OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 11, 2003 00:00
Uzan Ailesi'nin İmar Bankası'nda yaptığı oyunlar 2003 Bütçe Kanunu'nu da değiştirecek. Hazine'nin TMSF'ye İmarzedeler için ödeme amacıyla, özel tertip kağıt verebilmesi için, Bütçe Kanunu'nda değişiklik gerekiyor.İmar Bankası'nın garanti kapsamındaki mevduat yükünün tutarı kesinlik kazandıktan sonra, paraların ödenebilmesi için, 2003 Bütçe Kanunu'nda değişiklik yapılması gerektiği ortaya çıktı.İmar Bankası olayı ortaya çıktığından bu yana, paraların nakit olarak ödenmesinin olanaksızlığı vurgulanırken; mevduatın, geriye kalan tek yol olan Hazine'nin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) ‘ikrazen özel tertip iç borçlanma senedi vermesi’ yoluyla ödenebilmesi ise sıkı kanuni koşullara bağlı.Borçlanma Yasası'na göre, Hazine'nin TMSF'ye mevduat ödemeleri amacıyla, özel tertip kağıt verebilmesi için, konunun Bütçe Kanunu'nda düzenlenmesi gerekiyor. Bu konu, 2003 Bütçe Kanunu'nun 26. maddesinde ‘bütçe başlangıç ödeneklerinin yüzde 1’ine kadar özel tertip iç borçlanma senedi ihraç edilebilir'' diye düzenlenmişti.Bu da 2003 bütçe büyüklüğünün 146.9 katrilyon lira olduğu dikkate alındığında, Hazine'nin batık bankalar için bu yıl TMSF'ye en fazla 1 katrilyon 470 trilyon liralık kağıt verebileceği anlamına geliyordu. SESSİZ SEDASIZAncak İmar Bankası olayı ortada yokken yapılan bu düzenlemenin, temmuz ayında el konulan İmar Bankası'nın mevduat yükü için yetmeyeceği anlaşıldı. Çünkü ilk kaba tespitler bile, devletçe ödenmesi gereken tutarın 1 katrilyon 470 trilyon lirayı aşacağını ortaya çıkardı. Bunun üzerine Hükümet sessiz sedasız bir operasyonla bir başka kanunun içine gizlediği bir maddeyle 2003 Bütçe Kanunu'nda değişiklik yaptı. 11 Ağustos'ta yürürlüğe giren ‘Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’da, Bütçe Yasası'na atıfta bulunularak yüzde 1'lik bu oranının ‘iki katına kadar arttırılması konusunda Bakanlar Kurulu yetkilidir’ maddesi konuldu. İmar Bankası'nın mevduat yükü için yapılan bu değişikliğin, faturanın 2.9 katrilyon lirayı geçmeyeceği varsayımına dayandığı ortaya çıktı. Ancak bugün, henüz resmiyet kazanmamakla birlikte 9 katrilyon liralık bir yükten sözedildiği dikkate alındığında, Bütçe Kanunu'nda geçen ay yapılan bu değişiklik mevduat ödemeleri için yeterli olmayacak.Bu durumda, garanti kapsamındaki mevduat ödemelerinin yasal bir zemine kavuşabilmesi için bütçede ikinci kez değişiklik yapmak gerekiyor. 9 katrilyon liranın doğru olması halinde, Hazine'nin TMSF'ye vereceği özel tertip tahvil tutarının ise bütçe büyüklüğünün en az yüzde 6'sına çekilmesi yönünde değişiklik yapmak gerekiyor. Yetkililer, Bakanlar Kurulu'nca mevduat ödemelerinin bu yıl başlatılmasına karar verilmesi halinde, sözkonusu bütçe değişikliğinin, gelecek ay TBMM'Ye sevkedilyecek ‘ek bütçe tasarısına’ konulacak bir maddeyle yapılmasının muhtemel olduğu görüşünde.Savcılıktan BDDK'ya ‘İmar ihmali’ sorgusuŞişli Cumhuriyet Savcılığı, İmar Bankası'ndaki yolsuzluklara ilgili soruşturması kapsamında Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) da içinde bulunduğu kurum ve kuruluşların ihmallerinin olup olmadığının tespit edilmesi için inceleme başlattı.Savcılık tarafından başlatılan inceleme kapsamında talep edilen ve savcılığa ulaşan İmar Bankası'nın geçmişe dönük 5 yıllık inceleme raporlarında herhangi bir ihmalin olup olmadığı araştırılacak. Savcılık, İmar Bankası'nda bu zamana kadar denetleme de bulunan kurumların belirlenmesi içinde çalışma başlattı.Savcılık tarafından yapılacak bu incelemenin sonucunda ise banka ile ilgili olarak denetleme yapan başta BDDK olmak üzere özel denetleme kurumlarının ihmali olduğu kanaati oluşursa savcılık soruşturma ve dava açabilmek için Adalet Bakanlığı'ndan izin talep edecek. SPK DA İNCELENİYORŞişli Cumhuriyet Savcılığı, İmar Bankası'nın incelemesinde bulunan kurumlar hakında inceleme başlatırken İstanbul Cumhuriyet Savcılığı da Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) hakkında inceleme başlattı. SPK'nın İmar Bankası'nın izinsiz hazine bonosu satması ile ilgili olarak herhangi bir ihmalinin bulunup bulunmadığı araştırılıyor.İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, bu konuda SPK'nın bir ihmalinin ortaya çıkması halinde bu konuyla ilgili olarak ihmali bulunan kişileri hakkında soruşturma başlatacak. Yolsuzluğu ihbar edene ödülAdalet Bakanı Cemil Çiçek, yolsuzlukların organize suçlar olduğunu belirterek, yolsuzluğun bir ayağında siyasetçi, bir ayağında bürokrat, bir ayağında da işadamlarının olduğunu söyledi. Çiçek, yolsuzlukları ihbar edenlere ödül verilmesi yönünde bir düzenlemeyi Meclis'e getireceklerini belirtti. Çiçek yolsuzluklarda ihbarda bulunanlara ödül verilmesinin özendirici bir tedbir olduğunu da belirtti. Türkiye'de sadece milletvekillerinin dokunulmazlığının olmadığını, dokunulamayan kurumlar da bulunduğunu belirten Çiçek, ‘‘Hiçkimse bana 24 tane bankanın durup dururken soyulduğunu söyleyemez. Hiçkimsenin bu kadar soygunu duymaması mümkün değildir’’ dedi. Adabank'ta da bilgiler kayıpBankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından Adabank'a atanan yeni yönetim de Şişli Cumhuriyet Savcılığı'na başvurarak İmar Bankası'nda olduğu gibi kendi back-up'larının (geçmiş bilgisayar kayıtları) da kayıp olduğunu öne sürdü. Savcılığa verilen dilekçede, Merkez Yatırım'ın 1993 ile 1996 yıllarına ait back-up'ların ortada olmadığı ileri sürülerek, bu konuda eski yöneticilerin sorumlu oldukları ve cezalandırılmaları gerektiği belirtildi.BDDK: Mahkemeler batık banka bilgisi bekliyorBankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Engin Akçakoca, Adalet Bakanlığı'na başvurarak, mahkemelerde gecikmelerin önlenmesi amacıyla Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devredilen 21 bankanın devir tarihleri, irtibat kurulacak bankaların isimleri ve adreslerinin tüm yargı mercilerine bildirilmesini istedi. Akçakoca, böylece mahkemelerdeki gecikmelerin önlenebileceğine dikkat çekti. BDDK Başkanı Akçakoca, Bakanlığa gönderdiği yazı ekinde, sözkonusu bankaların devir tarihlerini, irtibat kurulacak bankaların isimlerini, adres ve telefonlarını gösteren bir tablo da gönderdi. Akçakoca, ilgili mahkeme, savcılık, icra dairesi müdürlükleri ile icra tetkik mercii hakimliklerinden söz konusu bankaların fona devir tarihleri, satışının yapılıp yapılmadığı, bir başka fon bankası ile birleştirilip birleştirilmediği ve bu bankalarca verilen çekler ve kullandırılan kredilere ilişkin açılan davalar hakkında bilgi talep eden yazılar alındığını belirtti. Yazıların BDDK tarafından ilgili bankalara gereğinin yapılmasını teminen gönderildiğini ifade eden Akçakoca, ancak duruşma tarihleri dikkate alındığında istenilen bilgilerin ilgili birimlere zamanında gönderilmesinde gecikmeler yaşandığını vurguladı. Akçakoca, bu nedenle, talep edilen bilgilerin süresi içerisinde ilgili birimlere ulaştırılabilmesini teminen Fon'a devredilen 21 bankanın son durumlarının tüm mahkeme, savcılık, icra dairesi müdürlükleri ile icra tetkik merci hakimliklerine iletilmesini istedi. Sayın: İflas edip, simit yiyerek geçinen görmedimKamu Bankaları Ortak Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Sayın, Ziraat Bankası ile Halk Bankası'nın takipteki alacaklarının 6 katrilyon liraya ulaştığını açıklayarak, ‘‘(İflas ettim) diyenlerin simitle geçindiğini görmedim. Hepsi yatlarda katlarda kalıyor’’ dedi. Sayın, Halk Bankası ile ‘Ostim Endüstriyel Yatırımlar ve İşletme A.Ş.’ arasında protokol imzalanması nedeniyle düzenlenen törende sektörle ilgili değerlendirmeler yaptı. Sayın, ‘‘Takipteki alacakları
KOBİ'lere tahsis etsek hepsi ayağa kalkar. Takılan paraları tahsil ettiğimizde esnaf ve KOBİ'lere aktaracağız’’ dedi. Sayın,
kredi talep eden kişinin sicilinde bozukluk olmamasının ve ‘ödeme ahlakı’ bulunmasının önemine dikkat çekerek şöyle konuştu: ‘‘İflas ettim diyenlerin simitle geçindiğini görmedik. Kredileri almış ödememiş, daha sonra İstanbul Yaklaşımı'na gelmiş. Bu kişilerin hepsi yatlarda, katlarda kalıyor. Önceden iflas edenlere, komşuları
yemek götürürdü. Åžimdi bunlar yatlarla geziyor.’’Â
button