Vehbi Koç’tan darbe günü telefonu: Paşadan izin al, Bay Siemens uçsun
Güncelleme Tarihi:
Hayri ÇETİNKAYA
Oluşturulma Tarihi: Şubat 22, 2007 00:00
Türkiye’de 50’nci faaliyet yılını kutlayan Siemens, "Dünden Yarına Siemens Türkiye" kitabı çıkardı. Kitapta, Vehbi Koç’un damadı ve Koç Holding’in eski üst düzey yöneticilerinden Nüsret Arsel’in 27 Mayıs 1960 darbesi sabahı, Siemens’in o dönemki Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ernst von Siemens’i Vehbi Koç’un uyarısıyla Almanya’ya nasıl döndürebildiği anısı da yer aldı.
TÜRKİYE’deki faaliyetlerini 1958 yılından itibaren resmi temsilciliğe dönüştüren Siemens yönetimi, buradaki 50 yıllık faaliyetlerini "Dünden Yarına Siemens Türkiye" adıyla kitaplaştırdı. Siemens Türkiye Genel Müdürü Zafer İncecik’in önsözüyle hazırlanan kitapta, "Anadolu’da sanayi hareketi, Siemens ve Koç Grubu’nun birarada olduğu dönem, Türkiye ile birlikte büyüme yılları, televizyonlu yıllar, 1980 darbesi sonrasında başlayan dönüşüm ve yatırım süreci ve yarının Siemens’i" gibi başlıklar altında Siemens’in Türkkiye’de geçirdiği 50 yıllık çalışma sürecine ışık tutuluyor. Siemens tepe yönetiminin anılarına da yer verilen kitapta, Siemens Vehbi Koç’un 1958 yılında ortak kurduğu Simko’yu uzun dönem yöneten Nusret Arsel’in 27 Mayıs 1960 darbesi sırasında ziyaret amacıyla İstanbul’da bulunan Siemens’in patronunu nasıl yurtdışına çıkardıklarına ilişkin bir anısı da yeralıyor.
SABAH ALTIDA ÇALAN TELEFON: Dr. Nüsret Arsel, Siemens Yönetim Kurulu Başkanı, Dr. Ernst von Siemens’in Türkiye ziyaretini şöyle anlatıyor: "26 Mayıs 1960 tarihinde Siemens’in ihracat kısmı müdürü Dr. Gerd Tacke, Siemens Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ernst von Siemens ile birlikte İstanbul’a geldiler. Biz de onları karşıladık ve Divan Oteli’ne yerleştirdik. 27 Mayıs 1960 sabahı Halaskargazi Caddesi üzerinde bulunan Çankaya Apartmanı’ndaki odamda uyuyordum. Sabaha karşı saat altıda telefonum uzun uzun çaldı. Ahizeyi kaldırdığımda telefonda Vehbi Bey vardı. Son derece heyecanlı bir sesle, derhal Halaskargazi Caddesi cephesindeki odanın penceresinden bakmamı istedi. Hemen pencereden dışarı baktım, sokaklarda askerler ve tanklar vardı. Vehbi Bey, radyodan ordunun yönetime el koyduğunun anons edildiğini ve bunun bir ihtilal anlamına geldiğini söyledi."
SIKIYÖNETİMDEN ÖNCE ÇIKILMALI: Arsel, Vehbi Koç’un Refik Tulga Paşa’yı aramasını istediğini belirterek, şöyle devam ediyor: "Benden hemen o tarihte İstanbul Bölgesi Komutanlığı’na getirilmiş olan Generel Refik Tulga Paşa ile temasa geçmemi ve ne yapıp edip Divan Oteli’nde kalan misafirlerimizi saat 11.00’deki uçağa yetiştirmemizi istedi. Dr. Gerd Tacke ve Dr. Ernst von Siemens’in Lufthansa’nın 11.00 uçağına yetişememeleri durumunda, sonraki günlerde dışarı çıkmaları da zorlaşacaktı. Henüz daha sıkıyönetim ilan edilmemişti. Refik Tulga Paşa’yı, daha önce Napoli’de askeri ateşe olduğu dönemden tanıyordum. Hemen arabama atladım ve Tulga Paşa’nın komuta merkezine gittim. Durumu kendilerine anlattım. Şayet bu önemli ziyaretçilerimizi saat 11.00’da hareket edecek olan Lufthansa uçağına yetiştiremezsek, hem bizlerin hem de Alman resmi mercilerinin bir hayli sıkıntıya düşücebileceklerini izah ettim."
