Vergi rekortmeni olmam haksızlık
Güncelleme Tarihi:
Yelda ATAÇ/ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Nisan 17, 2003 02:00
Cemil Özgür, "Demek ki hiç kimse en iyi biçimde vergisini ödemedi, biz de hasbelkader birinci olduk. Bunun haksızlık olduğunu düşünüyorum, ama yapabileceğim bir şey yok. Bunu devletin önlemesi lazım" diye konuştu.
Türkiye vergi rekortmeni Cemil Özgür, 6.1 trilyon ile ulaştığı birinciliği için, ‘‘Ankara'da bizi katlayabilen en az 20-30 firma vardır. İstanbul'da yüzlerce firma vardır. Demek ki hiç kimse en iyi biçimde vergisini ödemedi, biz de hasbelkader birinci olduk. Bunun haksızlık olduğunu düşünüyorum’’ dedi.
Türkiye vergi rekortmeni Cemil Özgür, 6.1 trilyon ile ulaştığı birinciliği için, ‘‘Aslında bu derece doğru değil. Bizi katlayan çok sayıda firma var. Demek ki hiç kimse en iyi biçimde vergisini ödemedi biz de hasbelkader birinci olduk’’ dedi.
Özgür, Hürriyet'e yaptığı açıklamada, ‘‘Ankara'da bizi katlayabilen en az 20-30 firma vardır. İstanbul'da yüzlerce firma vardır. Demek ki hiç kimse en iyi biçimde vergisini ödemedi biz de hasbelkader birinci olduk. Bunun haksızlık olduğunu düşünüyorum ama yapabileceğim birşey yok. Haksızlığı devletin önlemesi lazım’’ diye konuştu.
ARTIK YATIRIM YOK
Bugüne dek baraj, yol, köprü, üniversite binası, fabrika gibi çok sayıda önemli yatırımı gerçekleştiren Özgür, ‘‘Yüksek faizler yatırımcıyı yatırım yaptığına 40 defa pişman ediyor. Bu ortamda artık yatırım yapmayı düşünmüyorum’’ diye konuştu.
İş yaşamına müteahhit olarak 1946 yılında 346 liralık bir iş ile başlayan ve bugün bünyesinde 11 ayrı şirketi barındıran bir grup haline gelen Özgür, Vergi Barışı'nı doğru bulduğunu da söyledi. Özgür, ‘‘Vatandaş bunu nasıl olsa ödeyemem diye düşünerek hiç ödeme yapmıyordu. Maliye Bakanlığı'nın bu çıkardığı barış yasası ile bütçeye 4 katrilyon mertebesinde bir tahsilat getirmiş oluyor ki bence faydalı oldu’’ dedi.
KİMSE PARA ÇIKARMIYOR
Bu yılki iş potansiyelinin geçmiş yıllardan geride olduğunu ve savaşın da kendilerini etkilediğini belirten Özgür, ‘‘Savaş piyasayı durdurdu. Herkes bir beklenti içinde. Satmak istediğimiz malzemeyi bile satamıyoruz. Kimse parasını cebinden çıkarmak istemiyor savaş nasıl olacak diye’’ diye konuştu. Özgür, kendilerinin de savaşın getireceklerini görmek için ‘‘mevcut durumu muhafaza ederek, borçlanmama’’ politikası uyguladıklarını kaydetti. Buna karşın savaşın kısa sürmesi nedeniyle beklenilenden daha olumlu bir tablonun ortaya çıktığını ifade eden Özgür, bir-iki ay içinde işlerin rayına gireceğini ve Türkiye'nin Irak'ın yeniden inşasından büyük pay alabileceğini söyledi.
Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılardan kurtulmasının şart olduğunu, bir noktadan sonra borçların çevrilemeyecek noktaya geleceğini belirten Özgür, Hazine'nin Merkez Bankası kaynaklarıyla kendisini toplaması gerektiğini öne sürdü. Hazine'nin bankalardan elini çekmesi gerektiğini söyleyen Özgür, üretimin artırılmasının da önemli olduğunun altını çizerek, şunları söyledi:
‘‘Üretim artarsa borç ödenir. Üretim arttığı nispette işsizlik önlenecektir. Bugün milyonlarca gencimiz işsiz. Üretimin artırılması için yatırım yapılması lazım. Hazine bankalardan elini çektiği zaman faizler düşecek. Düşük faizlerle yatırımcıya, sanayiciye, ticarete para sağlama imkanı olacaktır. O zaman düşük faizle yatırım da yapılabilir. Her yatırım mutlak suretle bir istihdam gücünü artıracaktır. Üretimi artıracaktır. Üretim arttığı müddetçe rekabet olacaktır. Rekabet olunca enflasyon kendiliğinden düşer. Enflasyonun düştüğü rakamları görüyoruz ama bu üretimin arttığından değil talebin azalmasından kaynaklanıyor.’’
SİYASETÇİLERDEN İŞ İSTEMEM
Günümüzdeki işadamı-siyasetçi ilişkilerine asla dahil olmadığını da anlatan Özgür, ‘‘Milletvekili arkadaşlarım çok oldu. Hiç bize bir iş getirmiyorsun, diye sorarlar. Ben ‘Sizinle çözülecek bir işim yok’ derim. Türkiye'de bir işimi rica etmiş değilim. Görevim neyse o görevimi yapıyorum layıkıyla’’ dedi. Dört oğluyla birlikte grubu yöneten Özgür, toplam 2 bin civarında istihdam sağladığını belirtti. 2003'te olmasa da sonraki yıllarda da vergi rekortmenliğini umduğunu belirten Özgür, ‘‘Gücümüz yettikçe çalışacağız. Bu ülkeye en ufak bir katkımız bizi mutlu ediyor. Bugün bir insan çalıştırmak dahi büyük bir emektir. Ben bir insana iş veren adamın elini öperim. İşsizlik hat safhadadır. Birinci sorunumuz bu işsizliği önlemektir, ikinci sorunumuz eğitim konusudur’’ dedi.
346 lirayla işe başladı, 6.1 trilyon vergiye ulaştı
Kendi deyimiyle Atatürk'ün ölümünden bir hafta sonra Bitlis'te doğan Cemil Özgür, henüz 40 günlükken babasını kaybetti. Çocukluk yıllarında annesi ve dayısıyla birlikte Diyarbakır'a göç eden Özgür, ortaokuldan sonra okuma imkanı bulamadı.
Yakın bir ailenin yanında çalışarak müteahhitliği öğrenen Özgür, iş yaşamına adım attığında yıl 1946'ydı. İlk olarak 346 liralık bir iş alan Özgür, 1953'te Ankara'ya geldiğinde 5 bin lira birikimi vardı. 1955 yılında Ziraat Bankası'nın Bilecik inşaatını aldı. 1957'de aynı bankanın üç şubesinin yapımı işini aldı. O zamanlar Milli Korunma Kanunu çerçevesinde inşaat malzemesi tahsis ve tevziye tabiydi. Türkiye'de beş tane çimento fabrikası vardı ve Özgür, çimento bayiliği işine girdi. Vatandaşın tahsis belgelerini alıp fabrikalara gönderiyordu. Bir torba çimentodan kazancı 25 kuruştu.
1959'da yüzde 66 oranında devalüasyon yaşanınca Özgür, birden sıfır noktasına indi. Elindeki tüm birikimi kaybeden Özgür, şube inşaatlarını aldığı Ziraat Bankası'nın işi bitirmesi karşılığı fiyat farkı ödeneceği sözüyle yaşama döndü. Şubelerden aldığı kredilerle işi bitiren Özgür, o dönem çıkan fiyat farkı kararnamesinden yararlanan ilk işadamı oldu. 1970'ten itibaren de sanayiye giren Özgür, tuğla fabrikası, mermer derken Türkiye'nin ilk hazır beton üreticisi unvanını İstaş ile kazandı.
