Doğan ERDOĞAN
Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2006 00:00
Dünya Ekonomik Forumu’nun dün başlayan Türkiye Zirvesi’nde bir rapor sunan Merill Lynch, seçimleri ve AB müzakere sürecini buluta benzetti. Yatırımcılarda politik huzurun artık devam etmeyeceği beklentileri oluştuğuna dikkat çekilen raporda, "Üç bulut var ama fırtına beklenmiyor" değerlendirmesi yapıldı.
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan’ın açılış konuşmasıyla başlayan Dünya Ekonomik Forumu Türkiye Zirvesi’nde Türkiye ile ilgili son raporunu açıklayan uluslararası yatırım bankası Merill Lynch, "Üç bulut var ama fırtına beklenmiyor" değerlendirmesi yaptı. Yatırımcılarda "artık politik huzur ortamı artık devam etmez" beklentisinin oluşmaya başladığına dikkat çekilen raporda, üç bulut olarak nitelenen Cumhurbaşkanlığı seçimi, genel seçimler ve AB üyelik müzakere sürecinde ekonomiyi sarsacak olumsuz gelişmeler olmayacağı tahmininde bulunuldu.
SAKİN GÜNLER: Başbakan Erdoğan’la birlikte 13 bakanın ve Litvanya Devlet Başkanı Valdas Adamkus, İran Devlet Başkanı Yardımcısı Parviz Davudi, Mısır Başbakanı Ahmed Mahmud Nazif, Gürcistan Başbakanı Zurab Nogaideli, Katar Başbakanı Abdullah Bin Halife El Tani ve Romanya Başbakan Yardımcısı Bogdan Pascu’nun da aralarında bulunduğu yaklaşık 400 katılımcının yer aldığı Dünya Ekonomik Forumu Türkiye Zirvesi dün başladı. Doğan ve Doğuş Grupları’nın ’Bölgesel Zirve Partneri’ olduğu forumda, Merill Lynch’in Tükiye ile ilgili son raporu katılımcılara dağıtıldı. Raporda, Türkiye’nin son dört yılda politik bakımdan beklenmeyecek şekilde sakin günler geçirdiği belirtildi.
SEÇİM SENARYOSU: Bununla birlikte yatırımcılarda artık bu politik huzur ortamının devam etmeyeceği endişesinin başladığı kaydedilen raporda, "Üç bulut var ama fırtına beklenmiyor" yorumu yapıldı. Raporda, buluta benzetilen riskler Cumhurbaşkanlığı seçimi, genel seçimler ve Türkiye’nin AB üyelik müzakere sürecini canlı tutup tutamayacağı olarak gösterildi. Türk aktiflerindeki risk priminin bu üç gelişmeden kaynaklandığı anlatılan raporda, şu değerlendirme yapıldı: "AKP ile laik kesimler arasında siyasi savaş çıkacağı kaygılarını yersiz buluyoruz. Hükümet, diyaloğa açık, pragmatist ve çatışmalardan uzak duruyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ekonomik dengeleri sarsmasına izin vermez. Temel senaryomuza göre AKP seçim kazanmakla birlikte, milletvekili sayısı azalacak. Kıbrıs nedeniyle AB’nin Aralık Zirvesi Türkiye için gürültülü geçecek ama müzakere sürecinin bu yüzden sona ermesini beklemiyoruz. Belki Gümrük Birliği ile ilgili müzakere dondurulabilir ama bu risk, şimdiden fiyatlandırıldı."
HERKES ÜMİTLİ: Dünya Ekonomik Forumu Başkanı Klaus Schwab ise , Türkiye’nin geleceğinden herkesin ümitli olduğunu söyledi. Türkiye’nin Brezilya, Rusya, Çin ve Hindistan gibi yatırım açısından cazip bir ülke olduğunu dile getiren Schwab, ayrıca Türkiye’nin büyük bir ekonomik ve siyasi potansiyele sahip olduğunu vurguladı. Schwab, şunları söyledi: "Bu bölge istikrarsızlıkla anılırken, Türkiye giderek istikrarıyla anılır hale geliyor. Türkiye potansiyel olarak her türlü iş alanında büyük bir fırsat ülkesi olarak karşımıza çıkıyor. Herkes Türkiye’nin ekonomik ve sosyal büyük bir potansiyeli olduğunu düşünüyor. Yatırım çevrelerinde yatırım potansiyeli en yüksek ülkeleri belirtmek için BRICKS kelimesi kullanılır. Bu kelime Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin’in baş harflerinden oluşur. Artık bu kelimenin Türkiye’nin sunduğu fırsatlar açısından değişeceğini ve TBRICKS olacağını düşünüyoruz.