SIEMENS’İ ŞAŞIRTAN DÖNÜŞ: Nusret Arsel, Refik Paşa’dan büyük anlayış gördüklerini vurgulayarak, anısını şöyle tamamlıyor: "Refik Paşa, o telaşına rağmen bizlere büyük bir anlayış gösterdi. Derhal özel bir izin kağıdı hazırlatarak bana bir inzibat asteğmenle, bir jeep verdi. Divan Oteli’nden bu önemli ziyaretçilerimizi alıp güçlükle meydana geldim. Tam zamanında uçağa yetiştirdim ve Almanya’ya yolcu ettim. Sonucu da Vehbi Bey’e bildirdim. Ziyadesiyle memnun olmuştu. Dr. Ernst von Siemens ve Dr. Gerd Tacke, Almanya’ya döndükten sonra bize çok övgü dolu bir mektup yazdı, teşekkür etti. Böyle bir ihtilal anında kendilerini uçağa bindirmemize şaşırdıklarını söylediler."
Siemens Türkiye 2006’da Ar-Ge’ye 20 milyon Euro ayırdı
SIEMENS 2005 yılında Argeye 5.2 milyar Euro harcadı. Bu rakam aynı dönemde Avrupa Birliği’nin araştırma bütçesinden daha fazla bir kaynağa denk geliyor. Geleceğe yatırım yapan dünyanın ilk 10 şirketinden biri arasında gösterilen Siemens, dünya genelinde elektrik üretim, iletim, dağıtım teknolojileri, otomasyon ve kontrol ürün ve sistemleri, endüstriyel çözümler ve hizmetler, tıp mühendisliği akıllı trafik ve ulaşım teknolojileri ve bina teknolojileri alanında lider konumunda. Şirket, dünya genelindeki faaliyetlerinin hemen hepsisini Türkiye’de de gerçekleştiriyor. Genel Müdür Zafer İncecik, "Türkiye’de de faaliyet gösterdiğiğimiz hemen her sektörde lider durumundayız. Sadece beyaz eşyada Koç Grubu’ndan sonra ikinci sırada yeralıyoruz" dedi. İncecik, Türkiye’de her yıl elde etikleri cironun yüzde 1’ini Ar-Ge’ye ayırdıklarını belirtti. 2006’da 2 milyar Euro ciro elde eden şirket, yüzde 1’lik hesap üzerinden geçen yıl Türkiye’de ise Ar-Ge’ye yaklaşık 20 milyon Euro ayırmış oldu.
SABAH ALTIDA ÇALAN TELEFON: Dr. Nüsret Arsel, Siemens Yönetim Kurulu Başkanı, Dr. Ernst von Siemens’in Türkiye ziyaretini şöyle anlatıyor: "26 Mayıs 1960 tarihinde Siemens’in ihracat kısmı müdürü Dr. Gerd Tacke, Siemens Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ernst von Siemens ile birlikte İstanbul’a geldiler. Biz de onları karşıladık ve Divan Oteli’ne yerleştirdik. 27 Mayıs 1960 sabahı Halaskargazi Caddesi üzerinde bulunan Çankaya Apartmanı’ndaki odamda uyuyordum. Sabaha karşı saat altıda telefonum uzun uzun çaldı. Ahizeyi kaldırdığımda telefonda Vehbi Bey vardı. Son derece heyecanlı bir sesle, derhal Halaskargazi Caddesi cephesindeki odanın penceresinden bakmamı istedi. Hemen pencereden dışarı baktım, sokaklarda askerler ve tanklar vardı. Vehbi Bey, radyodan ordunun yönetime el koyduğunun anons edildiğini ve bunun bir ihtilal anlamına geldiğini söyledi."