Özgür, Ankara'da gecekondu bölgeleri ile çevrili bir alanda 1970 yılından beri kullandığı mütevazı binasında, oğulları Coşkun, Cemal, Cahit, Cem ile çalışıyor.
Batan bankaların kurtarılması yanlış
Batarılan bankaların kurtarılmasına karşı çıkan Cemil Özgür, devletin banka mevduatlarını garanti etmesinin yanlış olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
‘‘Devletin himayesinde olan sağlam bankalar var. Yurdumuzda büyük bankalar da var. Bir de mevduat toplamak, kaçırmak için kurulan bankalar var. Siz mevduatınızı gidip de (A) bankasına yatırıp ordan birkaç puan fazla para kazanırsanız bunu devlete veriyor musunuz? Vermiyorsunuz. Ben devlet olarak niye bunu garanti edeyim ki. Sağlam banka var, senin de aklın başında. Götür paranı sağlam bankaya yatır. İş Bankası'na yatır, Ziraat Bankası'na yatır, ne bileyim devletin ve milletin güvendiği büyük bankalar var. Fevkalade yanlış bir sistemdir. Sorumluluğun mevduat sahibinde olması lazım. Batacağını görüyorsun ama biraz fazla faiz için yatırıyorsun. Vatandaş bunu görmüyorsa, aldırmıyorsa, vatandaşın yaptığı bireysel hataları devletin yüklenmesi fevkalade yanlıştır ve ekonomi onun için bu haldedir. Batarsa batsın. Ben devlet hazinesi olarak o bankalara 30 milyar dolar kaynak aktardım, yanlış değil mi?’’
Marmaris rekortmeni: Ben keriz seçildim
Marmaris'in İçmeler Beldesi'nde Pine Wood Apart'ın sahibi İbrahim Özcanlı, gelir vergisi şampiyonu oldu. Özcanlı, rekortmenlikten utandığını belirterek, ‘‘Aslında Marmaris'in rekortmeni değil, kerizi seçildim’’ dedi. Marmaris Vergi Dairesi'nden yapılan açıklamaya göre 2002 yılı faaliyetlerinden ötürü en çok vergi ödeyecek mükellefler arasında İbrahim Özcanlı 54 milyar 536 milyon 855 bin lirayla birinciliğe yerleşti. Dr. Sahir Öktem 53 milyar 151 milyon 898 bin lirayla ikinci, turizmci Murat Kalaycı 53 milyar 70 milyon 200 bin lirayla üçüncü oldu.
İçmeler'in Gölenye Mahallesi'nde 7 yıldır Pine Wood Apart'ı işleten, 2000 ve 2001 yıllarında gelir vergisi sıralamasında üçüncü olan Özcanlı, bu yıl şampiyonluktan utandığını söyledi. İbrahim Özcanlı, ‘‘Desenize bu yıl Marmaris'in kerizi ben seçildim. Marmaris'te o kadar büyük oteller ve işletmeler varken, her yıl birkaç belli kişinin sıralamada yer değiştirmesi üzücü. Oysa farklı kişilerin de sıralamaya girmesi lazım. Liste değişmiyor, bu da bana utanç veriyor. Bunun için vergi levhamla takdir belgelerini bile saklıyorum. 5 yıldır İngiltere'nin en büyük tur operatörü olan Airtours tarafından hizmetimizin yüksek kalitesi nedeniyle teşekkür belgesiyle ödüllendiriliyorum. Bunları daha büyük gururla asıyorum’’ dedi.
Vergi rekortmeninin hangi şirketleri var
Özgür İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Özmak Makina ve Elektrik Sanayi A.Ş.
Özmer Suni ve Tabii Mermer A.Ş.
