Güncelleme Tarihi:
İzmir’in Urla İlçesi Zeytineli köyünde, işadamı Mustafa Latif Topbaş’ın yaptırdığı villaların bulunduğu bölgenin SİT derecesi değişikliğinin iptali istemiyle açılan davada, verilen yürütmenin durdurulması kararını, bakanlık ve ve sahiplerinin itirazı üzerine Bölge İdare Mahkemesi kaldırdı. Karar, SİT derecesinin iptali davasında başa dönülmesine neden olurken, 2’nci İdare Mahkemesi’nin bir kez daha bu konuda karar vermesinini beklendiği kaydedildi.
2 HAKİMİN KARARI
Kararı, Çevre ve Kent Komisyonu, Çevre Hareketi ve ÇEHAV avukatları adına değerlendiren Avukat Şehrazat Mercan, “Yürütmenin durdurulması kararını İdare Mahkemesi’ndeki 3 hakim oy birliğiyle verdi. İtiraz üzerine kararı, adli tatilden dolayı Bölge İdare Mahkemesi’ndeki nöbetçi 3 hakim görüştü. Burada da hakimlerden 2’si kararın kaldırılması yönünde oy kullandı, 1 hakim de muhalefet şerhi koydu. Yani İdare ve bölge idare mahkemesindeki toplam 4 hakim, SİT kararı için yürütmenin durdurulmasını uygun gördü ama 2 hakim bu kararı kaldırdı. Ben yine de İdare mahkemenin iptal kararı vermesini bekliyorum”dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da zaman zaman tatilini geçirdiği villaların bulunduğu Hacılar Koyu, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından, birinci derece SİT alanından yapılaşmaya izin veren 3’üncü derece doğal SİT alanı statüsüne geçirildi. Bu duruma tepki gösteren çevreciler ile bölgedeki hak sahipleri, 1’inci Derece Doğal SİT alanı içerisinde bulunan 200 hektarlık alanın ‘Sürdürebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı’ olarak tescil değişikliği yapıldığını belirterek, işlemin iptali istemiyle dava açmıştı.
Davaya bakan İzmir 2’nci İdare Mahkemesi’nin belirlediği 3 kişilik bilirkişi heyeti de, bölgedeki incelemelerinden sonra hazırladığı 18 sayfalık raporda, bölgede bulunan bitkilerin ve bazı hayvan türlerinin genel tanıtımlarının yanı sıra ekolojik yapısı hakkında bilgi verdi. Raporun sonuç bölümünde ise, şöyle denildi: “Netice olarak söz konusu alanın iki farklı özellikte parsel gruplarını içerdiği belirlenmiştir. Yerleşimin olduğu parsellerin belirtilen sebeplerden dolayı sürdürülebilir koruma ve kontrolü kullanım alanı olarak (üçüncü derece doğal SİT) değerlendirmesi gerektiği, diğer parsellerini ise, insan etkisine daha az maruz kalmış olduğundan doğallığını halen koruduğu gözlenmiştir. Bundan dolayı bu parsellerin, ‘kesin korunacak hassas alan’ birinci derece doğal SİT olarak kalması gerektiği kanaatine varılmıştır.”