Güncelleme Tarihi:
Geçtiğimiz hafta deneme fırsatı bulduğum Volvo S80 1.6D DRIVe, lüks otomobiller segmentine çok kuvvetli bir giriş yaptı. Bunun en önemli nedeni Volvo'nun ürün gamına yeni eklediği 1.6 litrelik motor. Volvo S80'in diğer versiyonlarında en küçük motorun 2.4 litre hacminde olduğu göz önüne alınırsa, 1.6 litrelik seçenek müthiş bir değişim anlamına geliyor. Peki 1.6 litre 109 beygirlik bu motor 1630 kilogramlık aracı kaldırabiliyor mu?
Volvo S80'in test fotoğrafları
ARAÇTAN NE BEKLİYORSUNUZ?
Aslında bu sorunun yanıtı bir araçtan ne beklediğinizle çok alakalı. Ben performans düşkünüyüm derseniz Volvo S80 1.6D DRIVe'ın sizi tatmin etmeyeceği çok açık. Aracın 0-100 km hızlanması 12.4 saniye. Kendi segmentindeki araçlarla rekabete giremeyecek kadar kötü. S80'in diğer dizel modellerinde bu süre 8.5 saniyeye iniyor.
Araç üst hızlarda da standart bir performans sunuyor. Tasarımdaki heybet ve kuvvet, yola fazla yansımıyor. Orta sınıf bir araba gibi hareket ediyor.
KUYRUK VAR
O zaman Volvo bu araca 1.6 motoru niye koymuş dediğiniz duyar gibiyim. Merak etmeyin cevabı hazır, fiyat, vergi avantajı ve ciddi bir yakıt ekonomisi...
Volvo S80 üst sınıfta bir araç, ancak bu düşük motor sayesinde başlangıç fiyatını 75 bin liraya kadar çekebilmiş. Türk tüketicisi de bu fiyatı çabuk keşfetmiş. Aldığımız bilgilere göre özellikle filo satışları çok hareketli. Birçok şirket üst düzey yöneticilerine bu aracı almak için sıraya girmiş. Bunun için de satışlarda kuyruk oluşmuş. Yani her isteyen hemen alamıyor.
YAKIT EKONOMİSİ ÇOK İYİ
Aracın yakıt ekonomisi çok iyi. Karma parkurda 100 km'de sadece 4.5 litre yakıt tüketiyor. 5 metreye yakın uzunluğu ve 1630 kiloluk sıkletine rağmen bir depo ile 1500 km gidebiliyor. Lüks segmentte yakıt ekonomisini ne kadar önemsersiniz bilmem ama birçok insan artık bu değerlere daha fazla dikkat ediyor.
Bu arada 100 km'deki yakıt tüketimi diğer dizel modelde 7.3 litreye kadar çıkıyor. Alın size 1.6 motor farkı.
TASARIMI ELEÅžTÄ°RMEK ZOR
Volvo S80'in tasarımı bence çok güzel. Bunun aksini söyleyebilecek çok fazla insan olmaz herhalde. En azından araç testi sırasında konuştuklarımın ve aracı görenlerin tasarım konusundaki fikri ortaktı.
Tamamen akıcı çizgiler, arkadan bakışta biraz sportif ama önden business bir tasarım. Özellikle koyu renklerle çok iyi bir birliktelik oluşturuyor.
VİTES TOPUZU BİRAZ BASİT KAÇMIŞ
Aracın içine girdiğinizde ise üst segmentte bir araçta olduğunuzun hemen ayrımına varıyorsunuz. Kullanılan deri döşeme çok şık. Koltuklar çok rahat ve yandaki düğmelerle ileri-geri, öne-arkaya otomatik olarak ayarlanabiliyor. Aynısı Volvo XC60'ta da vardı, çok hoşuma gitmişti.