Özgür Çimento&Beton Endüstrisi A.Ş.
İstaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Akdeniz Madencilik ve Çimento Sanayi A.Ş.
İmpaş İnşaat Malzemeleri Pazarlama ve Ticaret A.Ş.
Anitaş Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş.
Özgürler İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Öztuğsan Özgürler Toprak Sanayi A.Ş.
Özgür Enerji Elektrik Üretim İletim Dağıtım ve Pazarlama A.Ş.
Türkiye vergi rekortmeni Cemil Özgür, 6.1 trilyon ile ulaştığı birinciliği için, ‘‘Aslında bu derece doğru değil. Bizi katlayan çok sayıda firma var. Demek ki hiç kimse en iyi biçimde vergisini ödemedi biz de hasbelkader birinci olduk’’ dedi.
Özgür, Hürriyet'e yaptığı açıklamada, ‘‘Ankara'da bizi katlayabilen en az 20-30 firma vardır. İstanbul'da yüzlerce firma vardır. Demek ki hiç kimse en iyi biçimde vergisini ödemedi biz de hasbelkader birinci olduk. Bunun haksızlık olduğunu düşünüyorum ama yapabileceğim birşey yok. Haksızlığı devletin önlemesi lazım’’ diye konuştu.
ARTIK YATIRIM YOK
Bugüne dek baraj, yol, köprü, üniversite binası, fabrika gibi çok sayıda önemli yatırımı gerçekleştiren Özgür, ‘‘Yüksek faizler yatırımcıyı yatırım yaptığına 40 defa pişman ediyor. Bu ortamda artık yatırım yapmayı düşünmüyorum’’ diye konuştu.
İş yaşamına müteahhit olarak 1946 yılında 346 liralık bir iş ile başlayan ve bugün bünyesinde 11 ayrı şirketi barındıran bir grup haline gelen Özgür, Vergi Barışı'nı doğru bulduğunu da söyledi. Özgür, ‘‘Vatandaş bunu nasıl olsa ödeyemem diye düşünerek hiç ödeme yapmıyordu. Maliye Bakanlığı'nın bu çıkardığı barış yasası ile bütçeye 4 katrilyon mertebesinde bir tahsilat getirmiş oluyor ki bence faydalı oldu’’ dedi.
KİMSE PARA ÇIKARMIYOR
Bu yılki iş potansiyelinin geçmiş yıllardan geride olduğunu ve savaşın da kendilerini etkilediğini belirten Özgür, ‘‘Savaş piyasayı durdurdu. Herkes bir beklenti içinde. Satmak istediğimiz malzemeyi bile satamıyoruz. Kimse parasını cebinden çıkarmak istemiyor savaş nasıl olacak diye’’ diye konuştu. Özgür, kendilerinin de savaşın getireceklerini görmek için ‘‘mevcut durumu muhafaza ederek, borçlanmama’’ politikası uyguladıklarını kaydetti. Buna karşın savaşın kısa sürmesi nedeniyle beklenilenden daha olumlu bir tablonun ortaya çıktığını ifade eden Özgür, bir-iki ay içinde işlerin rayına gireceğini ve Türkiye'nin Irak'ın yeniden inşasından büyük pay alabileceğini söyledi.
Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılardan kurtulmasının şart olduğunu, bir noktadan sonra borçların çevrilemeyecek noktaya geleceğini belirten Özgür, Hazine'nin Merkez Bankası kaynaklarıyla kendisini toplaması gerektiğini öne sürdü. Hazine'nin bankalardan elini çekmesi gerektiğini söyleyen Özgür, üretimin artırılmasının da önemli olduğunun altını çizerek, şunları söyledi:
‘‘Üretim artarsa borç ödenir. Üretim arttığı nispette işsizlik önlenecektir. Bugün milyonlarca gencimiz işsiz. Üretimin artırılması için yatırım yapılması lazım. Hazine bankalardan elini çektiği zaman faizler düşecek. Düşük faizlerle yatırımcıya, sanayiciye, ticarete para sağlama imkanı olacaktır. O zaman düşük faizle yatırım da yapılabilir. Her yatırım mutlak suretle bir istihdam gücünü artıracaktır. Üretimi artıracaktır. Üretim arttığı müddetçe rekabet olacaktır. Rekabet olunca enflasyon kendiliğinden düşer. Enflasyonun düştüğü rakamları görüyoruz ama bu üretimin arttığından değil talebin azalmasından kaynaklanıyor.’’