SIKIYÖNETİMDEN ÖNCE ÇIKILMALI: Arsel, Vehbi Koç’un Refik Tulga Paşa’yı aramasını istediğini belirterek, şöyle devam ediyor: "Benden hemen o tarihte İstanbul Bölgesi Komutanlığı’na getirilmiş olan Generel Refik Tulga Paşa ile temasa geçmemi ve ne yapıp edip Divan Oteli’nde kalan misafirlerimizi saat 11.00’deki uçağa yetiştirmemizi istedi. Dr. Gerd Tacke ve Dr. Ernst von Siemens’in Lufthansa’nın 11.00 uçağına yetişememeleri durumunda, sonraki günlerde dışarı çıkmaları da zorlaşacaktı. Henüz daha sıkıyönetim ilan edilmemişti. Refik Tulga Paşa’yı, daha önce Napoli’de askeri ateşe olduğu dönemden tanıyordum. Hemen arabama atladım ve Tulga Paşa’nın komuta merkezine gittim. Durumu kendilerine anlattım. Şayet bu önemli ziyaretçilerimizi saat 11.00’da hareket edecek olan Lufthansa uçağına yetiştiremezsek, hem bizlerin hem de Alman resmi mercilerinin bir hayli sıkıntıya düşücebileceklerini izah ettim."
SIEMENS’İ ŞAŞIRTAN DÖNÜŞ: Nusret Arsel, Refik Paşa’dan büyük anlayış gördüklerini vurgulayarak, anısını şöyle tamamlıyor: "Refik Paşa, o telaşına rağmen bizlere büyük bir anlayış gösterdi. Derhal özel bir izin kağıdı hazırlatarak bana bir inzibat asteğmenle, bir jeep verdi. Divan Oteli’nden bu önemli ziyaretçilerimizi alıp güçlükle meydana geldim. Tam zamanında uçağa yetiştirdim ve Almanya’ya yolcu ettim. Sonucu da Vehbi Bey’e bildirdim. Ziyadesiyle memnun olmuştu. Dr. Ernst von Siemens ve Dr. Gerd Tacke, Almanya’ya döndükten sonra bize çok övgü dolu bir mektup yazdı, teşekkür etti. Böyle bir ihtilal anında kendilerini uçağa bindirmemize şaşırdıklarını söylediler."
Siemens Türkiye 2006’da Ar-Ge’ye 20 milyon Euro ayırdı
SIEMENS 2005 yılında Argeye 5.2 milyar Euro harcadı. Bu rakam aynı dönemde Avrupa Birliği’nin araştırma bütçesinden daha fazla bir kaynağa denk geliyor. Geleceğe yatırım yapan dünyanın ilk 10 şirketinden biri arasında gösterilen Siemens, dünya genelinde elektrik üretim, iletim, dağıtım teknolojileri, otomasyon ve kontrol ürün ve sistemleri, endüstriyel çözümler ve hizmetler, tıp mühendisliği akıllı trafik ve ulaşım teknolojileri ve bina teknolojileri alanında lider konumunda. Şirket, dünya genelindeki faaliyetlerinin hemen hepsisini Türkiye’de de gerçekleştiriyor. Genel Müdür Zafer İncecik, "Türkiye’de de faaliyet gösterdiğiğimiz hemen her sektörde lider durumundayız. Sadece beyaz eşyada Koç Grubu’ndan sonra ikinci sırada yeralıyoruz" dedi. İncecik, Türkiye’de her yıl elde etikleri cironun yüzde 1’ini Ar-Ge’ye ayırdıklarını belirtti. 2006’da 2 milyar Euro ciro elde eden şirket, yüzde 1’lik hesap üzerinden geçen yıl Türkiye’de ise Ar-Ge’ye yaklaşık 20 milyon Euro ayırmış oldu.