KOLTUKLARDA SOÄžUTMA VAR
Bu arada koltuklar sadece rahat deÄŸil, aynı zamanda ısıtma ve soÄŸutma da var. Koltuk ısıtma belli baÅŸlı araçlarda olsa da soÄŸutma iÅŸi pek yaygın deÄŸildir. Bunda hem sırttan hem de alttan koltuk bir anda buz gibi oluyor. Özellikle yaz için çok baÅŸarılı bir uygulama.  Â
Araçta beÅŸ ileri vitesli düz ÅŸanzıman kullanılmış. DiÄŸer modellerde ise altı vitesli geartronic ÅŸanzımanlar mevcut. Aslında insan böyle bir araçta altı vitesli otomatik ÅŸanzıman arıyor ama herhalde maliyetleri düşürmek için Volvo böyle bir tercih kullanmış. Bir de 1.6 litrelik motor için altı vitesli otomatik ÅŸanzıman pek yeterli gelmeyebilirdi.Â
PATRONLARIN BACAKLARI RAHAT ETSÄ°N
Araçta birçok ufak hoş detay bulunuyor. Mesela yan gözlerde kumaş kaplama var. O kuru ve sert plastik yerine yumuşa bir dokuya temas edebiliyorsunuz. Kol dayamanın hemen önündeki bardaklıkların ergonomisi güzel. İnsanı fazla zorlamıyor. İki yan camdaki kör nokta uyarı sinyalleri önemli bir uygulama. Sürücünün hata yapma ihtimalini azaltıyor. Klimanın nereye üfleyeceğini gövdedeki adam figürünün üzerine tıklayıp ayarlayabiliyorsunuz. Eğlenceli olmuş. Arka koltuklardaki diz mesafesi gayet geniş. Zaten araç business olarak tasarlandığı için bu da çok normal. Neticede patron oturacak, bacaklar sıkışırsa olmaz elbet.
Aracın yol tutuşu ve frenleri ile ilgili fazla birşey söylemeye gerek yok. Zaten Volvo deyince insanların aklına ilk gelen güvenliktir. Bu araçta da rahatlıkla hissediliyor.
BU TAVANLAR OTOMATÄ°K OLMAMIÅž MIYDI?
Peki bu ayrıntılar arasında beğenmediklerimiz yok mu? Mesela elle açılan tavan. Bunlar artık otomatik olmamış mıydı? Demek ki halen manuel olanları da var. Vites topuzunu saymıştık. Debriyaj da bana biraz sert geldi. Gövdedeki karmaşık görüntü yine karşıma çıktı. İlk oturuşta hangi düğme neye ait insanın kafası karışıyor. Kumanda elemanlarının yerleri birbirinden ayrı olsa kullanımı daha kolay olabilirdi.
SON SÖZLER
Aracın tasarımı gerçekten çok güzel. Heybetli ve kuvvetli bir duruÅŸu var. İçinde de neredeyse yok yok ve çok zarif çizgiler insanı cezbediyor. Deri koltuklar, kaliteli işçilik, ferah bir tasarım. Bir de ÅŸu araca maliyeti fazla yükseltmeden otomatik vites opsiyonu ekleyebilseler çok güzel olur. Lüks segmentte bir araca otomatik ÅŸanzıman kesinlikle daha fazla yakışıyor.Â
Volvo S80 1.6D DRIVe'ın iki çok önemli özelliği var. İkisi de düşük motor hacminden kaynaklanıyor. Birincisi fiyat, ikincisi yakıt tüketimi. Eğer E sınıfı lüks sınıfta bir araçtan bahsediyorsanız 75 bin liralık fiyat gerçekten uygun. Üstüne 4.5 litrelik yakıt tüketimi de sınıfına göre çok iyi. Zaten bu iki özellik araçta neden sıra olduğunun açık göstergesi.
Volvo 1.6 motorla fiyatı ve yakıt tüketimini düşürürken performanstan ödün vermiş. Burada yapacak birşey yok. 2.4 litrelik dizel motora göre hızlanma performansı ve ataklığı düşmüş. Özellikle yokuşlarda ve yüksek hızlarda bunu daha net hissedebiliyorsunuz.
İşte burada kullanıcının bir karar vermesi gerekiyor. Her türlü lükse sahip bir makam arabası olan Volvo S80'i 75 bin liraya alıp 'performans biraz düşse de olur, çok önemli değil' mi diyecek ya da 'hem Volvo S80 olsun hem de yüksek performanslı olsun' deyip 120 bin liradan başlayıp 190 bin liraya kadar uzanan diğer versiyonlara mı gidecek?
Â