SİYASETÇİLERDEN İŞ İSTEMEM
Günümüzdeki işadamı-siyasetçi ilişkilerine asla dahil olmadığını da anlatan Özgür, ‘‘Milletvekili arkadaşlarım çok oldu. Hiç bize bir iş getirmiyorsun, diye sorarlar. Ben ‘Sizinle çözülecek bir işim yok’ derim. Türkiye'de bir işimi rica etmiş değilim. Görevim neyse o görevimi yapıyorum layıkıyla’’ dedi. Dört oğluyla birlikte grubu yöneten Özgür, toplam 2 bin civarında istihdam sağladığını belirtti. 2003'te olmasa da sonraki yıllarda da vergi rekortmenliğini umduğunu belirten Özgür, ‘‘Gücümüz yettikçe çalışacağız. Bu ülkeye en ufak bir katkımız bizi mutlu ediyor. Bugün bir insan çalıştırmak dahi büyük bir emektir. Ben bir insana iş veren adamın elini öperim. İşsizlik hat safhadadır. Birinci sorunumuz bu işsizliği önlemektir, ikinci sorunumuz eğitim konusudur’’ dedi.
346 lirayla işe başladı, 6.1 trilyon vergiye ulaştı
Kendi deyimiyle Atatürk'ün ölümünden bir hafta sonra Bitlis'te doğan Cemil Özgür, henüz 40 günlükken babasını kaybetti. Çocukluk yıllarında annesi ve dayısıyla birlikte Diyarbakır'a göç eden Özgür, ortaokuldan sonra okuma imkanı bulamadı.
Yakın bir ailenin yanında çalışarak müteahhitliği öğrenen Özgür, iş yaşamına adım attığında yıl 1946'ydı. İlk olarak 346 liralık bir iş alan Özgür, 1953'te Ankara'ya geldiğinde 5 bin lira birikimi vardı. 1955 yılında Ziraat Bankası'nın Bilecik inşaatını aldı. 1957'de aynı bankanın üç şubesinin yapımı işini aldı. O zamanlar Milli Korunma Kanunu çerçevesinde inşaat malzemesi tahsis ve tevziye tabiydi. Türkiye'de beş tane çimento fabrikası vardı ve Özgür, çimento bayiliği işine girdi. Vatandaşın tahsis belgelerini alıp fabrikalara gönderiyordu. Bir torba çimentodan kazancı 25 kuruştu.
1959'da yüzde 66 oranında devalüasyon yaşanınca Özgür, birden sıfır noktasına indi. Elindeki tüm birikimi kaybeden Özgür, şube inşaatlarını aldığı Ziraat Bankası'nın işi bitirmesi karşılığı fiyat farkı ödeneceği sözüyle yaşama döndü. Şubelerden aldığı kredilerle işi bitiren Özgür, o dönem çıkan fiyat farkı kararnamesinden yararlanan ilk işadamı oldu. 1970'ten itibaren de sanayiye giren Özgür, tuğla fabrikası, mermer derken Türkiye'nin ilk hazır beton üreticisi unvanını İstaş ile kazandı.
Özgür, Ankara'da gecekondu bölgeleri ile çevrili bir alanda 1970 yılından beri kullandığı mütevazı binasında, oğulları Coşkun, Cemal, Cahit, Cem ile çalışıyor.
