Sanayii İcra Komitesi tarafından onaylanmış ve TAI de projenin ‘Ana Yüklenici’si olarak belirlenmişti. İnsansız Hava Aracı (İHA) sistemleri; Bomba İHA, Savaşan İHA, Orta Boy İHA, Taktik İHA, Mini İHA, Mikro İHA gibi yapısı ve savaş senaryosundaki rolü değişiklikler arz eden sınıflara ayrılıyor. Ancak bu sistemlerin tümünde tasarım konsepti, yer sistemleri, uçuş teknolojileri ve bakım/idame açılarından bir çok teknik benzerlikler bulunduğuna dikkat çekiliyor.
TAI’nin insansız hava aracı 2008’de uçacakTÜRKİYE’nin ‘İnsansız Hava Aracı Platformları Geliştirme Projesi’nin ana yüklenicisi olarak seçilen TUSAŞ Havacılık ve Uzay Sanayii(TAI), 24 saat havada kalabilecek ‘İnsansız Hava Aracı’nın test uçuşlarına 2008 yılında başlayacak. TAI, 30 bin feet irtifaya çıkabilecek ve 200 kilometre menzil içinde her türlü hava şartlarında görev yapabilecek uçağı 2009 yılında teslim edecek. TUSAŞ Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TAI) ile Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) arasında ‘Başlangıç ve Temel Eğitim Uçağı Geliştirilmesi Kapsamında Kavramsal Tasarım Çalışmaları’ ile ‘İnsansız Hava Aracı (İHA) Platformları Geliştirme’ protokolleri bugün IDEF 2005 Fuarı’nda imzalanacak. Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar ve TAI Yönetim Kurulu Başkanı Emekli Tümgeneral Hasan Peker Günal tarafından saat imzalanacak olan iki protokolle TAI, ortak üretim konseptinden, tamamen yerli kaynaklara dayalı özgün tasarım ve üretim konseptine geçecek. TAI’den yapılan açıklamada bir çok hava aracı üretim, aviyonik entegrasyon, modernizasyon ve modifikasyon projelerini gerçekleştiren TAI’nin, Airbus Military ile birlikte yer aldığı Geleceğin Büyük Nakliye Uçağı A400M projesinde, uçak tasarımı ve üretimi yapabilecek teknolojilere sahip olma yönünde önemli yol aldığı belirtildi.
EMEKLİ OLMADAN BİTSİNGenelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, Kara Kuvvetleri Komutanlığı 1 No’lu Dikimevi’nin geliştirdiği, test aşamasındaki kamuflaj kıyafeti hakkında da bilgi aldı. Yüzde 85’i pamuk, yüzde 15’i de polyesterden imal edilen ve TÜBİTAK tarafından Türkiye’nin coğrafi şartlarına uygunluğu incelenen kıyafetle ilgili olarak Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Büyükanıt da, ‘Emekli olmadan bana bir tane verirseniz resim çektireyim’ dedi.