Batan bankaların kurtarılması yanlış
Batarılan bankaların kurtarılmasına karşı çıkan Cemil Özgür, devletin banka mevduatlarını garanti etmesinin yanlış olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
‘‘Devletin himayesinde olan sağlam bankalar var. Yurdumuzda büyük bankalar da var. Bir de mevduat toplamak, kaçırmak için kurulan bankalar var. Siz mevduatınızı gidip de (A) bankasına yatırıp ordan birkaç puan fazla para kazanırsanız bunu devlete veriyor musunuz? Vermiyorsunuz. Ben devlet olarak niye bunu garanti edeyim ki. Sağlam banka var, senin de aklın başında. Götür paranı sağlam bankaya yatır. İş Bankası'na yatır, Ziraat Bankası'na yatır, ne bileyim devletin ve milletin güvendiği büyük bankalar var. Fevkalade yanlış bir sistemdir. Sorumluluğun mevduat sahibinde olması lazım. Batacağını görüyorsun ama biraz fazla faiz için yatırıyorsun. Vatandaş bunu görmüyorsa, aldırmıyorsa, vatandaşın yaptığı bireysel hataları devletin yüklenmesi fevkalade yanlıştır ve ekonomi onun için bu haldedir. Batarsa batsın. Ben devlet hazinesi olarak o bankalara 30 milyar dolar kaynak aktardım, yanlış değil mi?’’
Marmaris rekortmeni: Ben keriz seçildim
Marmaris'in İçmeler Beldesi'nde Pine Wood Apart'ın sahibi İbrahim Özcanlı, gelir vergisi şampiyonu oldu. Özcanlı, rekortmenlikten utandığını belirterek, ‘‘Aslında Marmaris'in rekortmeni değil, kerizi seçildim’’ dedi. Marmaris Vergi Dairesi'nden yapılan açıklamaya göre 2002 yılı faaliyetlerinden ötürü en çok vergi ödeyecek mükellefler arasında İbrahim Özcanlı 54 milyar 536 milyon 855 bin lirayla birinciliğe yerleşti. Dr. Sahir Öktem 53 milyar 151 milyon 898 bin lirayla ikinci, turizmci Murat Kalaycı 53 milyar 70 milyon 200 bin lirayla üçüncü oldu.
İçmeler'in Gölenye Mahallesi'nde 7 yıldır Pine Wood Apart'ı işleten, 2000 ve 2001 yıllarında gelir vergisi sıralamasında üçüncü olan Özcanlı, bu yıl şampiyonluktan utandığını söyledi. İbrahim Özcanlı, ‘‘Desenize bu yıl Marmaris'in kerizi ben seçildim. Marmaris'te o kadar büyük oteller ve işletmeler varken, her yıl birkaç belli kişinin sıralamada yer değiştirmesi üzücü. Oysa farklı kişilerin de sıralamaya girmesi lazım. Liste değişmiyor, bu da bana utanç veriyor. Bunun için vergi levhamla takdir belgelerini bile saklıyorum. 5 yıldır İngiltere'nin en büyük tur operatörü olan Airtours tarafından hizmetimizin yüksek kalitesi nedeniyle teşekkür belgesiyle ödüllendiriliyorum. Bunları daha büyük gururla asıyorum’’ dedi.
Vergi rekortmeninin hangi şirketleri var
Özgür İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Özmak Makina ve Elektrik Sanayi A.Ş.
Özmer Suni ve Tabii Mermer A.Ş.
Özgür Çimento&Beton Endüstrisi A.Ş.
İstaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Akdeniz Madencilik ve Çimento Sanayi A.Ş.
İmpaş İnşaat Malzemeleri Pazarlama ve Ticaret A.Ş.
Anitaş Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş.
Özgürler İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Öztuğsan Özgürler Toprak Sanayi A.Ş.
Özgür Enerji Elektrik Üretim İletim Dağıtım ve Pazarlama A.Ş.